bulduğumda boğulmak istediğim tek denizi,
vursa da kıyıya dalgaları,
belki de kaybolmak istemiştim rüzgarında,
öyle bir rüzgardı ki bu
alıp götüren kendine çeken...
kendimi bulmak derinlerinde,
birbirimizi bulmak diplerinde...
özgürce, sorgusuzca, öncesiz, sonrasız...
geçmeyen zamanı geçiren, dinmeyen acıyı dindiren deniz...
yemek bedeni doyurur da ruh...
ah o deniz ki ruhumu doyuran...
saflığını beyazın teninde,
samimiyetini kahverenginin gözlerinde,
sakinliğini mavinin ruhunda...
hissettiğim tek deniz olarak kal sevgilim.
sussan, konuşmasan gözlerinde bulurum kendimi,
bakışların delerken yüreğimi
aklımın oyuncak oluşunu seyre dalmaktan başka bir şey gelmez elimden
şarkıların bu kadar anlamlı,
şehirlerin bu kadar gezilmeye değer,
şiirlerinse bu kadar derin olduğunu bilmezdim.
okumaktan hiç bıkmayacağın kitap olmak istiyorum,
dinlemekten hiç bıkmayacağın o parça...
çünkü seni bitirmek diye bir şey olamaz,
tekrar tekrar başlayacağım her gün sana.