★1★

1.3K 68 66
                                    

Sabah uyandığımda daha güneşin doğmadığını gördüm ve bu beni çok mutlu etmişti. Gitarını çalmak için nadir zamanlardan biriydi.

Hızlıca üzerimi giyinip çantanızda alarak Astronomi Kulesine çıktım. Oda arkadaşlarım buna alışmışlardı. Hoş alışmasalarda bir şey diyemiyorlardı zaten. Bu yüzden rahattım. Ben düşünürken kulenin basamakları bitmişti bile. Mermerin dıştaki tarafına oturup ayaklarımı onlarca metre aşağı sarkıttım. Boynundaki kolyeyi çıkartıp ipini çözdüm. Asamı elime alarak bir büyütme büyüsü uyguladım. Anında elimde büyüyen gitara gülümseyerek bakıyordum. Bu hayatta bana zevk veren iki şeyden biri kesinlikle bu muggle icadı mükemmel gitardı.

Ne kadar çaldığımı bilmiyorum ama en sonunda durduğunda derse geç kalmak üzereydim. Gitarı tekrar küçültüp ipe bağlandıktan sonra boynuma geçirip aşağı inmeye başladım.

*

Mükemmel bir iksir dersinden sonra binasına 15 puan kazandırmanın gururuyla ilerliyordum. Sırada KSKS dersi olduğunu görünce içten içe sevinmiştim. Bu ders cidden güzeldi. Tabii Gryffindor'lar ile ortak olmasaydı daha zevkli olabilirdi. Yanlış anlaşılmak istemiyorum. Sadece Çapulcular... Fazla sinir bozucular. Merlin, özelliklede Black'ler. Resmen bana bulaşmak için yer arıyorlar!

"Hey White! Bugün de o muhteşem egonla bizi ezmeye mi geldin? Yoksa başaramadan gidecek misin? " Ve evet, yine başlıyoruz. Bir an bile duramıyor.

"Hatırlatta Quidditch maçında seni binamızın maskotu yapalım Black. Çok güzel sürünüyorsun." Black'in yüzündeki gülümsemenin solduğunu gördüğümde ben gülümsedim. İkizi de sinirlenmişti sonuç olarak kardeşine laf atmıştım. Yeşil-gümüş kravatımı düzelterek arkamı dönmüştüm ki birinin asasını çektiğini fark ettim. James Potter ya da Polaris Black olduğunu tahmin ettiğim kişiden önce davranarak hızla asamı çektim ve Expelliarmus büyüsünü yaptım. Konuşmadan. Arkamı döndüğümde asa elime gelmişti. Bu Potter'ın asasıydı. Ne olduğunu anlayamamıştı ve kaşları çatıktı.

"Yavaşsın Potter. Çok yavaş." Yüzümde hiçbir ifade yoktu. Bunun üzerine Polaris Black asasını çekip bana bir büyü yolladığında çevik bir hareketle büyüyü savurdum. Normalde olsa asla yapmayacağım şekilde karşılık verdim çünkü bu kıza gerçekten sinir oluyordum. Bir düello içerisine girdik. Sağlam bir düello.

Ve ikimizde aynı anda farklı büyüler yaptık fakat hiç beklemediğimiz bir şey oldu. Asalar birbirlerine kilitlendiler. Bunun anlamını ikimiz de biliyorduk. Ve ikimiz de kilidi ilk bozan olmamaya çok kararlıydık.

Biz orada düello ederken etrafımıza öğrenciler toplanmıştı ve bizi izliyorlardı. Birden asamın havaya uçmasıyla şaşkınlıkla arkama baktım. Profesör öfkeli bir şekilde bize bakıyordu. Sanırım bu sefer gerçektwn başım beladaydı.

"Black! White! İkiniz de. Hatta üçünüz de cezalısınız!" Sirius kaşlarını çattı ve tam itiraz edecekken profesör onun konuşmasına izin vermeden konuşmaya devam etti. "İtirazlarını kabul etmiyorum. Eğer ikizim ve White bu işin içindeyse senin de olduğunu bilmek için Profesör olmaya gerek yok. Saat 5'te üçünüzü de ofisime bekliyorum. Şimdi sınıfa girin."

Kimseden ses çıkmıyordu. Profesör pelerinini savurarak sınıfa ilk giren oldu ve dersi olanlar içeri girdi olmayanlar da koridora dağıldılar. En arkada ben ve ikizler kaldığında ikisi de baba öfkeyle bakıyordu. Alıştığım şeyler olduğu için sorun değildi.

*

Cezalarımız belliydi. Profesör beni ve Polaris'i aynı cezaya koymamak için o kupaları temizliyor ben de kütüphaneyi. Sirius'ta benimleydi. Keşke tek yapabildeydim ama maalesef böyle bir şansım yoktu.

Astronomi kulesine çıktığımda Regulus'un çoktan beni beklediğini gördüm. Yanına oturdum.

"Pole ile olanları duydum. Aslında o anlattı. İkinizle de birden konuşurken kendimi suçlu hissediyorum." Yanına geçerke ayaklarımı aşağı sarkıttım. Regulus'un arası her ne kadar Sirius ile çok parlak olmasa da Polaris ile hala konuşuyorlardı. Daha önce ona benimle iletişimini kesmek isterse bunu anlayışla karşılayabileceğimi söylemiş olsam da bunu hemen reddetmişti.

"Önemli bir şey yok." Boynundaki kolye ile oynamaya başladım. Regulus benim kardeşim gibiydi. "Hadi ama Ell. Neden kavga ettiniz ki! O bir Black ve ben bir White'ım. Biz hiçbir zaman iyi anlaşamadık." Regulus bana bakıyordu ama ben ona bakmadım. "Ben de bir Black'im."

Yasak Orman'a kaydı gözlerim. "Sen onlardan farklısın. Sen iyi birisin. Kardeşlerin gibi bencil değil."

★★★★

Bu Black or White'ın ilk hali değil ama tekrar yazıyorum. Yeni bir karakter de ekledim ve Elenor'u daha iyi yansıtmak istiyorum.

05.10.2024

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 06 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Black or White »Elenor Abelia White«Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin