Undown Flame

Bölüm 1

Y/N

Yeni evin verdiği huzursuzlukla gözlerimi açtım ve tavana bakakaldım . Mutsuz olmama sebep olacak hiç bir şey yoktu aslında hatta mutlu bile olmalıydım çünkü uzun geçen bir sürenin sonunda babamın yanında çalışabilecektim . Babam bu şehrin polis teşkilatının başındaki kişiydi ve bildiğim kadarıyla bu rütbeyi elde etmek için zamanında çok çalışmıştı . Ben ise bu gün onun yanında ilk görevimi alacaktım . Sanırım yorgunluğumun tek nedeni dün geç saatlere kadar bitiremediğim evi toparlamaydı . Misafir odası hâlâ beni bekliyordu . Tavanın bana göz kırpmayacağını anlayınca , yataktan kalkmak için doğruldum . Kalkmadan önce bir kaç sanşye beklemem gerekmişti çünkü başım ağrıyordu . Odama şöyle bir göz attım , yatağım odanın ortasındaydı ve yanında iki tane komidin vardı , sağdaki komidinin biraz ilerisindeyse küçük kitaplığım bulunuyordu , o kitapların her birini özenle dizmiştim , yatağın hemen karşısında giysi dolabım vardı , ne çok büyük nede çok küçüktü , dolabınbir yanında makyaj masam diğer yanındada koridora açılan kapı , sol duvardaysa balkona açılan cam kapı vardı .

Kahve yapmak için mutfağa gittiğimde suların kesik olması beni hiç şaşırtmamıştı . Daha ilk sabahımdaydım ve susuz kalmıştım , harika . Saate baktığımda daha iki saatim olduğunu görmek hoşuma gitmişti , işten önce çıkıp biraz gezinmek istiyordum zaten kaybolma ihtimalim yoktu . Çocukluğumu geçirdiğim sokaklarda kaybolursam gerçekten garip olurdu .

Mutfağımda salonla birleşiyordu ve bu yüzden küçük sayılırdı , salonsa mutfağın aksine baya bir genişti . Hemen karşımdaki duvarda TV ve onun karşısında U şeklindeki gri kanepelerim vardı tabi kanepelerin ortasındada dikdörtgen , cam bir sehpa bulunuyordu . TV nin üstünde iki raf vardı ve oyunlarla , figürlerle süslenmiştiler . Televizyonunu altındaysa TV sehpasıyla oyun ekipmanlarım vardı . En sevdiğim şeylerden biri oyun oynamaktı özelliklede savaş oyunları çok hoşuma gidiyordu ama oldukçada zordular ve kaybetmek zaman zaman çok sinir bozucuydu .

Kahve yapamamanın verdiği hayal kırıklığıyla odama döndüm ve dışarı çıkmak için hazırlanmaya başladım . İlk olarak üniformamı giydim sonra makyaj masama geçtim . Bu masa yeni evim için babamdan gelen bir hediyeydi , normalde makyaj yapmazdım ancak bu masa beni makyaj yapmaya itiyordu . Çok abartı olmayan bir makyajın ardından hafif deniz kokulu bir parfüm sıktım sonra sağ komidinin ilk çekmecesinden deri eldivenlerimi aldım . Onlarıda giydikten sonra montuma uzandım . Hazırlanmak bile uzun gelirken bu ilk günün nasıl geçeceğine dahil en ufak bir fikrim yoktu doğrusu . Telefonumu ve kartımı montun cebine soktuktan sonra , komidinin üzerindeki tabancayı aldım ve belime taktım . Artık bir polis olarak dışarı çıkmaya hazırdım .

4 katlı bir apartmanda yaşıyordum , çok şanslıyımki evim tam 4.kattaydı ve her gün o merdivenleri çıkmam gerekecekti . İnerken her hangi bir komşuya denk gelmediğim için mutlu bir şekilde aşağı inmiştim ancak mutluluğum apartmanın başında Ayşe Teyzeyi ve tahminen yaşıtım olan sarışın bir kızı görünce baş ağrım yine başlamıştı . Ayşe Teyze benim küçüklüğümden tanırdı hatta annemin yakın bir arkadaşı olduğu bile söylenebilirdi ama ben her zaman onun çok dedikoducu biri olduğunu düşünür ondan pek hoşlanmazdım ayrıca hâlâ değişmemiş olan giyim tarzınıda öyle ama bu konuda ağzımı açmazdım . Ayşe Teyze tahminen 50 li yaşlarındaydı , hatırladığım gibi şişmandı ama gerçi yüzü onu iyi gösteriyordu . Yanındaki genç kıza döndüm , tahiminen yaşıtımdı ve üniformasına bakılırsa karakolda arşivlerden görevliydi , uzun sarı saçları vardı , kısa kırmızı montu ve beyaz atkısı hoşuma gitmişti .

Onlar beni görüp gülümsemeye başlayana kadar incelemiştim onları sonra ayıp olmasın diye bende gülümsedim ve bir kaç adımla yanlarına gittim .