5

6 2 0
                                    

Jungkook'dan:
Taehyung ve Jin girdikten sonra telefonumu alıp koltuğa yatarak arkadaşıma mesaj atmıştım.

Jk:
Merhaba Sunghwa

Sh:
Merhaba Jungkook

Jk:
Yarın ders var değil mi?

Sh:
Ebet varda sen çıkmamış mıydın?

Jk:
Yarın tekrar geliceğim... of ya neden yarın okul var ki bıktım şu okuldan... şey yarının ders programını atarmısın rica etsem?

Sh:
Mız-mızlanma koca adam hem okula gelmezsen universiteye giremezsin.

Jk:
Ders programı?

Sh:
Bekle atıyorum

Sunghwa'nın ders programı atmasıyla yüzüm düşmüştü çünkü ilk ders matametik ondan sonra fizik sonra kimya. Hiç sevmediğim dersler ard-arda geliyordu

Çocuk koltuktan kalkmış ve üst kata çıkmıştı. Tam yatak odasına giricekken gözü yandakı odaya takılmıştı. Çocuk kendi kendine "Bu oda ne odası acaba?"  diye düşünmeye bşlamıştı. Çocuk merak etmiş ve yatak odasının tam yanında yerleşen odaya yaklaşmıştı. Kapının kulpunu tutup açıcakken kapının kilitli olduğunu farketmişti "Ya açılsana... Of acaba ne var bu odada?" Diye düşünmeden edemiyordu çocuk. Bir anda pes edip yatak odasına gitmişti. Yatak odasına girmiş yatağa doğru addımlamaya başlamıştı. Çocuk yatağa yatıp telefonunda gezinmeye başlamıştı. Bir kaç dakika sonra çocuğun uykusu gelmeye başlamıştı. Tam gözleri uykuya kavuşurlen bir şey bunu bozmuştu...

1 yıl önce

Günlerden yine Pazartesiydi yine okula gidicektim. Okula gitmek istemiyorum çünkü sınıfımızda zorba çocuklar bana zorbalık yapıyordu bıkmıştım artık. Hem evde olanlar yüzünden hem okulda olanlar yüzünden bıkmıştım. Yine lanet olası okul formamı giymiş okula yollanmıştım. Okula vardığımda derin bir nefes almıştım ve okula giriş yapmıştım.

Kai:
Ooo okulun ezik malı gelmiş...

Jk:
Kes sesini!

Kai çenemden tutmuş benim üzerime gelmeye başlamıştı. Bense geri geri gitmeye başlamıştım.

Kai:
Sesin çok çıktı sanarım hm?

Jk:
Özür dilerim...

Derken Kainin bacak arasına tekme atıp son hız sınıfa koşmuştum arkamda bağırma sesleri duyuyordum. Kainin bazı arkadaşları arkamdan koşuyordu ama ben onları takmadan sınıfa çıkmıştım.

Jk:
Sunghwa kurtar beni!

Kainin arkanaşları sınıfa gelip beni yakalmışlardı. Yakaladıkları gibi beni sınıftan çıkarıp kolidora götürmüştü. Beni kolidorun kimse olmayan tarafında dövmeye başlamışlardı. Önce karnıma sonra yüzüme kafama ve başka yerlerime yumuruk atmaya başlamışlardı. Tam tamına 1 saat sonra dövmeyi bırkamışlardı. Midem ağrıdan deli gibi yanıyordu gözlerim morarmış dudağım ve kaşım patlamıştı. Her tarafım kanıyordu canım çok acımıştı. Yanımda kimsem yoktu yapa yalnızdım bir tek Sunghwaydı ama oda Kai ve arkadaşlarından korktuğu için bana yardım etmiyordu

Şimdiki zaman

Çocuk farketmeden ağlıyordu. Genç ve arkadaşları sepodaki işlerini bitirdikten sonra temiz hava almak için biraz dışarda gezmeye karar vermişlerdi. Genç ve arkadaşları dışarda dolaşırken gençin aklına çocuk gelmiş ve yüzü gülümsemişti.

