ecstasy ✓

12| akşam yemeği

normalde asla sınır koymam, koyanlardan da hiç haz etmem ama sınav haftam geldi ve finale çok yakınız bu yüzden sınır koymak zorundayım, üzgünüm 😿

sınır: 30 oy, 10 yorum

yapabileceğinizi düşünüyorum, yapılmazsa bile sınav haftam bitince güncel olarak yayımlamaya devam edeceğim bölümleri.

iyi okumalar! ⭐🧏

&

saat akşam altı sularında her şey hazır gibiydi.

jungkook normalde asla yapmayacağı şeyi yapmış, bir sürü çeşit yemek hazırlamıştı. sevgilisi için.

"tatlım, hazır değil mi her şey?"

annesisinin ona içeriden seslendiğini duyunca özenle kurulmuş masaya bir bakış atmıştı. masanın güzel durduğuna kanaat getirince mutfağa, annesinin yanına doğru adımladı.
annesi, en sona bıraktıkları tatlıyı buzdolabına koyuyordu. mutlulukla arkadan annesine sarılıp yanağına öpücük kondurdu.

ardından dayanamayarak sevinçle olduğu yerde döndü ellerini birbirine çarparak. bayan jeon ise oğlunun bu sevincine ortak olmuş, o da kıkırdamıştı. tam bu sırada iki abisi içeri girmişti. jongho ve sebin.

sebin hafif kaşlarını çatmış bir şekilde ellerine beline koydu, ardından söylenmeye başladı.

"ne bu sevinç, taehyung geliyor diye mi bu kadar mutlusun?"

jungkook, gözlerini devirdi ve bilmiş bir tavırla sebin'e cevap verdi.

"belki evet, belki hayır. sana ne."

"bak jungkook, benim tepemin tasını attırma seni odaya kilitlerim o orospu çocuğu gidene kadar da çıkarmam."

dehşete düşmüş bir şekilde abisine bakarak öne atıldı.

"benim sevgilim orospu çocuğu değil! anne şu oğluna bir şey söyle!"

sebin de öne atıldı ve kırmızıya dönen harelerini kardeşine sabitledi. jongho hemen öne atılarak sebini kollarından tuttu. bayan jeon ise iki kardeşin arasına girerek sert bir tonda konuşmaya başladı.

"sebin, yaptığın şey doğru değil. jungkook, sen de abinin durumunu biliyorsun, üzerine gitme. bu akşam bir aksilik istemiyorum. mümkünse siz ikiniz yanyana durmayın. hadi misafirlerimiz gelecek içeri geçin."

istemeselerde annelerine ses etmeyerek sıraylar ayrıldılar mutfaktan. sebin, söylene söylene masanın en ucuna oturdu. jungkook'ta tam tersi yönde masanın en ucuna oturdu. jongho ise gergin ortama derin bir nefes bırakarak dahil oldu ve herhangi bir yere oturdu.

"namjoon abim nerede?" dedi jungkook, aklına takılan soruyla.

sebin'in cevap vermemesine nazaran jongho hemen atıldı.

"kütüphane'ye gitti. işi varmış, tam söylemedi."

abisini onayladıktan sonra, beklemeye başladılar. yaklaşık on dakika sonra ilk kapı zili duyuldu.

jungkook, taehyung olmasını umarak koşa koşa kapıya gitti. hemen kapı kilidini çevirdi ve kapıyı açtı hışımla.

karşısında babasını görmesiyle biraz hüsrana uğrasada çok belli etmedi ve babasının kaslı kollarının arasına girdi. babası hemen gülerek oğlunun sırtını sıvazladı.