Bu şarkıyla dinleyip okumak ayrı bir his veriyor, öneririm :)...
____________"Bebeğim nerdesin!? Duyuyor musun sesimi? Jisung! Nolur ses ver güzelim!"
Minho ağlamaklı sesle bir oraya bir buraya koşuşturuyordu, sevdiğini koca ormanda kaybettiği için, içinden kendine sövüyordu.
"Jisung nolur ses ver!"
Koca sessiz, soğuk ormandaki tek ses onundu.
Minho korkuyordu... Elleri titriyordu... Ama güçlü kalması gerektiğini de biliyordu...
Çimenlere her bastığı vakit, içi ürküyordu.
Artık bacaklarında güç kalmamıştı. Sesi ağlamaklı ve zor çıkıyordu.
Bağırmak istedi, ama sesi titriyordu...
Onu bulmak istedi, ama yerini bilmiyordu...
Son bir kez bile olsa ona sarılıp doyasıya öpmek istedi, ama o şu anda yanında değildi...
Yere çöktü ve tekrar ağlamaya başladı...
Bacaklarına vuruyor ve güçsüz düştüğü için ona hakaretler savuruyordu, bu sefer sessizce mırıldandı:
"Özür dilerim Jisung, özür dilerim sana bu kadar sert çıkışıp canını yakmamalıydım... Kalbini kırdım üzgünüm!.."
Sadece bir yere gözünü dikmişti ve sessizce 'özür dilerim' diyebiliyordu...
Issız ormanda başka bir ses daha yankılandı.
"Minho..."
Bu duyduğu ses küçük bebeğinin sesiydi...
Çok yumuşak ve iç titreticiydi sesi.
Kafasını yavaş yavaş yukarı kaldırmış ve yaşlı gözleriyle sevdiğine bakmıştı...
O şu an perişan ve kötü görünüyordu, gözleri kan çanağı gibi kıpkırmızı olmuştu, soğuktan burnu ve yanakları al al, elleri sopsoğumuş görünüyordu.
He birde kırılan koskocaman bir kalp...
Yavaşça yerden kalkmış ve sevdiği adama doğru adımlamaya başladı.
Biliyordu, ona kızacaktı. Hissetmişti koca adam... Bu yüzden adımları çok tereddütlü ve yavaştı...
"Sakın!.. Sakın bana yaklaşma Minho!"
Tam da tahmin ettiği şeyler yaşanmıştı... Onu tanıyordu, koskoca 10 senede neye kızıp neye atarlanacağını bir bir zihni onları not ediyordu.
Bir süre durmuştu koca adam.
"A... Ama..." diyebildi sadece. Aniden göz yaşlarını elinin tersiyle silmiş ve sözlerine aynı yavaşlıkta devam etmişti.
"Özür dilerim Jisung, biliyorum sana bağırıp, kalbini kırmamalıydım. Affet beni güzelim n'olur bir daha olmayacak."
"Hep böyle diyorsun Minho! Hep!.. Seni hep affediyorum ve sen yine aynılarını tekrar ve tekrar yapıyorsun! Daha kaç kez affetmem gerek seni Minho? Daha kaç kez!?"
Jisung'un sesi kırgınlıkla, bıkmışlıkla ve sert çıkmıştı...
Haklıydı. Jisung haklıydı... Küçük yaştayken yaşadığı ağır travmalar varken, hayatının aşkı ona bunları hatırlatmamalıydı...
Minho ellerini küçüğüne doğru uzattı...
"Sana yemin ediyorum Jisung, bu son, bir daha olmayacak, bir daha sana bunları yaşatmayacağım... Şimdi eğer bana güveniyorsan bu elimi tutarsın Jisung... Ama eğer... Tutmazsan da seni anlayabilirim." Biraz duraksadı ve devam etti sözlerine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TRUST ME! | MinSung ✓
Krótkie OpowiadaniaTAMAMLANDI! ✔︎ • OneShot -Sence bir şans daha vermeliyi miyim Portuga? -İnsanlar asla değişmez Zeze. -Ama o... -O'da Zeze, o'da... ~Şeker Portakalı