Şimdi git elini yüzünü yıka yanıma gel dedi, bu adamın bütün lafları emirvaki ve sinir bozucuydu, odadan dışarı çıktım lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım, odaya geri döndüğümde yine bilgisiyar başındaydı, ah evet bu adam tam bir işkolikti, orda öyle dikilmeyi kes sandalyeyi al ve yanıma gel dedi. sandalyeyi çekip yanına oturduğumda, derin bir nefes aldım ama almasaydım daha iyiydi burnuma gelen erkeksi kokuyla kendimden geçmiştim, Allah aşkına bu adam nasıl bu kadar güzel kokuyordu, biliyormusun dedi, neyi diye sorduğumda, beni dinlemiyor musun sen diye kızdı,kokusunu düşünürken fazla dalmıştım ne dediğini anlamamıştım, şey ben özür dilerim dedim, bilgisayar kullanmayı biliyormusun, biliyorsundur heralde dedi, evet biliyorum dedim, iyi bari en azından onu biliyorsun dedi, tam bir saattir bana işi anlatıyordu artık yorgunluktan başım ağrımıştı her anlattığı şeyi ben gerizekalıymışım gibi davranıp iki kere anlatması yokmu beni deli ediyordu,hayır sanki bir kere anlatınca anlamıyormuyum ben, öğle yemeği saati geldi yemeğe gidebilirsin dediğinde derin bir nefes aldım sonunda kurtulmuştum, asansöre binip yemekhaneye indim,sabah heyecandan kahvaltı yapmadığım için herşeyden dolu dolu tabağıma koyup masaya oturdum iştahla yemeğimi yerken, bu kadar yemek yiyipte nasıl bu kadar zayıfsın sorusuyla ağzımda ki lokma boğazımda kaldı, başımı kaldırdığımda orta boylu kirli sakallı esmer bir adam vardı kimdi bu ve benim ne kadar yemek yediğimden onaneydi, evet yemek çok yediğim doğru yemek yemeği seviyorum ve kilo almıyorum ama bundan sizene, neden durup dururken bana laf attınız şimdi diye tersçe konuştum, sinirlenmiştim, hayır çok iştahlı yiyorsun benimde canım çekti ondan dedim, kötü bir niyetim yok sen yenisin galiba tanışmak istemiştim sadece diye cevap verirken, sandalyeyi çekip oturmuştu bile yanıma bu şirkettekilerin hepsi kabaydı heralde, insan bi sorar oturabilir miyim diye, eee yenimi başladın işe dediğinde evet yeni başladım diye yanıtladım, yemek bitene kadar adımı yaşımı kısacası herşeyi sormuştu, zorlada olsa kısa kısa cevaplar verdim ona, adı Yusufmuş 25 yaşındaymış oda şirkette sekreterlik yapıyormuş telefonlara bakıyormuş, oda yemek yemeği çok seviyormuş, tabi ben bunların hiç birini sormadım kendisi anlattı, konuşmayı çok seviyordu aslında tatlı bir çocuktu ama fazla gevezeydi yemeğimi bitirip zorlada olsa Yusuf'un çenesinden kurtulmuştum. asansöre binip Mirza beyin odasının önüne geldim kapıyı tıklatmama gerek yoktu nede olsa tekrar geleceğimi biliyordu zaten diyerek odaya girmiştim, ama girmez olaydım oda neydi Allah'ım yarrabim ben galiba bugün sınanıyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasak Tutku ( +18)
ChickLitO buz gibi keskin bakışlı soğuk acımasız bir adamdı bense kendi halimde saf ve acınası bir kızdım imkansızdık biz hemde her haliyle imkansız