(Ben olmedim.)
"LİLİTH AÇ ŞU SİKTİĞİMİN KAPISINI" Hemen dışarıdaydı. Birkaç dakika nefes alıp verdi. "Söz veriyorum herşey eskisi gibi olacak bebeğim.. Lütfen aç şu kapıyı.."
"Üzgünüm Manjiro.. Ama hayır."
Bunu söyleğimde daha çok sinirlenmişti. "AÇ ŞU KAPIYI DEDİM SANA! AÇMAZSAN KIRMAK ZORUNDA KALACAĞIM" Kapıyı tekmeliyordu
Bir şey fark ettim.
Mikey'in bir tekmesi kapıya uçurmaya yeterdi ve bende uçardım..
Hassiktirbok
______________________
Garajdan içeri girdiğimde Shinichiro arkası dönük bir şekilde çalışıyordu.. Aşk adamım.
Benim geldigimi fark etmemişti..
"Shinichiro."
Dalgın bir şekilde arkasını döndü "Hoşgeldin Lil.. Birşey mi oldu?" Hayır anlamında kafamı salladım. Ve yanına oturdum. Gülümsedi ve kafamı okşadı. İşine geri dönüp konuşmaya başladı. "Manjiro'nun sizde olduğunu söylediğin için teşekkürler Lilith."
"Rica ederim.."
Etraftaki motor parçalarına ve aletlere bakmaya başladım. Kıkırdadı "Böyle şeyler ilgini mi çekiyor Lil?"
"Evet.. Uğraşımı zahmetli ama bana huzurlu geliyor.."
Bir parçayı havaya kaldırdı ve bana gösterdi "Bu parçanın ne olduğunu biliyormusun?" Elinde kalın, metal bir yay vardı. Kafa salladım
"Motor onsuz çalışmaz.. Bir nevi motorun kalbi."
Kaşları merakla kalktı "Bunu çoğu kişi bilmez.. Sen gerçekten motorlara ilgi duyuyorsun." Tavana baktı ve dudakları aralandı. "Değişik bir kız çocuğusun." Aslında.. Evet.. Evcilik oynamak yerine kağıttan tank origamileri yapan bir kız çocuğu biraz nadiren görülür..
"Doğa üstü güçlere inanırmısın Lilith?" Kafa salladım. Tatmin olmuş bir şekilde iç çekti "Güzel.." Zamanda sıçrama konusunumu açacaktı acaba.. Gözlerim raftaki henüz açılmamış bit maket uçağa kaydı. Bu o uçaktı.
Shinichiro'da bunu görmüş olacakki gülümsedi. "İlgilini mi çekti?"
"Uh.. Şey.. O uçak.."
Konusmamı yarıda kesmiştim. Endişeli bir şekilde Shin'e bakıyordum. İlk başta neyi kastettiğimi anlamamıştı fakat.. Daha sonra gözleri genişledi. Şaşırmış gözüküyordu. "Sen nasıl...?"
"Nasıl bildiğim kimin umrunda? O uçak sıkıntılı Shinichiro."
"Neyden bahsediyorsun?"
"Uh.."
Söyleyip söylememekte tereddüt etmiştim bu sırada Manjiro içeri girmişti "Abi-.." Bana bakmıştı. "Merhaba Lulu!" Lulu ne amk.. Bu çocuk hergün farklı bir isim takıyor.. El salladım ve o da tekrar Shinichiro'ya döndü. "Dedem ingiliz anahtarını istiyor.." "Ne için?.." Konuşmalarını dinlemedim. Hala gözlerim o uçak kutusundaydı.
Bir süre sonra Mikey baktığım yere baktı. Gözleri parlamıştı. "Shinichiro! Bu o! Onu, mu aldın?!" Uçağın olduğu yere koştu. Shinichiro elini ensesine atıp konuştu;"Evet Manjiro.. Beğendin mi?.." Sikeyim böyle işi.. Ne yapacağım şimdi?.. Sanzu'nun ağzı yine mi parçalanacaktı?.. Ne yapacağım şimdi ben?
İç çektim ve kapıdan çıkarken kapı suratıma çarptı
Önüme beyaz saçlı, kırmızı top küpeleri olan bir adam çıktı "Tanrım.. Önüne baksana." Bu Wakasa'ydı. Hemen yanındada Takeomi ve Benkei vardı. Shinichiro gergin bir şekilde kafasının arkasını kaşıdı.
Wakasa ve Benkei'nin en çok neyini seviyorum biliyormusunuz? Dövmelerini.
Wakasa beni süzdü. Bende üçlüyü süzdüm.. Ekmek gibiler.. Büyük küçük.
Takeomi bana baktı "Gerçektende oyuncak bebeğe benziyormuşsun" Ne-
"Ne-"
Omuz sirkti "Ben sadece Kei ve Haru'nun dediklerini doğruladım." Baji ve Sanzu bana oyuncak bebek mi demişlerdi?.. Manjiro yanıma geldi. "Evet!.. Bence de benziyor.. Çok şirinsin.." Aşk teklifimiydi bu?..
"Uh.. Teşekkürler.."
...
Mikey garajdan çıktık ve diğerlerinin yanına ilerlemeye başladık. Yürürken hala uçağına bakıyordu.
Bölüm Sonu
Evet gacha fotografi atmayacagimi soylemistim
Biliyorum donegim
Bu arada bu fotograf lilithin suanki hali (yani 9 yasinda falan oluyor suan sanirim)
Gozler slay
YOU ARE READING
The Thinks卍Tokyo Revangers
FanfictionDraken'in kız kardeşi y/n.. Aslındabaşka bir evrende, kendi evreninde intahar eden bir kız çocuğı olsaydı.. Ne olurdu?.. ✧・゚: *✧・゚ Merak ediyorumda.. Başınıza Takemichi kesilirsem ne olur?..