3. Bölüm

15 1 0
                                    

2 saattir balık tutuyorduk. Ben henüz 13 tane balık tutmuştum rüzgar benden çok daha fazla tutmuştu. 

sayılamayacak kadar vardı denilebilir. Rüzgar  ismi çok tuhaf bir şekilde tanıdık geliyordu. ama önceden de onu tanımadığıma yemin edebilirdim. babamla da iyi anlaşmışlardı üçümüzde balık tutuyorduk rüzgar babamla sohbet ederken ben de kendi çapımda takılıyordum. kovadaki balıkları saymak için eğilmiştim kovalar korumalıkların  kenarında duruyordu. babam 17 balık tutmuştu bu bize yeterdi bende 13 tane tutmuştum çünkü 

rüzgar'ın tutduğu balıkları saymak için onun kovasına bakmaya başladım ama başka birinin oltasına takılıp kovayı düşürdüm ama kahretsin ki ikinci katta olduğumuz için kova denize düşmüştü. ''ne yaptın kızım ya of yemin ediyorum uğursuzsun sen'' 

''ne uğursuzu be şansızım ben'' rüzgar iki kaşları havada '' her şeyde üste çıkmaya çalışmasan olmuyor diyimi?'' lanet olsun ki yine haklıydı 

'' özür dilerim... benimkiler senin ols-''

''kızım yine ne yaptın?'' babamın bana seslenişiyle yerimden sıçradım ''sorun  yok kemal amca'' rüzgar babamı geçiştirmeye çalışırken ben de neden bu kadar sakar olduğumla ilgili düşünüyordum yani bu bugün ki olarak 2. di ilk önce tişört sonrada balık kovası acaba cidden uğursuz muydum? yok ya ben şanssızım

''sencede iyi fikir değil mi kızım?'' tek kaşım otomatikmen kalkarken

''anlamadım?'' demiştim yine ne  konuşmuşlardı ''rüzgarı bize akşam yemeğine davet etmiştim sonuçta akşama evine gidince yiyeceği bir yemeği kalmadı'' 

ne! akşam yemeğimi yok artık ama babamda haklıydı '' hı-hı'' babamda ellerini birbirine sürterken ''hanıma söyliyimde akşama bir tanede fazladan tabak koysun'' diyerek bizden uzak bir yerde annemi aramaya koyuldu.

''sizin eve böyle gelmemi istemiyorsan bana bir şey bul'' rüzgar'a dönünce hala bir tişörünün olmadığı far ettim ''sozon ovo boylo golmomo ostomoyorson bono bor şoy bol'' 

''vermek istemememi anlıyorum ama annene ayıp olabilir'' rüzgar piçimsi gülümsemesiyle bana bakarken '' üff tamam babamın tişörtlerinden birini veririm''bu seferde rüzgar ''off tomom bobomon tosortlorondon borono vororom'' diyerek beni taklit etti.babam yanımıza gelince toparlamamızı teknenin  yakında karaya varıcağını söyledi bende kovadaki balıkları yemi birde oltamı alınca aşağıdaki kata inmeye başladım aşağı indiğimde babamla rüzgar beni bekliyorlardı tekne karaa yaklaşınca '' ee kemal amca benim arabam burada siz önden gidersiniz ben arkadan takip ederim'' diyerek oltasını ve yem poşetini yerden kaldırdı tekne karaya varmıştı bizde hep beraber otoparka gidiyorduk

''tamamdır ee senin araban nerede?'' babam elini gözüne siper ederek etrafa bakınmaya başladı''şurada  kemal amca'' rüzgar'ın gösterdiği yer bizim arabaya uzaktı ve eğer otoparkdan çıkınca araya arabalar girince bizi takip edemeyebilirdi''senin araban bizimkine bayağı uzakmış takip etmen zor olabilir istersen elif seninle gelsin yoluda tarif eder ne dersin kızım?'' babacım sen niye beni işin içine sokuyorsun ki şimdi''istersen sen tarif et baba ben arabayı  kullanabilirim?'' umarım babam teklifimi kabul eder çünkü rüzgarla aynı arabada tehaml edemem ''ama kızım sen eşyaları arabaya doğru düzgün koyamazsın şimdi sen rüzgar'ın arabasıyla gel''

''baba insan bir kaç saatlik tanıdığı kişinin arabasına kızının binmesine izin verirmi?? '' babam söylediğim şey çok komikmiş gibi gülerken arabasına doğru ilerlemeye başladı.''evde görüşürüz'' demeyide unutmadı. ''hadi araba şu tarafta'' rüzgar bilmiş bilmiş önde giderken bende arkasından ilerliyordum. rüzgar durunca ben de onun çıplak olan sırtına yapıştım

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 24, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Beni Sensiz BırakmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin