Siddetli baş ağrısıyla başımı yastıktan doğrulttum. Ağrı kesici almak için tam ayaklarımı yere uzatacakken göz kararmasıyla yatağa devrildim. Anneme gücümün yettiği kadar seslendim
"Anneeee!"
Annem koşarak odama geldi." Küçük tırtılım? İyi misin?" Başımı kaldırıp anneme acıyla baktım." Başım çok ağrıyor. Ağrı kesici getirir misin?" Annem telaşla hemen yanıma oturup alnıma küçük bir öpücük kondurarak ateşime baktı." Ateşin var! Hadi hastaneye gidiyoruz." Annem benim için hep telaşlanırdı. Bu zamana kadar hiç üzerime gelmedi. Ve beni diğer 2 kardeşimden hep daha çok severdi. Ablam koşarak hemen odama geldi." İyi misin?" Zorlukla konuşarak" iyiyim." Dedim. Uzun ve incecik saçlarını kulağının arkasına alarak." İyi olduğuna emin misin canım?" Başımı sallayarak onay verdim. Annem telaşla telefona uzandı ve rasgele bir numara çevirip kulağına götürdü." Hayatım kızımız hasta olmuş acil eve gel hastaneye götürelim." Aradığı kişi babamdı.
Babam beni değil, diğer kardeşlerimle daha çok ilgilenirdi. Bu durum canımı acıtıyordu. Örneğin benimle değil diğer kardeşlerimle aktiviteler yapmaya bayılıyordu. Bu eve taşındıktan sonra hiç benimle konuşmadı bile. Küçük kardeşim ağlayarak odaya geldi.
" Ablacım iyi misin" henüz 5 yaşındaydı. O yüzden çok çabuk ağlıyordu. Tam" iyiyim" diyecekken gözlerimin renklere daha fazla dayanamayıp yerini karanlığa bıraktı... Tek hatırladığım annemin bağırışıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçekler ve Hüzün
No Ficciónöncelikle belirtmek isterim hikaye biryerlerden alıntı değildir yıldızlamayı ve yorum yapmayı unutmayın sizi seviyorum