Yeonjun etrafa bakındıktan sonra Heeseung'un olmadığını fark etti. "Lan, Heeseung nerede kaldı?"
Beomgyu telefonundan saate baktı. "Gerçekten. On dakika önce burada olması gerekiyordu."
Jungwon eliyle karşıda ki kaldırımı gösterdi. "Heeseung orada ya. Ama yanında biri daha var."
Taehyun Jungwon'un gösterdiği yere baktı. "Kim?"
"Bilmem, sen baksana Jay."
"Ee Jake bu."
"Ne!?"
"He, o işte." Heeseung onları görünce elini salladı, Jake'i biraz(?) zorlayarak onunla gelmesine ika etmiş, arkadaşlarına bir şey söylememişti.
"Ben neden seninle geldim ya." Jake yol boyunca Heeseung'a söylenmiş, hâlâ da söylenmeye devam ediyordu.
"Abartma lan boş boş oturup sıkılırdın ne güzel canın sıkılmaz işte." Taehyun Jake'i biraz inceledikten sonra lafa girdi. "Bu bahsettiğin oda arkadaşın değil mi?"
"Evet." Jake ne diyor bunlar der gibi baktı. "Siz nereden tanıyorsunuz beni?"
"Heeseung'un ağzından düşmüyorsun ki." Heeseung yavaşça başını çevirip Beomgyu'ya baktı. "Beomgyu, sussan mı acaba?"
"Ben sadece gerçekleri söylüyorum."
"Sus Beomgyu."
"Tamam be sustum." Jake büyük ihtimal hepsinin onu tanıdığını düşünmesine rağmen kendini tanıttı. "Eee ben Jake... Heeseung'un oda arkadaşıyım. Maalesef."
"Maalesef mi?" Heeseung Jake'e garip garip baktı.
Jay başını telefonundan kaldırdı. "Çocuğu ilk günden çıldırtırsan böyle olur."
"Şikayetçi misin benden?" Jake biraz düşündükten sonra ona yöneltilen soruyu cevapladı. "Biraz."
"Bu çok ayıplı bir davranış yalnız kınadım."
Jay arkasına baktı. "Jake seninkiler sanırım arkadalar. Ve Soobin Yeonjun'a öldürecek gibi bakıyor."
Yeonjun herhangi bir şey yapmadığını iddia ettiği için bıkmış bir ses tonuyla konuştu. "Of, ne yaptım ki ben?"
"Yok ya, onun yapısı öyle."
"Jake onları da çağırsana yanımıza beraber kafeye gideceğiz zaten."
"Olur söyleyeyim. Soobin, Hyuka!" Yeonjun Jake'e ne kadar sakın çağırma der gibi baksa da Jake'in umurunda olmamıştı.
"Ne!"
Eliyle arkadaşlarına gelmeleri için işaret yaptı. Soobin göz devirerek yürümeye başlayınca Yeonjun ecel terleri dökmeye başladı. Yanlarına geldiklerinde Jake konuşmaya başladı.
"Bowlinge gideceklermiş, bizi de çağırıyorlar. Ne dersiniz?"
"Bence olur." Sunoo anında onayladığında Sunghoon da hemen onayladı.
"Bence de olur."
Jake onlara 'Bunlar olmamış.' der gibi bakarken Hyuka güldü.
"Ben biraz yorgunum. Gelemeyeceğim. Size iyi eğlenceler."
Soobin'in konuşmasıyla Yeonjun tam söze girecekti ki vazgeçti.
"Ama hyung neden ki? Hem kafa dağıtırız." Niki onu ikna etmek adına konuştuğunda Soobin başını hayır anlamında iki yana salladı.
"Üzgünüm Niki. Yatsam daha iyi olur."
"Peki." Niki yüzünü astığında Hyuka ikisi adına kabul etti bu teklifi. En sonunda gitmek isteyenler okuldan çıktılar. Soobin ise yurda doğru yol aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
really crazy, heejake
FanfictionHeeseung yemekhanede tartıştığı çocukla aynı yurt odalarını paylaştığını anlar. //yarı texting/düz yazı