Gürkan bir sağına bir soluna dönüyor ama bir türlü uyuyamıyordu. Ne lanet bir geceydi bu böyle,sebebsizce Aleyna'nın onu aldattığı gece dâhil bu kadar uykusuz kalmadığını düşündü. Aslında Gürkan'a göre kötü olan gece değildi. Bugündü,dündü,evelsi gündü; Semih'le konuşmadığı günler Gürkan için kötü olan günlerdi.
Onunla konuşmayıp birde 'engin' adlı biriyle gülüşmesininde çabasıydı bu sinir bozukluğunun sebebi. Haksız olduğunu düşündüğü için bu konuda pek bir şey diyemiyordu. Semih'in onu bırakmasından da korkuyordu. Aslında 2 aydır güzel bir ilişkideydiler Her şeyi Aleyna mı bozmuştu,yoksa o olmasa da mı bozulacaktı bunu da düşünmüştü. İçinden yine Aleyna'ya sövdü. Kendiside salaktı ne diye kızı içeri alıyordu ve o kadar yakinlasmasına izin veriyordu?
Şimdi eğer Semih yanına gelirse ona nasıl davranacaktı kendi bile bilmiyordu. Kendiside kırılmıştı,bunu belli etsemiydi? Emin olamıyordu. Bugün Semih'in hayatında bir şeyler olmuştu ve o buna dahil bile olmamıştı! Üstelik kendisiyle konuşmayıp başkasıyla yatmıştı.
Yatmak terimini birden kendi içinde rahatsız edici buldu. Uyudu diye tekrarladı içinden,sadece uyudu. Acaba sarılmışlar mıydı?
Sadece gece yarısını geçmişti. Gürkan gözlerinden uyku akmasına rağmen bir türlü uyuyamıyordu, ki o saat 10 buçuktan sonra uyumadan duramayan insanlardandı. Semih'in gelmesini istiyordu ya gelmezse diye de düşünüyordu. Ne çok düşünüyordu!
Birden kapının anahtar sesini duydu. Gözlerini sımsıkı kapattı,kalkmayacaktı işte! Kalkarsa ne yapacağını bilmiyordu.
Semih onu uyurken görünce bırakıp gider miydi? Sonuçta onunla konuşmak için gelmişti? O çocuğun yanında mi yatacaktı gidip,elalim çocuğunun yanında yatmazdı herhalde.Yatak odasının kapısını açıldığını duydu,ardından derin bir iç çekiş. Bir kaç dakika sonra yatağında bir baskı hisetti. Hareket etmemeye çalışıyordu. Bir anda Semih onu kendisine çekip sarıldığında tabiri caizse mal gibi kalmıştı. Saçlarına bir öpücük konduğunu hisetti ve bütün kötü düşünceler bir anda onu terk etti.
Semih'in onun kırpışan gözlerine bakıp gülümsediğinden haberi yoktu. Semih yorgun hâliyle bile küçük bir uyuma taklidinin onu kızdırmak yerine yüzüne gülümseme konmasına sebep olduğundan dolayı onu ne kadar sevdiğini bir kez daha fark etti.
"Uyumadığını billiyorum" diye mırıldandı yorgun bir sesle.
Gürkan'ın gözleri fal taşı gibi açıldı. Çok iyi taklit yaptığından emindi oysaki!
Semih yüzünü Gürkan'ın saçlarına gömdüğünden dolayı onun bu hâlini
görmedi."Uyuyorum."
"Hıhım"
Gürkan sonunda rahatça uyuyabilecekken aklına başka bir düşünce daha geldi. Bu Engin denilen çocukla da mı böyle yatmıştı Semih?
Rahatsızca kımıldanıp Semih'ten biraz uzaklaştı. Semih onu kendine çektiğinde yine biraz uzaklaştı."Neden gidiyorsun yatağın en dibine?" Diye sordu Semih. Aralarındaki problemlerin bitmediğinin farkındaydı ama bugün Gürkan'a sarılıp uyumak istiyordu. Onun için çok yorucu bir gün olmuştu.
