Liyue futbol kulübünde her zaman olan sıradan koşuşturmacalar devam ediyordu.
Hava bir hayli soğuktu. Üstelik oyuncular şort ve kısa kollu formalar ile oldukları için tenleri normalden daha beyaz olmuş, burunları pembeleşmişti.
Tüm bu olanların arasında Zhongli, soyunma odasında antrenmana çıkmadan önce son kez telefonunda olan mesajlara bakacaktı ki, kulübe yeni birisinin daha katılacağı haberini gördü.
Açıkçası pek bir şaşırmıştı çünkü Liyue'de futbol kültürü yaygın değildi.
Zhongli içinden,
-"Aman be. Umrumda değil, sanki dünya tersine dönmüşte bu kadar şaşırdım."
dedi ve elinde olan telefonunu sessize alıp sahaya arkadaşlarının yanına çıktı.
Sahaya tempolu adımlarla indikten sonra gözüne daha önce görmediği, turuncu saçlı acayip seviyede yakışıklı bir çocuk çarptı.
-"Bu muhtemelen yeni üye. "
diye düşündü içerisinden. Etkilenmedi de değil aslında. Turuncu saçlı yeni üye direkt geldiği gibi ortamını oluşturmuştu bile. Zhongli sahaya inince önce göz teması kurdu, ardından Zhongli yaklaşınca,
-"Selam! Naberrr??"
deyip omzuna hafifçe yumruk vurdu. Tıpkı 100 yıllık arkadaşlarmışcasına.
Zhongli yüzünü hafif ekşiterek şöyle karşılık verdi:
-"Erm,iyiyim sen?"
Turuncu saçlı yeni üye hafifçe sırıttı ve kendini tanıtmaya başladı.
-"Ben Childe! Genelde Tartaglia derler ama sen bana Childe de en iyisi oauahahaahah, o ismimi seviyorum çünkü. Ha bu arada adın Zhongli değil mi? Üyeleri araştırırken görmüştüm. Kendini tanıtmana gerek yok zaten ismini ve yaşını hobilerini her şeyini biliyorum. Siteye eklemişler. "
Zhongli, aslında biraz şaşırmıştı. Uzun zaman sonra ilk defa birisi onun hakkında bir şeyleri önemseyip araştırmıştı.
Bu onun hoşuna gitmişti ve istemsizce hafifçe gülümsedi ve en yakın arkadaşı Venti'nin yanına yavaşça ilerlerken Childe'da Zhongli'nin arkasından onu izliyordu.
Yaklaşık 30 dakika boyunca yaptıkları ısınma hareketlerinden sonra, koçta sahaya indi ve antrenmanı başlatmak üzere boğazını temizledi.
-"Öncelikle! Herkes burada mı!?"
11 kişi hep bir ağızdan şöyle cevapladı:
-"Evet!"
Koç kafasını bir yukarı bir aşağı eğdi ve
-"Güzel O halde.Yeni arkadaşınız ile tanıştınız mı? Adı Childe sizinle yaşıt. Kendisi oldukça hevesli ve çalışkan birisi. Umarım iyi anlaşırsınız. Her neyse! Herkes derhal antrenmana başlasın! Hemen!"
Üyeler derin nefes alıp yerlerine yerleştiler. Zhongli ile Childe yakın mesafelerdi ve Childe habire Zhongli ye bakıyordu.
Fakat Zhongli'nin kafası çok dağınıktı, fark etmemişti bile!
Travmaları tekrar gün yüzüne çıkıyordu..
Bu durum onun sürekli uzaklara dalmasına, transa geçmesine sebep oluyordu. Zhongli evinde bazen kendi kendine sinir krizleri geçiriyor, ağlıyordu.
Onun bir kahramana ihtiyacı vardı. Tıpkı, artık klişe haline gelmiş sıkıcı, sürekli kendini tekrarlayan prenses prens hikayeleri gibi.
Zhongli bunları düşünürken tekrar transa geçmiş, kendini dış dünyadan koparmıştı.
Kafasında oluşan bir acıyla kendine geldi. Ve acısının yanında
şöyle bir ses duydu...
2.bölümü çok uzun yapmayı düşünüyorummmm ve eğer 300 okuma vs. Alırsak muhtemelen 50+bölüm falan yazarım 😍💪 neyse ben kaçtım hadi baiii
tt:wenlingz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chamber of reflections | ZhongChi
RomanceZhongli monoton ve sıradan hayatına devam ederken bir gün üye olduğu futbol kulübüne yeni bir üye katılır ve Zhongli'nin hayatı bir anda değişikliliklere uğrar.