3.Bölüm kolye

19 1 0
                                    

Bugün sabah çok erken kalktım çünkü uyku tutmadı. Elime kahve alıp bahçeye çıktım günün güzel kokusunu içime çektim. Hava çok güzeldi gökyüzünü izlerken birden gözüme pembe bir parlaklık çarptı.

Yanına gidip yakından baktığımda toprak parlıyordu. Hemen elimdeki kahveyi bahçedeki küçük masanın üzerine bıraktım ve elimle hızlıca toprağı kazmaya başladım bulduğum şey ucunda kalpli açık pembe bir kolyeydi onu alıp merdivenlerden hızlı adımlarla odama çıktım.
Ve banyomda onu temizledim havluyla kuruladıktan sonra yatagımda bu nerden geldi der gibi kaşlarımı çatıp ona baktım.
Ona aşırı derecede dalmıştım.
Sonra aniden kapı çaldı ve irkildim"girin"dedim kim oldugunu bilmeyerek giren kardeşimdi "günaydın abla annem ve babam kahvaltıya bekliyor seni"dedi bende "tamam geliyorum " dedim ve Thomes odamdan çıktı kolyeyi kaybolmasın diye cebime attım telefonumu alıp hızlı adımlarla merdivenden indim
Masaya oturdum bir süre sonra annem asla bırakamadıgı telefonu bırakıp bize baktı ve "okul nası gidiyor" diye sordu birden ani bir soru oldugu için şaşırmıştım ben "iyi gidiyor " dedim ve sorunun cevabını hızlıca kapattım

Ama malesef Thomes ın çenesi kapanmadı "anne okulun ilk günü bana sataştı ablamda hepsini dövdü"
Kardeşim sussun diye masanın altından ayağımla onun ayağına yavaşca vurdum
Sonra annem konuya girdi"Emily Thomes'ın dedigi dogru mu "
"Evet dogru ama sandığınız kadar dövmedim "
Annem yeniden lafa girdi "kardeşini savunman güzel ama okuldan atılması istemiyorum Thomas peki sana bişe oldu mu?"
"Yok anne ablam tam zamanında yetişti"
"Okul zamanı geldi" diyerek kalktım arkamdan Thomas kalktı odama çıktım çantam ve kolyeyi aldım kolyeyi taktım ve okula gittim aklım nedense kolyedeydi çünkü arada parlıyordu korkmuyor değildim
Okula girdim sonra kafamı dinlemek için okulun arkasına gittim ve bankın oturmam gereken yere ayaklarımı belimi koymam gereken yere de oturdum ve kolyeye baktım.
Sonra bi anda yanıma Jack geldi
"Merhaba Emily nasılsın oturabilir miyim?" Dedi
"Otur"
"Eee bir şey diyeceğim daha önce bu kolyeyi senle görmemiştim yeni mi?"
"Sana ne bundan"
"Neyse bir şey diyeceğim geçen gün jessica'yı ve arkadaşlarını dövmüşsün"
"Evet, karışmasalardı bana ee sen de hesap sormaya mı geldin kardeşin ya haklısın sor"
"Yok sormaya gelmedim. Zaten aramızda kardeş bağı gibi bir şey de yok"
"Neden yok yani nasıl yok"
"Ben onun gerçek kardeşi değilim"
Jack'in bu dediğine çok şaşırdım ama pek de inanmadım
Emily
"Ee niye geldin o zaman"
"Sadece yalan olmasın yaptığın o dövüş hareketleri hoşuma gitti yani senin gibi bir kızdan bunları beklemezdim açıkçası ayrıca tabii kardeşine yaptıklarım için ne özür dilerim"
"Tamam sorun değil ama bir daha kardeşime bir şey yaparsan karşında yeniden beni bulursun"
Çek bir anda ellerini teslim olur bir vaziyette havaya kaldırıp
"Tamam belalı kız ellemem "
Deyip deyip baş parmağıyla okulu göstererek gider
(İç ses)
"Belalı kız mı?"
Bu sözü içimden geçirirken bir anda kolye parladı.
"Ben de bari okul bittikten sonra kütüphaneye gidip kolye hakkında bilgi çıkacak mı diye bakayım"
Okul çıkışında kütüphaneye gittim mi yarım saattir falan buradayım artık yavaş yavaş umudu kesmeye başlayacağım ama yarın hafta sonu hafta sonu da bakarım
Kütüphaneden hızlı adımlarla çıkıp eve gittim eve gittiğimde ev çok sessizdi ben de annem ve babamın işe gittiğini düşünüp odama çıktım öyle veya bir mesaj attım

Gönderilen: Olivia
-Olivia seninle bir şey konuşmam gerekiyor işin yoksa müsait olunca evime gelebilir misin

Olivia'dan cevap
Tamam işimi bitirip geliyorum-

Olivia bize geldikten sonra biraz takıldık sonra yatağımın üstüne oturup yatağın üstüne kolyeyi koydum ve olivia'ya olanları anlattım kolyenin nasıl parladığını söyledim öyle mi öncelikle şaşırdı kaşlarını çattı ama bir müddet sonra beni anladı çünkü ben de korkuyordum  o anda olivia ya "neden kolyeyi bir de sen takmıyorsun belki sendede parlar " dedim olivia bana baktı ve kafasını aşşağı yukarı salladı ve taktı o takınca hiçbir şekilde parlamadı
"emily bu kolye bence sihirli ve herkesde işlemiyor "bu ne demek "
"bu kolye seni seçmiş demek" olivia nın bu dediğine çok şaşırdım çünkü dünyada onca insan varken neden ben
"Şimdi bunu kafana takma şimdilik bunun bir kenara bırak kolye istiyorsan tak yarın hafta sonu yarın kütüphaneye gider iyice bir araştırma yaparız"
"Tamam"
"Tamam o zaman yarın erkenden gideriz"
Öyle veya bizden gittikten sonra yatağımın üstüne sırt üstü yatıp kolyeyi havada tutup kolye iyice dalıp baktım
(İç ses)
"Nereden geldin sen böyle"
Ben kolyeye dalmışken bir anda odamın kapısı 3 kere tıkladı"gir"giren kardeşimdi
"Abla annemle babam yok galiba işe gitmişler ben acıktım ne yiyeceğiz"
"Onlar işe gitmiştir ben aç değilim sen istiyorsan telefonla internetten yemek sipariş et ben uyuyacağım"
"Tamam"
(İç ses)
"Annem ve babamın bu kadar çalışması artık benim canımı çok sıkıyor"

YENİ HAYATIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin