nikah memuru gelir
ilk olarak azada sorar azad evet der sıra dilana gelmiştir
dilan : hayır evlenmek istemiyorum bu caniyle der
azad:şok girmişti gözleri öyle bir dilana bakiyorduku bakışlarıyla adam öldürür bu
nikah memuru ise şöyle der: bende devletin bana verdiği yetkiye dayanaraktan sizi karı koca ilan ediyorum der
dilan şoka girdi nasıl bunu der
azad:imzala şunu hemen der
dilanın imzalamaktan başka çaresi yoktu imzalamam desemde evrakta sahtecilik yaparlardi başka imza atarlardi
evlilik cüzdanını elime verdi memur delirmiştim çok çaresizdim hiç bir şey diyemiyodum
azad yanımdaydı elimi sıp sıkı tutarak söyle dedi
azad:keskinle tanışmaya hazır ol hayır diyerek kurtulacağınımı sandın aptal çok
Büyük ağa kalkarak bana şöyle dedi:senden beklemezdim güzel gelinim
Dilan:bunu kızınıza yapsalar böyle izlermiydiniz peki
Büyük ağa kader kızım kader dedi ve odadan çıktı
Azad:evet hadi bakalım bizde odamıza geçelimde bu işi kökten haledelim
Dilan:saçmalamayı bırak midemi bulandiriyosun dedi
Azad dilanın kolundan tutarak onu odaya götürdü dilan baya çapaladı odaya girmemek için ama azadaki güç kimsede yoktu resmen tek eliyle ben sürükler yerde
Odaya geçtiler azad soyun hemen dedi ama dilan itraz eti azad kemerini çıkartarak dilanın elini bağladı dilanın aklına bir şey gelmişti bu durmudan kurtulmak için ve birden şöyle dedi dilan
dilan:ben bakire değilim
Azad kızgın bir suratla dilanın saçını acımasız bir şekildr tutup ne demek bakire deyilim dedi
Dilan:değilim işte
Azad:deneyelim bakalım bakiremisin değilmisin diye
Dilanın yalanı boşunaydı azad vazgeçmeyecekti
Azad :hazırmısın hatun dedi biraz canın yanabilir ama hareket edersen çok canın yanacak bunu bil hatunum dedi ve azad kendisi ve dilanın kıyafetlerini çıkardı dilan gözünü kalatıyordu azadı görmemek için
Dilan artık o teması bekliyordu ilk kez vucutları birbirne o kadar yakın olacaktıVe dilan o acıyı hiseti canından can gitmişti nerdeyse canı çok yaniyodu birden çığlık atmıştı
Azad:daha yeni başladık be gülüm dedi sırada
Dilan bir şey fark etmişti bacaklarından akan sıvıyı azad bunu hiseti ve emin olmak için baktı ve kanı görünce güldü bana yalan söyleyemeyecektin diyerek tam yarım saat devam etiDilan artık ne alı koyuyodu nede konuşabiliyodu hem ruhen hemde bedeni çökmüştü bunu kabulenemiyodu azad dilanın üstünden hemen diger yana atı kendini ve şöyle dedi
Azad:ee beğendimi hatunum zevkliydi ama vucudun cok güzel kıymetini bil artık tamamiyle benim karımsın
Dilanın hiç hali yoktu tek istediği duş almaktı azadın çıkmasını bekliyordu
1 saat geçmişti azad odadan çıkmıştı dilan hemen ayağa kalktı ama acısı baya vardı banyo eti bacağını yıkadı gusul abdesini aldı
sonra direk yataktak çarşafı gördü bürsürü kan alıp yere sert bir şekilde atı
o sırada evdeki hizmetli kapıyı çalar ve gelin ağam müsaden varmı dilan isedilan:gel der
Hizmetli:gelin ağam çarşafı istoyolar
Dilan:neden istiyolarmış
Hizmetli:konağın en tepesine indirecekler artık azad ağamın karısı oldunuzu herkes bilsin diye
Dilan utanmıştı
Dilan:ne haliniz varsa görünÇarşaf konağın tepesine serilir serilmez silah sesleri her yerden geldi dilan zaneti savaş bile çıkıyor birden odadan koşul avluya indi
Orda hizmetkarlar vardı dilerinden değişik sesler çıkıyodu bir tanesini cagirdim ve soyle dedim
Dilan:ne oluyor burda silah sesleri var dışarda bunlar nasıl avluya çık-
DerkenBirden herhangibi silahın mermisi geldi ya dilan yada hizmetkar vurulmuştu
bütün güvenlikler hizemtkarlar hata büyük ağa bile yanımıza bir telaşla geldiler
Tabi sanyesinde azad ağaya haber gitmişti azad geldiğinde
Ben ve hizmetkar yerdeyiz kalbi durmuştu resmen ya dilana bir şey olmuşsa
Kimse bakamiyordum yaklaşamiyordu onlara
Azad büyük bir korkuyla onlara doğru yürüyorduEvet arkadaşlar
Size bir soruSizce hizmetkar mı vuruldu yoksa Dilanmı?
Yorumlarda cevabınızı belirtin lütfen🦋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağanın Esiri
Romanceailesiyle hayatı çok güzel giden güzeler güzeli dilanın hayatı mahfolacaktır çarşıda karşılaştı mardinin en büyük aşiretinin başı azad ağayla yanlışlıkla çarpışır azad onu beğenir ve babasina haber salar dilanı en yakın zamanda almaya geleceğim baba...