Gürkan ise Acaba söylese miydi diye düşünüyordu ama sonra vazgeçti. Adamın sesi zaten çok yorgun geliyordu,kavga etmek istemediğinden bahsetmişti. Ya ona ne kadar saçma düşündüğünü söyleyip bir an kavgaları büyürse diye düşünmeye bile başladı.
"Bali bana yüzünü dön." Onun yüzünü göremediği için ifadesini de anlayamamıştı.
Gürkan yavaşça ona döndü. Artık her ne kadar aralarında boşluk olsada birbirlerine sırtlarını dönmemiş yüz yüze bakıyorlardı.
Gürkan onun yüzündeki yorgun ifadeden dolayı söylememe kararı almıştı
Semih ise Gürkan'ın yüzünü tartıyordu.
"Ne oldu?" Diye sordu tekrardan."Bir şey yok." Dedi sessizce.
Semih bıkkın bir ses tonuyla "Aklındakileri okumamı bekleyemezsin." Dediğinde, Gürkan kesin benden bıktı diye düşünmeye başlamıştı bile.
Semih hâlâ ona ne olduğunu söyle dercesine bakıyordu. Gürkan ne olduğunu söylemek yerine "sence bir şey olmadı mı?" Diye genel olanlardan bahsederekten.
"bu konuşmayı yarın yapmak istiyorum ama içinde çok kalan bir şey varsa şimdi bahset."
Semih kendini inanılmaz yorgun hisediyordu kaç saatir yoldaydılar,ailesiyle kötü bir kavga etmişti. Dila hakkında ne yapacağını kendisi bile bilmiyordu,kendisine ek bir gelir sağlamalıydı. Düşünecek çok şeyi vardı.
Yine de Gürkan ona bu şekilde uzakken uyumak istemedi.
"Sadece..." Semih onu konuşmaya teşvik etmek ister gibi baktı.
"Engin ile de mi böyle sarılarak uyudun?" Bu düşünce gözlerini sımsıkı kapatmasına neden oldu,utanmış ve gerilmişti.
Utanılacak bir şey olmadığının o da farkındaydı. Yine de kendinde hem o yüzü bulamıyor hem de Semih'in onu terslemesinden korkuyordu.
"Enginle uyumadım?"
Gürkan gözlerini açarak ona baktı. "Uyuduk dedin?"
"Sadece aynı odada yattık dedim, onu yerde yattırdım."
"...Beraber uyuduğunuzu sandım."
Semih ona anlamayarak baktı. "Neden sevgilim varken başkasıyla uyuyayım?"
"..."
Biraz kafası karışmıştı. Eğer kendisi biseksüel olmasaydı belki bir arkadaşıyla yatmak doğal olurdu ama sevgilisi varken neden başka bir erkek uyusundu. Karşı taraf için çok rahatsız edici bir durumdu. Kavgalıyken bunu yapmak daha da rahatsız edici diye düşündü Semih. Sonradan gelen daha çok tartışmayı doğururdu.
Gürkan'ın böyle düşünüp bunu söylemek istememesi onu rahatız etti.
Gürkan'ı tutup kendisine çekerken "kafandan geçenleri bana söyleyebilirsin" Dedi uykulu uykulu.
Gürkan'ın saçma sebeplerden dolayı rahatsız olmasını istemiyordu ama Enginden rahatsız olduğunu hisetmişti.Gürkan kafasını salladı ama bunu yapacağı meçhuldu.
Sonunda ikiside sarılarak uyudular. Gürkan rahatlamıştı. Semih ise yarının bugün kadar beter olmamasını diliyordu sadece.
(Fotoğraflar temsilidir kişilerle alakasız yoktur sadece yatış pozisyonlarını iyi betimleyemediğim için attım)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komşumu aldatıyorlar! bxb (texting)
Teen Fiction0541******* : Ben sizin yatak marifetlerinizi duymak zorunda mıyım amk Aldatıldığına gram inanmayan Gürkan ve inleme seslerinden psikolojisinin bozulduğunu düşünen Semih'in hikayesi.