Acılı Aşk

18 Bölüm

Gülgün :Orhan kızımı bul nolur (ağlar)

Orhan : Hemen adamlara haber verin hepsi yalıya gelsin

Fuat :Peki baba

Halis aga :Orhan noluyor
Nedir bu sesler

Orhan :Baba Hayat yok

Halis aga :Ne ne diyorsun Orhan sen ne demek  torunum yok

Orhan :Yok baba yok

Gülgün : O-orhan nolur kızımı bul nolur nolur yalvarırım .

Orhan : Bulucam canım nolur güçlü ol

Ferit : Baba biz seyranla polise gidicez

Orhan :Peki oğlum

Biraz sonra Orhanın adamları gelir

Orhan : Hepinize tek tek söylüyorum Hayatı bulmadan dönmeyin

Aykut:Peki Orhan bey
Hadi arkadaşlar

Asuman :Gülgün anne sakin ol nolur

Gülgün : Olamıyorum Asuman Küçücük çocuk kim kaçırır

Orhan :Canım sakin ol bak herkes arıyor

Gülgün bir anda ayağa kalkar

Gülgün :Olamıyorum Orhan! Olamıyorum kızım yok ya! Şaka mı yapıyorsunuz benimle! Küçücük bebek ya o daha 2 aylık bile değil! Allahım dayanamıyorum Orhan! Düşünemeden edemiyorum! (ağlar)

Orhan sarılır Gülgüne

Orhan :Bulucam söz bulucam getiricem kızımı sana söz

Herkes hayatı bulmak için sefer olmuşken gülgün kızının odasına gider ve kapıyı kitler dolaba yaklaşır ve açar içinden kızının tulumunu çıkarır kokusu sinmişti üstüne hemen burnuna götürdü ve özlediği o kokuyu içine çekti

Gülgün; (ağlar) nerdesin annem nerdesin kızım

Hemen besigin yanındaki koltuğa gider ve uzanır gözleri ondan habersiz akıyordu, yüreği yanıyordu, kızının tulumunu kalbine bastırdı

Gülgün; Annem, acaba şu an güvende misin çok ağlıyor musun biz yanında yokuz diye

Gülgün orda o koltukta ağlaya ağlaya uykuya dalmıştı

Orhan : Çocuklar anneniz nerde?

Ferit :Bilmıyoruz baba en burdaydı

Orhan : Gülgün neredesin

Fuat : Anne! Anne neredesin
Dicle sen diger odalara bak

Dicle :Peki Fuat beyim

Seyran : Acaba odaya mı çıktı Orhan baba

Orhan :Dur ben oraya bakayım

Orhan odaya çıkar ama Gülgün odada değildi
Bir an aklına kızının odasında ola bileceği  geldi
Orhan kızının odasına gəlir ama kapı kilitdır

Orhan :Gülgün açarmısın kapıyı
Lütfen korkutma beni nolur

Gülgün ses vermez

Orhan : Gülgün korkutma beni nolur aç şu kapıyı
Ferit! Fuat!

Koşa koşa gelirler