Kendini bana ver!

65 9 16
                                    

~Yazar

Jisung yatakta oyalandıktan sonra uyuyakalmıştı. Minho odadan ses gelmeyince odasına gitmiş,uyurken bulmuştu Jisung'u. Uyurken bile böyle tatlı olabilir miydi bir insan? Biraz kapı eşiğinde izledi Jisung'u,sonra Jisung birşeyler mırıldanıp ter dökmeye başladı. Ne oluyordu şimdi? Minho hemen Jisung'un yanına gitti,elini alnına koyup ateşini ölçerken Jisung irkilerek kalktı. Karşısında Minho'yu görünce tedirgin oldu ve Minho'dan uzaklaştı. Minho geri ona yaklaşsada Jisung uzak durmada kararlıydı.

Minho: Jisung noldu güzelim neyin var?

Jisung: UZAKLAŞ! İZİN VERMEM BİR DAHA YAPMANA

Minho: Jisung ne diyosun neye izin vermiyosun?

Jisung: BEN ARTIK ÖYLE SAF DEĞİLİM AŞKIM İÇİN YARA ALMAM!

Minho'nun gözleri doldu,sonrada ağlamaya başladı. Jisung ise ona bakarak ağlıyordu. Anlık gelen hisle sarıldı Minho'ya. Bir süre sonra geri çekilip elleriyle oynarken konuştu.

Jisung: Yine,aynı şeyi yapıyodun.

Minho: Özür dilerim,özür dilerim..

(AĞLARIM)

Derken Chun Hei odaya girdi. Onun deyişiyle iki oğlunuda ağlarken görünce donup kaldı.

Chun Hei: Niye ağlıyosunuz siz?

Minho: Kabus görmüş Jisung.

Chun Hei: Sen neden ağlıyosun o zaman?

Minho: Jisung ağladığı için.

Chun Hei: Aptal çocuklar,hadi kahvaltıya gelin elinizi yüzünüzü yıkayında.

Jisung: Tamam anne.

Ne? ANNEMİ?! Evet,Jisung Chun Hei'ye "anne" demişti. Kadın mutlu olmuştu. Sırıtarak odadan çıktı. Minho ise gülümseyerek bakıyordu Jisung'a. Büyülenmişmiydi ne?

Jisung: Öhm,tamam yeter ben kahvaltı yapıp giderim Chan hyung meraktan çatlıyodur.

Minho: Ha doğru,tamam o zaman hadi gel.

İkili elini yüzünü yıkayıp giyindiler ve aşağıya indiler. Anneleri masaya oturmuş bekliyordu. İkiside oturunca yemeye başladılar.

Jisung: Ollorono soglok onno (meal: ellerine sağlık anne)

Chun Hei: Afiyet olsun oğluşum,yerim sizi. 

Kadın gülümsemesini bozmuyor,bir yandan oğullarını izleyip bir yandan yemek yiyordu. Sonunda yemek bitince kalktılar.

Jisung: Ben gideyim artık.

Chun Hei: Ama neden? Kalsaydın daha oğlum.

Jisung: Chan hyung meraktan çatlıyodur,sonra yine gelirim.

Chun Hei: Tamam oğlum,görüşürüz.

Jisung: Görüşürüüzz

Kadınla sarılıp Minho'yla dışarıya çıktılar. Jisung tam gidecekken.

Minho: Jisung!

Jisung: He?

Minho: Akşam saat sekizde,Sır Kafe'de buluşalım mı? Diğerlerinide al gel.

Jisung: Tabii,söylerim onlarada. Saat sekizde.

Minho: Evet,sekizde.

Jisung telefonunu cebinden çıkardı ve birini aradı. Belliki Felix'i arıyordu. Yolda canı sıkılmasın diye onla konuşurdu hep. Biraz konuştuktan sonra eve vardı. Telefonu kapattığı gibi Felix kapıyı açtı.

Yinede Severmisin? | MİNSUNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin