crawling back to you | satosugu

bölüm iki, dört eylül

Satoru:
Uyandın mı?
[Görüldü, 14:43]
Getoooo

Suguru:
Yeni kalktım, başım ağrıyor.

Satoru:
Yine mi akşamdan kalmasın?

Suguru:
Çalışıyorum, Satoru, tamam mı?
Çalışıyorum.
Barda sürtüp dağıtmıyorım, kiramı ödemeye çalışıyorum.
Sürekli aynı muhabbet, sürekli aynı ima.
Ve hayır, akşamdan kalma değilim. Bir gram bile alkol almadım, sabaha kadar gürültünün ortasında kaldığım için başım ağrıyor.
[Görüldü, 14:51]

Satoru:
Geriliyorsun sen de hemen.

Suguru:
Germe öyleyse, ilk mesajı atan sensin.

Satoru:
Ben naptım da suçlu oldum ya :(

Suguru:
Ne yaptım diyorsun bir de.

Satoru:
Çünkü gerçekten bilmiyorum ve kırıcı davranıyorsun.

Suguru:
Sanki ben zevk alıyorum bundan.
Sabahın köründe neden bana yazıyorsun?
Attığın mesaj önemli olsa kızmayacağım ama anlamlı bir şey de yazmıyorsun ki.
Kaç saat geçti, konuşma bitti, yine mesaj atıyorsun.
"Yine mi akşamdan kalmasın" ne demek ayrıca?
Ne demek "yine", Satoru?
Sanki bu konuda bilmem kaç defa kavga etmemişiz gibi.
Ve Geto deme bana bir daha.

Satoru:
Bilerek sabah yazmıştım.
Bütün gece çalışıyorsun, öğlene kadar uyuyorsun, uyandıktan sonra da ya arkadaşlarınla oluyorsun ya da grup provası yapıyorsun.
Eve döndüğünde boş oluyorsun bir tek, uyumadan önce mesaja bakarsın diye o saatte yazmıştım.
Bir imada bulunmamıştım, başın ağrıyorsa daha sonra yazacaktım sadece ama her zaman olduğun gibisin, bana birazcık bile tahammülün yok.
Yazmam bir daha, tamam mı? İyi günler, Geto.

Suguru:
Fazla tepki veriyorsun şu anda.
[Görüldü, 15:07]
Satoru?
Artık görüldü de mi arıyorsun?
Satoru
Ne demek sana birazcık bile tahammülüm yok?
[Görüldü, 15:09]
Özür dilerim agresif olmak istememiştim. Gerginim sadece şu sıralar.
[Görüldü, 15:29]
Tamam, rahatsız etmiyorum daha fazla. Sana da güzel günler.
[Görüldü, 16:49]