Nasıl başlayacağım inan bilmiyorum her gün kendimi burada seni anlatan satırlar da bulmak çok zor geliyor artık. Hani Nazım Hikmet Ran diyor ya "ben artık şarkı dinlemek değil şarkı söylemek istiyorum." Bende artık bu satırları yazmak değil sana söylemek istiyorum gözlerine bakarak her bir kelimesini sana hissettirerek anlatmak istiyorum. Sahi ben sana hissettiremedim mi sevgimi? Aşkı mı? Oysa ki ben senin gözlerine bakınca içim titriyor nasıl hissettirememiş olabilirim ki?
Çok zor biliyor musun gönlünde başkası olanın gönlünde yer etmeye çalışmak. Kendimi o kadar yorgun o kadar tükenmiş hissediyorum ki bazen kimseye tek bir laf edecek halim kalmıyor işte o an diyorum o an gelsin ve kocaman sarılsın kalbi kalbime denk düşsün. Rüyamda görüyorum mesela seni, böyle kocaman gülümseyip tüm sevginle bakıyorsun gözlerime o kadar sıkı sarılıyorsun ki tüm acılarımı almak istercesine ve en acısı da ben bunu hissediyorum uykumda bile sonra kalkıyorum bakıyorum rüyaymış koca bir boşluğa düşüyorum.
Çok özledim ya! Ben bunu nasıl anlatırım bilmiyorum ama çok özledim seni. Ben bana gelmeyen, hiçbir zamanda gelmeyecek birini o kadar çok özledim ki bunu tarif edemiyorum her gün kendime yeminler, sözler verip tekrar sende buluyorum kendimi. Sığınmak istediğim ve kaçmak istediğim kişi aynı tıpkı yaraladığında bile tedavimi sende bulmak istemem gibi. Ne kadar adil bu? Ne kadar doğru? Kimin umrunda doğru olup olmaması sen ol yeter.
Bitmeli artık bu döngü son verilmesi lazım artık bu çıkmaz sokaklara tükenmeli gözyaşları, hayal kırıkları, kırılmamalı mesela kalbim sana hakkı yok çünkü. Bu benim sana kaçıncı vedam inan bilmiyorum bu sefer başara bilecek miyim onu da bilmiyorum ama ben artık sana veda edip hayatıma devam etmek istiyorum benim her gece akan gözyaşlarımdan habersiz eğlenip güldün sen. Ben senin için geceler boyu kendimi harap ederken sen hep çok mutluydun mutlu ol zaten hep mutlu ol canımın içi ama bende olayım artık bende unutayım yol vereyim sana.
Başara bilir miyim bilmiyorum, bu nasıl bir ateş bilmiyorum, ben nasıl bir ateşe düştüm bilmiyorum nefes alamaz hale geliyorum kimse beni düşünmesin ben hallederim diyorum ama halledemiyorum. Dışarıdan nasıl gözüküyorum tahmin edebiliyorum ama içeride durumlar çok daha kötü. Kendimi berbat ötesi hissediyorum bir ağlamak geliyor mesela içimden ama öyle böyle değil her şeyi silip atarcasına kendimi yok etmek istercesine ağlayayım ve ben o gün senden arınıp da geri döneyim herkesin içine bitti kurtuldum beni öldüren sevgiden demek istiyorum.
Çok şey istemedim aslında sev istedim ''Sen sevilmek mi istiyorsun?'' diyenlere ''Hayır ben onun tarafından sevilmek istiyorum onun tarafından sevilmek nasıl bir duygu bilmek istiyorum.'' Dedim her defasında ve bunu demek çok acınası değil mi? Ama ben sürekli bunu diyorum çünkü bilmiyorum sen nasıl seversin, sevince nasıl davranırsın, gözlerin nasıl bakar sevdiğine bilmiyorum. O kadar çok isterdim ki o kızla bir kez olsun konuşup ''Nasıl başardın onu kendine aşık etmeyi? Nasıl başardın onun kalbinde yer etmeye? Ben aylardır çabalıyorum olmuyor çünkü beceremedim sen nasıl yaptın?'' Demeyi o kadar çok isterdim ki o kızı görmeyi onda olup da ben de olmayan şey ne çok merak ediyorum. Onda olan şey neydi de seni etkiledi kendine bağladı da sen herkese karşı bir duvar ördün o duvarın içinde sadece sen ve o kız var bir de arada bir kapına uğrayan bir kaç kız. Ben kaç defa yıkmaya çalıştım o duvarları her yıkışımda sen iki katı kalınlığında ördün duvarlarını çok yara aldım, çok kanadım ben senin duvarlarını yıkmaya çalışırken her gün ölümden döndüm ama pes etmedim şimdi pes ediyorum gözleri kadar kalbi güzel adam. Ben bu satırlara seni yazdım seni anlattım herkes şiir sandı bir tek sen varamadın farkına.
Yanarım yanarım kendime yanarım ben kocaman ömrümü senin eline senin menfaatine bıraktım. Bazen diyorum bu aşk değil de imtihan mı bana bir tuzak mı? Sonra yok diyorum bu çok ağır bir imtihan Allah sevdiği kulu sevgisizlikle sınamaz çünkü kaç gece bu kalbim sen dedi senin için yanıp kül oldu Allah bunu görüp de nasıl kulum al bu çocuk senin imtihanın desin? Demez kıyamaz.
Ben anladım ki aşkın bir anlamı yok, bizim için tek sorun gurur sen bana ilk adımı atamayacak kadar gururlusun bende sana bir daha adım atamayacak kadar gururluyum sen yoksun ama ben seni yaşatacak kadar da aynı zamanda gurursuzum.
OKYANUSTA ÖLMEZ DE İNSAN, GİDER BİR KAŞIK SEVDADA BOĞULUR...
YOU ARE READING
SEN VE BEN
Short StoryAynı gökyüzünün altında iki yabancıyız biz. Çokça yaralı çokça kırgın...