İKİNCİ BÖLÜM

8 2 21
                                    

Ordan çıkıp atölyeye gittim. Arkadaşım bana bir çiçek geldiğini söyledi koşarak masama gittim ve beyaz laleydi bunlar en sevdiğim çiçektiler.

Aslında benim en sevdiğim çiçek diye bir şey yoktu. Ben her çiceği severdim ama Shen bana ilk üniversitede çiçek aldığın da hangi çiçeği sevdiğimi bilmediğini o yüzden de beni en çok anımsatan çiçeği aldığını söylemişti. Ben de ona en sevdiğim çiçeğin bunlar olduğunu söylemiştim. O zamandan beri beyaz lale en sevdiğim çiçek haline geldi.

Her ay bana çiçek gönderirdi ve bugün de o günleriydi biriydi belli ki. Çiçeği alıp kokladım. Yağmur yağdıktan sonra havada kalan kokuya benziyordu kokusu. İçinde ki notu bulup açtım.

Sevgilim sensiz bir ay daha geçti ama az kaldı kavuşmamıza diyerek kendimi tesseli ediyorum. Seni çok özledim.

Seni her şeyden ve herkesten daha çok seven sevgilin

Çiçeği alıp bir vazo çıkardım hepsini tek tek vazoya yerleştirdim. Bazen atölyeye bazen de eve koyardım çiçekleri belli olmazdı daha çok gözümün hep onlara görebileceği yerde bulunmasını sağlardım.

Bir aya yakın bir süre kalmıştı dönmesine. İple çekiyordum o günleri. Zamanın hızlı geçmesini dilemekten başka çarem yoktu.

Akşama doğru bir müşterinin siparişte bulunduğu duydum ve kendim götürmek için dışarı çıktım.

Bir Cafeydi. İçeri girdim ve çok karanlık korkunç görünüyordu ayrıca ben yoldayken yağmur yağmaya ve gök gürlemeye başladı. Bir anda ışıklar yandı ve kendimi sanki bir korku filmindeki küçük bir çocuğun doğum günü partisi de gibi hissettim. Her yer süslenmiş yerlerde ve tavanda balonlar duruyordu. Masa pastalara donatılmıştı.

Korkudan ne yapacağımı şaşırmışken telefonumu yere düşürdüm ve almak için eğildim. Adım sesleri gelmeye başladı. Masanın altında ayaklarını gördüğüm de çok korkup kalkıp bir adım geriledim.

Abiii

Ta daaaaaa

İkimizde masaya oturmuş susuyorduk. Benden bir cevap bekliyor gibiydi.

Sürprizim beğendin mi?

Bu bir sürpriz mi

Evet. Güzel olmamış mı?

Sencede koru filmlerindeki bir sahneyi anımsatmıyor mu?

Hayır. Her yeri senin sevdiğin süslemeler süsleyip senin sevdiğim tüm tatlılar la masayı donatım.

Dışarda yağmur yağıyor ve gök gürlüyor.

Yağmur yağacağını tahmin edemedim. Çatalı pastaya batırdı ve bana uzattı.

Abii yiyemem

Al hadi bir lokma bunların hepsini senin için yaptım.

Abii yemek istemiyorum.

Lütfen hadi aç ağzını dedi. Bir lokma aldım ama daha fazla yiyebileceğimi zannetmiyordum. O kendime yakın görmüyordum orada bulunmakta istemiyordum. Beni daha fazla yemeğe zorladığın da,

Abii olmaz. Ben gitsem iyi olacak saat çok geç oldu bugün dişçideydim ve bir süre tatlı şeyler yememem gerektiğini söyledi. Ben şimdi gidiyorum daha sonra görüşürüz.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 31, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GO AHEAD Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin