bu bolum bbitcheslovessosaa haric bu kitabi okuyan herkese ithaf edilmistir ☺️☺️
su sekilde dusunebilirsiniz ⤵️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🌟
Taehyung elindeki saklama kabını kolunun arasında zar zor tutarak montunun fermuarını çekmeye çalışıyordu, normal bir zamanda çok kolayca halledeceği iş yürüdüğü ve elinde saklama kabı olduğu için ekstra zorlaşmıştı.
Dışarı çıkarken havanın soğuk olduğunu tahmin edebiliyordu, bu yüzden üstüne bir kazak ve mont giymenin yeterli olacağını düşünüp montun önünü de kapatmamayı tercih etmişti. Atkısını da rastgele boynuna doladıktan sonra derin bir nefes verip saklama kabıdı daha düzgün tuttu ve sahil yoluna doğru ilerlemeye devam etti.
Aslında biraz erken gidiyordu, sonuç olarak geç gidip şanslarına yer bulamazlarsa "orası akşamları boş oluyor" dediği için Taehyung haksız çıkacaktı ve utançtan yerin dibine girecekti.
Kendini riske atmamayı seçerek erken geldiğini düşündüğü sahil yoluna ufakça bir göz gezdirdi ve hemen ardından gülümsedi, tam da tahmin ettiği gibi sabahları olduğundan iki katı daha boştu. Hatta yine dediği gibi, birkaç grup genç ve köpeklerini gezdiren insanlardan başka kimseler yoktu.
Her zaman gidip oturduğu banka doğru ilerleyip oturdu, hemen ardından telefonunu çıkarıp saati kontrol etti. Erken çıkmasına rağmen tam vaktinde gelmiş sayılırdı, gözlerini sakin dalgalara dikerken Jeongguk'un ne zaman geleceğini oldukça merak ediyordu.
İçten içe çok fazla heyecanlıydı, Jeongguk ile ikinci kez buluşacaklardı ve ikisinde de nitekim kendisi sayesinde buluşmuşlardı. Bu da Taehyung'un biraz da olsa utanmasını sağlıyordu, bir dahaki buluşmaları da zaten Jimin sayesinde olacaktı.
Taehyung sessizce nehri izlerken ve dördüncü buluşmaları için Jeongguk teklif edene kadar hiç teklif etmeyeceğine dair kendine söz verip kafasına güzelce not alırken omzunun üstünde bir el hissetti. Daldığı için hafifçe irkilip hızlıca arkasını döndü, beklediği kişi ufak bir tebessümle kendisine bakıyordu.
"Hoşgeldin."
Kabı yanına bırakıp kendisi de ayaklandı, Jeongguk onun ayağa kalktığını görünce hemen bankın önüne gelip eliyle oturmasını işaret etti. "Hoşbuldum da kalkmana gerek yok, kalkma," dediğinde, Taehyung tamamen rahatını bozmaması için bunu dediğini anlamıştı fakat kalkmasının sebebi sarılacak olmasıydı, bu yüzden hafifçe kafasını sallayıp geri yerine oturdu. Sarılmak mı istememişti yoksa cidden rahatının bozulmaması için mi geri oturmasını söylemişti? "çok güzel bir yer seçmişsin, nehir buradan eşsiz gözüküyor."
Taehyung az önce morali düşmemişçesine gülümseyerek yanına oturan bedene döndü, "Evet, değil mi? Ben hep buraya otururum, burası benim bankım sayılır artık. Hatta satılık olsa alırdım." dedi ve Jeongguk'un gülmesini sağladı.