Sg:
Bu çocuk iyice delirdi neye gülüyon lan?

Jin Sugaya sırıtıp sorusuna cevap verdi

Jin:
Ben biliyorum ki.. o kadar seviyor ki onu düşününce yüzü gülüyor

Sg:
Ne?! Ne sevmesi kimi seviyor ne ara yenge yaptın lan sen?

Jin:
Yenge mi?... Yenge değil

Sg:
nE? (Zort)

Th:
Of Suga... Bilmiyormuş gibi yapma sana söylemiştim ha bak işte sonunda buldum onu.

Sg:
Kimi buldun ne buldun lan noluyo?!

Th:
Jungkooku buldum salak Suga Jungkooku... hani san anlatmıştım. Ne çabuk unutdun be adam.

Sg:
Ha Jungkook... doğru bahsetmişdin de ne bileyim oğlum son zamanlar pek kafam karışık iyice balık hafıza oldum ben.

Jin:
Tamam Suga... ne çok konuşuyorsun sen off...

Sg:
Sana ne lan obur Jin sen çok tıkınınca bem bir şey diyor muyum? hayır bende konuşunca sende susucaksın HUH!

Th:
Of tamam ikinizde susunda bende bir bebeğimi arayayım.

Gennç cebinden telefonunu çıkarıp çocuğu aramıştı ama çok garip bir şekilde çocuk telefonu açmamıştı. Genç kaşlarını çatıp yeniden aramaya başlamıştı ama çocuk yine açmamıştı Bir daha... Bir daha... Bir daha... Yine bir daha... ama açmıyordu. Genç panikle etrafa dolanmaya başlamıştı. Jin ve Suga gençi anlamaz gözlerle izliyorlardı

Jin:
Tae Allah aşkına söyle noldu

Sg:
Harbi Tae niye deliler hastanesindeki deliler gibi bi oyana bi buyana gidiyorsun??

Th:
Mükemmel espiri!... telefonumu açmıyor!!

Jin:
Kim?

Th:
Jungkook!

Sg:
Bir şey mi oldu acaba

Th:
Sikeyim bilmiyorum... hiç bir şey bilmiyorum!... onu evde yalnız bırakmamalıydım!!... hepsi benim hatam!

Jin:
Saçmalama Tae onu buraya nasıl getiricektin?

Sg:
Jin haklı burda durmaktansa eve gidelim.

Suga, Jin ve genç özel arabalarına binmiş ve eve doğru yol almışlardı. Eve vardıklarında genç alel acele arabadan inmiş ve koşarak kapıya dayanmıştı.

Th:
Jungkook güzelim ben geldim kapıyı açar  mısın?!

Genç kapıya kıracak şekilde vurmaya başlamıştı.

Sg:
Tae sakin olur musun lütfen?!

Th:
Olamam!! Ya ona bir şey olursa?! O zaman naparım ben?!

Genç çok fazla dayanamayıp kapıyı kırmıştı. Hızlı addımlarla içeri giren gençin ardından Suga ve Jin de girmişti. Çocuğu görmeyen genç iyice çıldırmıştı. Suga ve Jin ne kadar gençi sakinleştirmek istese de genç sakinleşemiyordu. Hızlı adımlarla yukarı çıkan genç olacaklardan habersizdi.

___________________________________________

Bölüm sonuʕ⁠·⁠ᴥ⁠·⁠ʔ

Umarım yeni bölümü beğenmişsinizdir elimden geldiği kadar güzel yazmaya çalışıyorum vede sanarım bu sefer başardığımı düşünüyorum.

İyi okumalar dilerimmm🧸🤍

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 01 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

𝙱𝚛𝚘𝚔𝚎𝚗 𝙲𝚑𝚒𝚕𝚍 / 𝚃𝙰𝙴𝙺𝙾𝙾𝙺 / 𝙰𝙽𝙶𝚂𝚃 𝙵𝙸̇𝙲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin