I don't care, I'm in love
(stop before it's too late, I know)"Belki onun kadar güzel göğüslere sahip değilimdir." Kendinden geçmiş olan çocuk dudaklarını ayırdıkları ilk anda bunları söylemişti. "Ama eminim." Konuşurken arkasını dönüp kalçalarını sertçe kasıklarına yaslayıp, kafasını omzuna bırakmıştı. "Eminim ki bu kalçalarda cenneti sana yaşatabilirim, mhh-Taehyung." Ismini söylerken tahrik etmek amacıyla inleyerek söylediğinde Taehyung ellerini incecik olan bele yerleştirip sıkmıştı.
Dudaklarını kafasını geriye atıp ona sunduğu beyaz boyuna değdirdiğinde bedeni heyecandan titremişti. Sakince öpmüştü beyaz tenliyi. "Tae-" lafını bölünmüştü. "Bu yaptığımız yanlış. Kendinde değilsin." Kulağının altına değen dudaklar yüzünden derin bir nefes almıştı. "Gidelim Jungk-" bu kez lafı bölünen esmerdi. Bir anda arkasını dönüp ellerini yanağına koyduğu bedenin dudaklarına yapışmıştı. Bir süre pekte sakin sayılmayacak şekilde öpüşmüşler sonunda nefesleri tükendiğinde ayrılmışlardı.
Taehyung bir şey yaşamamışlar gibi onu elinden tutup dışarıya, diğerlerinin yanına çıkartmıştı. Jimin gülerek boynuna sarıldığı Yoongi'yi darlarken Jungkook ikisine bakıp kıkırdamıştı. Elini tutan bedenin kulağına yaklaşıp "Beni kucağına alsana, yoruldum." Dediğinde Taehyung yutkunarak cevap vermemeyi seçmişti. Jungkook kesinlikle bu tepkiyi beklemiyordu, onun da ona ilgisi vardı, yok muydu?
Sinirle elini çekip iki adım attıktan sonra takıldığında Namjoon'un üstüne düşmüştü. Taehyung nefesini verip arkadaşının kucağına düşen bedeni belinden tutarak kaldırmış, elini tutuyordu. "Elimi bırakma." Dedi otoriter bir sesle. Jungkook sinirle elini bırakmaya çalıştığında Taehyung kaşlarını çatarak Jungkook'a çevirmişti bakışlarını. Jungkook inadı inat bir şekilde onu bırakıp gitme peşindeydi. Taehyung sinirli bir sesle "Yoongi ben 2 tane taksi göndereceğim şimdi." Dedikten hemen sonra elini tuttuğu yaramaz çocuğu kalçasının altından tuttuğu gibi omzuna atmıştı.
"Kucaktan kastım bu değildi indir!" Bacaklarını sallayıp dururken bir yandan bağıran çocuğu umursaman yürüyordu. "Ya indir beni!" Tekrar duyduğu sesle, kalçasına vurmuştu. Yaramaz çocuğun bir tepki göstermeden sustuğunu görünce sırıtarak motorunu park ettiği yere gitmişti. Motorun yanına geldiklerinde Jungkook'u yere bırakmış, kaskını kafasına geçirirken yaramaz çocuktan eser kalmamıştı.
Motoruna bindikten sonra kafasını çevirmiş, Jungkook'un ona ceylan gözleriyle baktığını gören Taehyung sinirden uzak, sert bir sesle "Bin hadi." Dediğinde Jungkook kollarını bağlayıp ayağını yere vurmuştu "Ben gelmiyorum sen git, kaba adam." Dudaklarını büzerek konuştuğunun farkında değildi. "Jungkook hadi." Bıkkınlıkla konuşan Taehyung'u görmesiyle sinirle arkasını dönüp yürümeye başlamıştı.
Taehyung bir süre geri döneceğini düşünüp beklemişti ama dönmeye niyeti olmadığını anlayınca motoru çalıştırıp hızla yanına gelmişti. Onun hızına ayak uydurarak sürdüğü motoruyla bir süre dil dökmüş en sonunda Jungkook'un ona sunduğu fikiri kabul etmek zorunda kalmıştı.