heart of death •minsung•

|19|

Jisungtan

Eve döndügümde o kadar çok yorgundum ki kendini direkt yatağa attım. Saate baktım 03.48 idi. minhoya iyi geceler demek için aradım

Alo?

Gelen yabancı ama bir o kadar da tanıdık ses ile kaşlarimi çattım

Kimsiniz?

Hwang hyunjin. Siz kimsiniz,minhonun neyi oluyorsunuz

Arkadan gelen müzik sesine karışık duyduğum şey ile yavaş yavaş sinirlenmeye baslıyordum

Siz neyi oluyorsunuz tam olarak beyefendi?

Şu anda minhonun kucağında olan birisi neyi olabilir sence

Duymam ile telefonu kapatmam bir olmuştu. Ellerim titriyor etrafımi soğuk kaplıyordu. Çenemin titremesi başladığında ağlıyordum çığlık atarak. Ne olur yanlış duymuş olayım

Elimde sıktığım telefonu yere atıp parçalanmasını izledim. Odamdan çıkıp salondaki fotografimizi yere attım. Bana bakıp gülüyordu o fotoğrafta. Bir tek bana gulmuyormus o içten gülüşüyle

Changbin odasından çıkıp yanıma geldi ve ilk şoku atlatmaya çalıştı.

-jisung sakin ol. neler oluyor

-chang...minho. minho beni aldatıyor

Changbin duydukları ile donakalırken yeniden sordu

-nasil yani

-minhoyu aradım birisi açtı telefonunu bar gibi biryerdeydi. Kim olduğunu sorduğumda... Kucagindaymis hyung

-adını söyledi mi

-hwang hyunjin

Yazardan

Adı kendisi söyleyince yabanciligi ortadan kalkmıştı. Minho jisungu jisungun kuzeni ile aldatiyordu. Jisung ellerini saçına atıp daha hızlı ağlamaya başladı. Changbin ne yapacağını bilemiyordu şu an

-jisung sakin ol. Bı otur doğru dürüst bir şekilde düşünelim

Jisung kafasını yerden kaldırıp Changbin in gözlerine baktı. Şu anda gören herkes ondan korkardı. Tüm dünyayi öldürebilecek kadar hırs ve öfke doluydu.

Çerceveden çıkan cam parcalarindan bir tane alıp baktı uzun uzun. Sonra onu yumrugunun icine alıp sıktı. gözlerindeki kırgınlık elindeki kanayan yaralara inat daha da sıkıyordu. Changbin jisung'a doğru bir adım attığında Jisung çığlık atarak gelmemesini söyledi

-jisung ne olur elindekini bırak,daha konusmadınız bile

-KONUŞSAK NE OLACAK CHANGBİN O KUCAGİNDAKİ HAREKETLERİNİ Mİ ANLATACAK BANA.

Jisung elindeki kırmızıya boyanmış cami yere firlatıp camların arasinda yere oturup ağlamaya basladı. Önünde olan fotoğrafa baktıkça cığlık atiyordu. Changbin fotoğrafı kaldirip cekmeceye koydu. Titreyen elleri ile jisungun basına dokundu. Jisung son gücü ile bağırıp dokunmamasını soylediginde dolu gözleri ile muhtaç bir biçimde konuştu

-elini saralım Jisung. Lütfen

Kafasını gömdügu dizlerinden kaldırınca güldü.

-bunu kapatırsan içimdeki yarayi nasıl dışarıya vuracağım hyung?

Jisung artık kan çanaği olmuş gözlerinden akan yaşları kanayan eliyle silip Changbin in suratına baktı.

-beni yanlız bırakır mısın chang? Söz kendime birşey yapmayacağım