-Çok özür dilerim bölüm çok geç geldi ama bu bölüm biraz uzun oldu -6 şubat yaklaşıyor asrın felaketi oldu ve bende bunu hataydan yazıyorum resmen bir sene olacak zaman çok hızlı geçiyor. Neyse ben sizi tutmiyim bölümü okuyun yorumlara nasıl olduğunu yazın öpüldünüz.
Umay'ın anlatımı ile Sabah alarmın sesiyle uyanmışdım bugün nöbetim vardı ve hemen banyoya gidip elimi yüzümü yıkayıp çıktım üstüme hemen taytla beyaz kazak giydim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Odadan çıkıp mutfaga geçtim ve hilale bana kahvaltı hazırladım ve masaya herşeyi yerleştirdikten sonra hilalin odasına gittim onu uyandırdım hilal gelene kadar çayları doldurdum -Günaydın -günaydın Beraber kahvaltımızı yaptıktan sonra sofrayı topladık ve hilal hazırlanmaya gitti bende o gelene kadar çantama gerekli eşyalarımı koydum hilal geldiginde -hadi çıkalım -tamam balım -Umay ben bugün belki göreve gidebilirim ama fazla uzun sürmez tamam mı
-tamam ama kendine dikkat et
Arabaya bindik ve hilal önce beni hastaneye bırakacaktı... Hastaneye geldiğimizde arabadan indim
-görüşürüz balım -görüşürüz umay
Hilal gittiğinde bende hastaneye girdim ve oradaki hemşireye soyunma odasını sordum ve bana yerini gösterdi hemen formamı giyerek üstüne de önlügümü giyip çıktım acile geldigimde fazla kişi yoktu hemen gelen hastaları muayene etmeye başladım...
Nöbetimin daha 10. Saatindeydim ama fazla yorulmamıştım sonra yanıma bir tane hemşire geldi ve şunu dedi
-Hocam yaralı asker getiriyorlamış -tamam neyle getiriyorlar -helikopterle geliyor hocam
Hemen helikopter pistine dogru çıktık biz geldigimizde helikopter iniş yapmıştı yaralı askeri gördüğümde bu Devrim di
-Neresinden vuruldu -karnından biz kanamayı durdurduk zaten -tamam hemen ameliyathaneyi hazırlasınlar -tamam hocam
Timdekilerde arkamdan geliyordu Ameliyathaneye geldiğimizde hemen içeri geçtik elimi sterilize ettikten sonra önlüğümü giydim ve ameliyata başladım....
Ameliyat çok iyi geçmişti Ameliyathaneden çıktığımda timdekiler ayağa kalktı Ali -Nasıl iyi mi Devrim
Umay -evet ameliyat çok iyi geçti ama bir gün yoğun bakımda kalacak sonra normal odaya alırız
Polat -ohh beee -tamam o zaman benim gitmem gerek yarın kontrole gelirim -tamam
Acile girdiğimde silahlı ateş yaralanmasıyla gelen bir hasta vardı ve hemen müdahale etmeye başladım üstündeki kanlara bakıcak olursak çok kan kaybetmişti hemşireye dönüp -Defibrilatörü getirin Getirdiklerinde bir den fazla kez yaptım ama sonuç değişmedi elimdekileri bırakarak kolumdaki saate baktım -Ölüm saati 21:30 Kanlı eldivenlerimi çöp kutusuna atarak acil müdahale odasından çıktım.Kapıda aglayarak bekleyen iki kadın ve kadınların biraz uzagında iki erkek bekliyordu benim çıktıgımı gördüklerinde bana dogru yaklaştılar
-Abimin durumu nasıl doktor hanım Diye konuşan genç bir çocugu gördüğümde dudaklarımı birbirine bastırdım.Doktorluğun kötü yanı insanlara ölüm haberi vermekti
-konuşsana doktor!Daha ne kadar bekleyeceksin! Diye bagıran adamla birlikte bir kaç kez yutkundum
-Buraya geldiğinde çok kan kaybetmişdi, biz elimizden gelen herşeyi yaptık ama kurtaramadık.Başınız sağolsun.
Bekleyen iki kadından feryat sesleri duyulurken yanlarından ayrılmak ,onları yanlız bırakmak istedim ancak kolumdan tutularak durduruldum.beni durduram kişi orta yaşlı sakallı bir adamdı
-Nasıl kaybettik lan!
-Beyefendi kolumu bırakın lütfen. Dedim nazik olmaya çalışarak.Acıları vardı ölümü kabüllenmenin ilk iki evresi inkar ve öfke.Kolumu elinden kurtarmaya çalışıyordum ancak o kadar sıkı tutuyordu ki kurtarmak zordu.
-Buraya geldiğinde yaşıyordu, ne yaptınız da öldü lan! diye yüzüme doğru bağırdığında yüzümü buruşturdum .Bu yaptığı sınırı aşmaktı
-Biz bir şey yapmadık buraya geldiğinde zaten durumu ağırdı! Diye bende bagırdım
-Ne oluyor burada!? diye bağıran Ali yüzbaşının sesini işittiğimde bakışlarımı karşımdaki öfkeli gözlerden çektim.Ali yüzbaşı büyük adımlarla yanımıza geldiğinde karşımdaki afamon sesini duydum
-Bu kadın benim kardeşimi öldürdü komutan! Tepki vermek üzereyken Ali yüzbaşını sesini işittim -Önce çek elini doktor hanımın kolundan Adamın eli yavaşça kolumu terk ettiğinde elimi koluma götürerek sıvazladım.
-Ne yapıyorsun sen Ömer ağa?Derdin ne senin.Bir doktora daha doğrusu bir kadına ne biçim davranıyorsun? Diye bağırdı Ali yüzbaşı normalde yumuşak bir yapısı yoktu ancak şimdi daha sertti
-kardeşin öldü dediler komutan,gözüm döndü Diye açıklama yaptığında iyice sinirlendim ama ben onun aksine bunu yansıtmayacaktım
-kardeşiniz buraya geldiğinde zaten kan kaybetmişti kurtarmak için elimizden geleni yaptık ama kurtaramadık Dedim sertçe Ali yüzbaşının bakışları bana doğru döndü.Kaşlarını hafifçe kaldırdıgında sakin olmam gerektiğini işaret ettiğini anladım.
Ali yüzbaşını bakışları benden Ömer ağaya döndüğünde -Başın sağolsun,doktor hanımı duydun.Yapılacak bir şey olsa neden yapmasınlar Dediğinde Ömer ağanın bakışları bana döndü
-kusura bakmayın doktor hanım Hiçbir şey demeden başımı iki yana salladım ve yanlarından uzaklaşmaya başladım.Bir özürle her şey bitiyor muydu yani?Ne olursa olsun bir insan başka bir insan böyle davranmamalıydı. Yine de Ali yüzbaşıya teşekkür borcum vardı ve bunu en kısa sürede halledecektim...
-890 kelime oldu ilk defa bu kadar uzun bir bölüm yazdım -Nasılsınız?iyi misiniz ? Karne aldınız mı ? Biraz fazla soru sordum özür dilerim. -Diğer bölümde görüşürüz.Sizleri çok seviyorum 😽🤍