sabah uyandın dedin ki musmutlu bir gün
olucak
tamam dediler
hiç tamam olur mu
dışarda düt dütt trafik evin içinden akıyor
sanki
üst komşunun ağlayan bebeği
kavga sesleri
saçma sapan gürültü kirliliğinin dibi...
hadi dedin kalk bir kendine gel
kahve çözüm olur belki
hıhıı dediler tabii ki olur,
zaten
uyanınca kahve
sıkılınca kahve
sevinince kahve
yorulunca kahve...
yükle kafeini
titresin elin ayağın
çıktın dışarı bir nefes alıyorsun
havanın maşallahı var her zamankinden
egzozlar birbiriyle yarışıyor
çok da şey yapmamak lazım dedin sanki
hayır artık yapmak lazım
onu şey yapma bunu şey yapma
ne benliğimiz kaldı ne bir şeyimiz
gençlik diyorlar, ne tasasız ne de harika...
aman ne harika
toplu taşımada yeri kim verir
gençler
sokakta yürürsün
bak bak gençlik nerelere gidiyor
nereye gidiyormuş efenim
bu parlak zihinler çok güzel yerlere
götürüyor gençliği
dünyadan haberiniz yok
sıkılınca nasıl kafa dağıtacağını yüz bin
kez düşünen bir gençliğin parlak zekası
orta yerde harcanıyor gün geçtikçe
gözü kör olasıca para bir elime geçse
diyorsun
hayal kur bari ona engel olanın yok
can sıkan şeylerin sonu gelmez
mutlu olalım diyoruz garantisi yook
sevinince sonrasını düşün dur
bu da elimden gidecek mi?
gitmese de
her şey yolunda da gitse kafanın içinde bir
kemirgen var o gitmez
uğraş dur onunla
düşünüyorum, öyleyse yoğum
düşünmüyorum, zorla mı?
yetti mi
tabii ki hayır
yetmiyordu...
