Belki de her seyin telafisi vardir.

4 2 0
                                    

Basimi dizine koydugum abim bile uyuya kalmisti, ben ise uyudugum gibi uyaniyordum. Saatlerdir soguk soguk terliyor, Pars'in kapisinin onunde oturmus sessizce boslugu seyrediyordum. Neden buradaydim? Korkuyordum, bu gece gordugum ikinci kabusta Pars'a bir sey oluyordu, oyle bir sicrayarak uyandim ki ikinci kez, abim uyanmadigi icin sukretmeliydim. 

Iste, saatlerdir sanki burada oturarak onu koruyabilirmisim gibi oturuyordum. Iceride uyuyor mu uyumuyor mu bilmiyordum ama burada oturmak icimi rahatlatiyordu. Onu ozlemistim, dokunuslarini, dudalarini, kokusunu, bakislarini her seyini ozlemistim. Ona ihtiyacim vardi, kokusuyla uyumaya ihtiyacim vardi.

Iceriden hareketlenme sesi duydugumda ayni sekilde benimde ayaklanmam ve merdivenlere yonelmem kisa surdu. Hala soguk soguk terliyordum, en son boyle oldugumda abimi kaybettigimi sanmistim simdi ise Pars'i gormek, beni mahvediyordu. 

Merdivenleri indigimde kendi odama yoneldim ve soguk bir dus alarak hizlica ciktim, ustume lacivert sweatlerimden birisini ve siyah esofmanlarimdan birisini gecirdim. Saclarimi yine tokalardan biriyle hizlica topladigimda ayaklarima da corap gecirerek odamdan ciktim. Gozlerimin altinda mor halkalar olusmustu ama benim gram uykum yoktu, zaten boyle bir kabustan -kabuslardan- sonra uyuyabileninde dunya umrunda degildir. 

Mutfaga gecerek bir bardaga su doldurdugumda nefes bile almadan bitirdim, o sirada merdivenlerden Pars inip gorus acima girdiginde onunda dus aldigini fark ettim, saclari daginik ve islakti, ustunde ise yeni giyindigi belli olan gri bir tisortle lacivert bir esofman vardi. Gozlerini gozlerime kilitlediginde yanima ulasarak masanin uzerine bir sey birakti.

" Kapinin onunde unutmussun, "

Masadaki benim telefonumdu, hakliydi kapinin onunde unutmustum. Kendine de bir su aldiginda ayni sekilde tek dikiste bitirdi, ters cevirerek tezgahin uzerine biraktiginda bakislari koltukta uyuyan abime kaymisti. Benim bakislarim onun yuzunden ayrilmazken o benim yuzume bile bakmayi kesmisti, dudaklarini bir sey demek icin aralamisti ki vazgecerek kapattiginda aslinda onun sesine ne kadar muhtac oldugumu fark ettim. 

Gozlerim doldugunda su son zamanlarda ne kadarda duygusallastigimi fark ettim. 

" Y-yapma, " dedim titreyen sesimle, bakislari hizla bana dondugunde artik cekmek icin zorluk cekiyordu. " Beni kendinden uzaklastirma, " dedim bu sefer kisik sesimle, yutkundugunda bakislari harelerimin en derinlerindeydi sanki. 

" Ben bir sey yapmiyorum, kendini uzaklastirmayi goze alan sensin. " dedi ifadesiz bir sesle oysa gozleri ne kadar aci cektigini belli ediyordu.

Bir sey demedim, oda bir sey demediginde arkasini dondu ve yeniden merdivenlere yoneldi, boyle mi gececekti gunlerimiz? Suratima bile ofkeyle mi bakacakti? Boyle yapmasi benimde icimdeki yangini harlatsada derin bir nefes alarak tavana cevirdim bakislarimi, son bir yas daha aktiginda bakislarimi indirdim.

🎻

Telefonumdan siparis verdiklerim gelmisti, her seyi yerine yerlestirdikten sonra ise kahvalti hazirlamistiim, ne kadar Pars'in yemeyecegini dusunsemde 3 kisilik bir kahvalti hazirlamistim. Seslerle birlikte abimde uyanmisti ve simdi ikimiz beraber kahvalti yapiyorduk.

" Dun aksam ne gordun? " dedi abim, o malum soruyu sorarak. Bakislarim ona dondugunde coktan tabagindakileri bitirmis arkasina yaslanarak cevap vermemi bekliyordu. 

Yutkunarak bende bardagimdaki meyve suyunu yudumlayarak diger elimdeki catali tabagin kenarina biraktim.

" Anlatacagim, hepsini, dun nereye gittigimi bile cunku bunu ne ben kaldirabilirim ne de sen, tereddutluyum. " dedim ciddi bir ifadeyle, kahslari merakla havalandiginda bakislari derinlesti.

" Bak simdi daha da merak ettim, " dedi ve tabagi biraz masanin ortasina iterek dirseklerini yasladi masaya. " Ne oluyor Yakut? " dedi ayni benimki gibi ciddi bir ifadeyle.

Dikiş İzleri(düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin