8.Bölüm Karanlıkta Kalanlar

163 4 1
                                    

Multimedia :Eylül
"Yani -şey bi dk ya ben sana niye açıklama yapıyorumki ??"

Dedim ve Bahadır 'a arkamı dönüp yürümeye başladım o çocuk tam bi mal dedim ve tam kapıdan çıkıyodumki Bahadır kolumu tutup yüzümü kendine çevirdi ve

"Dün seni o hale getiren şey neydi ??"

Artık gülmüyordu ama bende gülmüyordum niye hatırlatmıştı ki niye sormuştu niye beni o cevapsız soruyu düşünmeye tekrar mahkum bırakmıştı bunu bana niye yapmıştı
----------------
~Bahadır 'ın ağzından~
Ben o soruyu sorduktan sonra Eylül beli bi noktaya bakamya başladı ben sorunun cevabını beklerken o nun yüzündeki gülümseme yok oldu sadece o boş duvara bakıyodu bir anda gözünden bi damla yaş aktı lanet olasıca ben niye sormuştum ona niye hatırlatmıştım ki bunu onun ne kadar acı çektiğini ruhumda hisediyordum sanki çok tuaf bişeydi ama acıtıyordu bi şekilde onun üzülmesi ruhumun derinlerini acıtıyordu. konuyu değiştirmeye çalışarak

"kahaltı yapalımı gerçekten kurt gibi açım ?"
Dedim ona baktığımda hâlâ o boş duvara bakıyordu salak ben bi daha birine bişey sorarken 100 defa felan düşüncem galiba diye düşünürken Eylül'ün ceketine uzandığnı gördüm gidicekti bunu istemiyodum biraz daha burda kalsın istiyodum biraz daha yanımda derken nefesimi sesli bir şekilde dışarı üfledim ...

---------------
Eylül

Elimi ceketime attım tam ceketi alıp Bahadır'a teşekkür edecekken onunda canının sıkkın olduğnu fark ettim. Aslında eve gitmek istiyordum ama abimle karşılamaktan korkuyordum içimdeki acıyı unutmaya çalışıyordum eyer o acıyı unutmaya çalışmasam o beni yer bitirir ve güçsüz biri haline getirirdi buna asla izin veremezdim . Ceketi alıp Bahadıra döndüm.

"Ee kahvaltıya nereye gidiyoruz ?"

Dediğimde yüzü biraz tebessüm eder gibi oldu.

ok iyi bi yer biliyorum " dedi kapıyı açarkende

"Yakışıklılar önden " diye ekledi bu komikti hafif bi şekilde güldüm ve
"İyi o zaman prenses sende arkadan gel " dedim ve ikimizde biraz güldük
Evden çıkıp arabaya doğru yürümeye başladık karşımda siyah üstü açılabilen harika bi araba vardı gidip arabayı kucağma alıp kaçırmayı düşünüyorum aslında ama bunu yapabilmek için hulkun kuzeni falan olmam lazımdı bu düşünce beni güldürürken Bahadır'ı bana "pardon canım şizofremisin " bakışı atarken yakaladım bu dahada gülmeme sebeh oldu ve hunharca gülmeye başladım sonunda Bahadır korkmuş olcaki " Eylül iyimisin yani kafanı sert bi yere falan mı vurdun ?" dedi sesimde ki alaycı tını çok tatlıydı ama bu beni ilgilendirmiyor tabiki. ..

Tehlikeli ÇocukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin