Selamlar! Arkadaşlar. Bugün kitabımın 6. Bölümünü yazacağım. Okuyup destek olan herkese çok teşekkür ederim. İyiki varsınız. 🥰
Boran, Heja'ya bakıyordu. Heja ise çekinerek başını eğmişti.
"H: Daha çok erken değil midir ana? Hem daha dün evlendik. Hele bir iki üç yıl geçsin. Nedir bu acelen?"
Beritan hanım, oğlunun bu söylediklerine sinir olmuştu. Beritan hanım, Heja'nın yaşlarında kaybettiği oğlunu kucağına almıştı. Ayrıca Heja, doğum yapsa Beritan hanım, torununa göz kulak olmaz mıydı?
~~• 3 saat sonra •~~
Konaktaki herkes odalarına geçmişlerdi. Belki uyuyorlardı da. Fakat Heja'nın içi rahat değildi. Yatakta ne kadar çok dönse de rahat edememişti. Dayanamayıp Boran'ı uyandırdı. Olanları teker teker Boran'a anlattı.
H: Bugün Beritan hanım, benden kahve istedi. Götürdüğümde ise, torun konusunu açıp bir kızın fotoğrafını gösterdi. Sen o kızı tanıyor musun? Bana kuma getirecek misin?
Diye sorular sordu. Boran, duyduklarıyla deliye dönmüştü. En çok zoruna giden Heja'nın ona güvenmemesi olmuştu fakat. Boran ağa, herkesten çok istiyordu baba olmayı. Ama daha Heja, için çok erkendi. Yarın annesine bunun hesabını soracaktı elbet.
"B: Sen canını sıkma Gulamın. Hastanede de söylediklerim gibi sen istemediğin sürece kimse seni zorlayamaz. Annem yaşlandı artık malûm. Kusuruna bakmayasın."
Diye yanıt verdi. Bu cümleleri duymasıyla Heja, sevincinden başını Boran'ın, koynuna yaslayıp, bol bol teşekkür etti. Heja, Boran'la okul meselesini de konuşurken, uyuyakalmıştı. Heja, annesini çok özlemişti. Bu sebeple yarın sabah gidip annesini ve kız kardeşini görecekti.
Sabah olduğunda Boran ağa, yüzüne yansıyan güneş eşliğinde uyanmıştı. Koynunda Heja'sı vardı. Kim bilir Dünyanın en mutlu adamı bile olabilirdi şu an. Aklına bir an Heja'nın annesi hakkında söyledikleri geldi. Yer yatağından ayağa kalkarak, hazırlanmaya başladı.
üzerine böyle bir takım giymişti.
Ardından Heja'yı kucağına alıp yatağa bıraktı ve odadan çıkıp mutfağa indi. İki üç lokma birşey atıştırdıktan sonra çiftliğe gitmek için yola çıktı. Bugün çiftlikteki işlerle ilgilenmesi lazımdı. Mâlum Ali ağa'nın yaşı çok ilerlemişti. Bu sebeple artık çiftlikteki işlerlede o ilgilenecekti. İlk olarak işçilerin maaşlarını dağıtacaktı. Çiftliğe geldiğinde sarı saçlı bir kız görmüştü. Kızın üstü başı çamur içindeydi. Fakat yüzündeki çamur güzelliğine güzellik katmış gibiydi. Sanki bu kızı bir yerden tanıyordu. Kıza bakarken aklına evdeki karısı geldi ve başını hemen çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heja
Science FictionKüçük yaşta,babası tarafından,Karabağ aşireti'nin ağasına satılmış bir kızın hikayesi.