Merhabalar ifendim, merhabalar. Öncelikle nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bir şey soracağım, önceki bölüm nasıldı? O bölümle ilgili ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda belirtin lütfen🥹ve şimdi yadd- speed up şarkısıyla ficcimize başlayalım..q(≧▽≦q)
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Acıyı sadece yüzümü buruşturarak geçindim. Hemen kumaşı yara izine kadar makasla dik bir şekilde kesti ve kestiği yerden makasla komple kesti. Dediği gibi yaraya kadar kesip geriye kalan kumaşı attı. ''Şimdi yaranı açıp temizleyeceğim sonrada yaraya yapılan büyüyü emeceğim anladın mı'' dumura uğramış gibi suratına bakmaya başladım.
.
O sanki izin verecekmişim gibi hazırlanıyordu! Bacağıma eğildiğinde onu dururdum ve konuştum,
'' sana izin vereceğimi mi düşünüyorsun?! Hem sen bu büyüyü emdiğinde büyü sana geçecek, o zaman ne yapacaksın?! '' dediğime kıkırdayıp konuştu,
'' beni düşünmene gerek yok. Hem büyü bana geçse bir şey olmaz, çünkü ben vampirim hissetmem zaten. O yüzden Jimin yapamadı büyüyü. İzin ver yapayım kurtul yoksa dediğim gibi felc kalacaksın! '' dedi.
Bir süre öyle sessiz kaldığımda yine konuşarak sessizliği bozup konuştu, '' bak gerçekten de iki saniyelik bir şey. Merak etme sadece ruhun çekiliyormuş gibi olacak. Onun dışında başka bir şey olmayacak. '' dedi.
Ah o bitkilere dokunan aklımı, hem benim evim değildi neden kendi evimmiş gibi kullandım ki? Hayla benden cevap beklerken Jimin içeri geldi.
'' e iyileşti mi? '' Taehyung bana bakarak konuştu '' beyefendi izin verirse iyileşecek. '' Somurtarak ona baktım
'' Jimin büyüyü nasıl alacağını biliyorsun dimi? '' demiştim.
Jimin kafasını onaylarcasına salladı. sonra Taehyung konuşmaya başladı. '' Jimin senin hani bir anın vardı onu anlatsana '' sanki bir şeyi ima ediyormuşçasına konuştu.
Jimin ilk önce anlamayıp kaşlarını çatsa da sonradan sanki bir şey hatırlamışçasına konuştu.
'' aa evet. Jungkook belki sende hatırlıyorsundur hm? '' diye bana soru sordu.
'' neyi hatırlıyormuşum ben? '' dediğimde afallamıştı.
'' aa Jungkook, nasıl beraber ok eğitimine gittiğimizi hatırlamazsın?! '' dedi ve devam etti.
'' hatta benim okum sarı seninki de mordu. Her gün ben gelir seni alırdım. Ya bakma öyle neden hatırlamıyorsun?! nasıl hatırlamazsın? '' dediğinde sanki boynuma biri iğne batırmıştı.
Kafamı çeviremiyordum çünkü boynumu hareket etmemem için tutulmuştu.
Bu durum yaklaşık 1-2 saniyede oluştu. İğne boynumdan çıkarken elim istemsiz bir şekilde boynuma gitti. Jimin'in gözü fal görmüş tavşan gibi apaçık bana bakarken gözüm kararmaya başladı.
