Gece yazlığımıza gideceğimiz için pek uyuyamamiştım. Ama dert etmiyordum. Yolumuz uzun yolda uyurum diye düşünürken annem odaya girdi. Hadi Özge kalk saat 10.00 anca hazırlanırsın diger eşyalarını felan toplarsin kalk dedi. Eee iyi de ben bütün eşyalarımı dün geceden hazırlamiştım. Hazırlanacak başka esyam yoktu ama yine de kalkayım dedim. Her zamanki gibi kalktigim zaman odamın penceresiyle perdesini açıp havalanmasini sağladım. Sonra gunluk maratonuma devam. Sırada el ve yüz yıkama işi var. Doğruca banyoya gidip ellerimi ve yüzümü yıkadım. Sonra odama döndüm. Dün akşamdan hazırladığım yolculuk kıyafetlerimi giydim. Altima bunalmayayım diye kot şort üstüme ise bol,sade,salaş bir beyaz T-shirt giyip onu kolyeyle canlandirdim ve son olarakta babetlerimi giyip telefonumu,kulaklığımı ve valizimi alıp aşağı indim. Annem her zamanki gibi kahvaltı hazırlıyordu. Babamda yukarıda duş alıyormuş. Daha cok zamanim var diye düsunerek televizyonu açıp koltuğa bir guzel yayildim. Televizyonda CUMARTESİ SÜRPRİZ programı vardı. Onu izlemeye koyuldum ki babamın merdivenlerden inmesini gördüm. Hemen yattigim yerden dogruldum. Babama gunaydin deyip öptüm. Annemde hadi kahvaltı hazır buyrun sofraya dedi ve babamla masaya geçtik. Güzelce karnımızı doyurduk. Ben yine üçümüze güzel,bol köpüklü kahve yaptım. Onları da içtikten sonra bulaşıklari yıkadık. Normalde bulaşık makinesine atıyoruz ama simdi kac ay yokuz evde o yüzden tabaklar,çatallar kuruyacağına elimizde yıkamak daha mantıklı diye düşünmüştük. Saat 11.30 du babam valizleride alıp bagaja yerleştirmek icin evden çıktı. Bizde annemle evdeki küçük işleri yapıyorduk. Sonunda küçük işlerimizi de bitirip kapıyı da güzelce kilitledikten sonra biz de evden çıktık. Annem herzaman ki yerine yani babamın yanına öne oturdu. Ben ise arkaya maalesef. Babam arabayı çalıştırdı ve yolculuğumuz başladı. Biraz yolculuk sıkıcı geçiyordu ama benim muziklerim sagolsun beni yalniz birakmiyorlardı. 3 saatten sonra karnımın acıktığını hissettim. Daha 3 saatimiz vardı,bekleyemezdim. Babama baba karnim acıktı bir yerde durup yemek yiyelim mi? dedim. Babamda tamam kızım lokanta bulursak durup yemeğimizi yeriz dedi. 15 dakika daha gittikten sonra bir lokanta bulup gidip oturduk. Garson abi yanımıza gelip ne yersiniz diye sordu. Babamda bize yarım kilo ızgara köfte,3 kişilik menemen ve içecek olarakta ayran istiyoruz dedi. Garson abi bunları not edip gitti. Kısa bir aradan sonra yemeklerimiz geldi. Yemeklerimizi yedikten ve hesabı ödedikten sonra tekrar yollara koyulduk. Ben yine müzik dinliyordum,annemle babam ise iş hakkında bir şeylerden konuşuyorlardı. Sonunda Aydın'ın girişini gördüm ve çok mutlu oldum. Ankara'dan Aydın 6 saatti ve yolculuğumuzu şu anda sonlandırmış bulunuyorduk. Aydın'la Didim'in arası da 1 saatti ama olsun.
***************
Sonunda yazlığımızın önündeydik. Ay çok güzeldi burası ya. Ne kadar da özlemişim. Havası bile süper. Hemen arabadan indim. Oranın havasını içime bir güzel çektim. Ama daha işimiz vardi o yüzden kısa kesip bagajdan valizleri alıp içeri girdim. Evin içi havasızdı çünkü kaç ay kapalı kalmıştı. Odama çıkıp ilk olarak camları açtım. Hava biraz esiyordu ama ben çok sıcak havayı sevmem zaten. Sonra kocaman valizimi yatagimin üzerine koyup fermuarlarini açtım ve kiyafetlerimi teker teker dolabın içine yerleştirmeye başladım. Sonunda benim odada ki işlerimi bitirdim ve aşağı indim. Evi temizlememiz gerekiyordu. Hemen elime deterjanli su,ıslak bez ve kuru bez alıp toz almaya başladım. Sonra evin her yerini güzelce süpürdüm. Bir de oda parfümü sıktım ve ev pırıl pırıldı ayrıca da mis gibi kokuyordu. Bu arada da saat 20.30 olmuş. Hiç farkında bile değildim. Karnimda acikmisti. Annemle babam da odadaydilar. Gidip onlara da acıktiniz mi diye sormam gerek diye düşündum. Ama o kadar merdiveni simdi çıkmaya üşeniyordum. En iyisi telefonla arayim dedim ve aradım. Allahtan yemek yemiyeceklermiş,uyuyacaklarmış. Hemen mutfaga gidip ocağın üstüne tencere ve içinede tencerenin yarısına kadar su koydum ve suyun içinede yağ koydum. Sonra suyun kaynamasini beklemeye başladım. O sirada da domatesle salatalık kestim. Su kaynamaya başlayınca makarna seçip suyun içine attim 15 dakika daha bekledikten sonra her sey hazirdi. Yemeğimi yiyip bulasiklari da makineye koyduktan sonra azicik televizyon izlemek için oturma odasına gittim. Televizyonu açtım ve koltuğa uzandim. Koltuğa uzanmamla yoruldugumu hissettim. Uykumun da geldigini hissetmeye başladım. Zaten televizyonda da bir sey yoktu. Televizyonu da kapatip odama çıktım. Oda çok sicakti camı açıp,ışığı kapatip yatağa yattım ve uyumaya çalıştım...
