(9 yıl önce bir geminin deposunda)
Siyah saçlı kız, kahve saçlıya baktı. "Gemi..." Kız ona merakla baktı. Kız devam etti "sence ne zaman durur?" Soruyu duyan kahverengi gözlü kız ona cevap vermek için dışarı baktı. Kaçak ve gizli olarak bindikleri gemi saatlerdir okyanusta hareket halindeydi. Bir soykırım yüzünden kaçmışlardı o güzel köylerinden. Ve artık tek ellerinden gelen birbirlerini canları pahasına korumak olmuştu "Dirt? (Dört olarak okuyabilirsin ;-;) ordamısın?" Takma adını duyan kahverengi saçlı tekrar can dostuna baktı. Yıllardır ikisi birbirlerini tanıyorlardı ve artık kardeş gibilerdi. Soykırımdan önce birlikte ama farklı alanlarda eğitim alıyorlardı ancak soykırım sabahı herşey değişmişti o gece birlikte evlerden kaçıp okula saklanmasalardı büyük ihtimalle diğerleri gibi kapkara bi kül parçasından farksızlaşıcaklardı. "Evet, evet muhtemelen 6 saate varmış oluruz." Kız dalgın dalgın kutulara bakmaya başladı. Tam o sırada okyanus mavisi bir çift gözü üzerinde hissedip kafasını kaldırdı. "Dirt, iyi misin?" Siyah saçlı diz çöküp kardeşinin göz hizasına geldi ve önüne gelen saçları kulağının arkasına attı "E-evet iyiyim." Tam o sırada bir gözyaşı kızın gözünden atlayıp yanaklarına doğru süzüldü. "Zor biliyorum ama ayakta kalmalıyız..." Siyah saçlı, kızın kafasını nazikçe avuçlarının arasına alıp baş parmağı ile gözyaşlarını güzelce yüzünden sildi. "Şşşşş... Acını anlıyorum şimdi gel buraya." Kahve saçlı, yüzünü kömür karası saçları olan hanımefendinin omzuna gömdü ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. "O-onların *hıçkırık* bi mezarı bile *hıçkırık* olmadı! Bu adil değil!" Siyah saçlı can kardeşinin saçlarını okşadı ve o sırada gözünden bir yaş damladı "o yangını çıkaran caniyi bulucaz merak etme. Bulup onları anasının rahmine monte edicez için rahat olsun" badem gözlü sinirden gülmeye başladı ve ona kız kardeşi eşlik etti "seni seviyorum Void" bunu duyan siyah saçlının yüzünde bi gülücük oluştu. Bir süre sonra Dirt, Void'in kollarında uykuya daldı. Void ise ablası'nı kucağına alıp buraya girmelerini sağlayan kutuya girdi ve gözlerini güzel bir uyku için kapattı.
Beş saat sonra Void dısarıdan gelen konuşma sesleri yüzünden uyanıp Dirt'ı uyandırdı. Birkaç dakika sonra kutu sallanmaya başladı dışardan gelen bir erkek sesini duyunca ikisi de gülmemek için kendilerini zor tuttu. "Gemide eşek mi kestiniz olm bu kutu niye hayvan gibi ağır??"
Kutunun yere indiğini fark edince kutudan çıkıp hızlıca koşmaya başladılar uzun ve ıssız bir yolculuktan sonra bir köy bulmuşlardı ve Dirt'ün tepkisi çölde su bulmuş gibiydi. Köye adım attıklarında bir kız onları fark edip yanlarına gitti. "Selam! Ben Lucy yada Venus!" Kızın hafif kıvırcık saçları vardı ve ses tonu acayip bir şekilde mutluydu. "Uhmm... Ben de Void ve bu da Dirt" kıvırcık, siyah saçlının eline yapıştı ve sallamaya başladı "tanıştığımıza memnun oldumm!" Kızın enerjisi müthişti. "Gelin size birisini tanıtayım!" Kıvırcık kızları ellerinden tutup arkasından sürüklemeye başladı. Bir süre sonra bir ağaç ev göründü ve kız birden bağırmaya başladı "Night, misafirlerimiz varrrr!" Sesi duyan kız kafasını pencereden çıkardı. Kızın üstünde; botanik bir tarz vardı. Yeşil kamumflaj pantolon, koyu kahve saçlarıyla uyumlu bir tişört, -üzerinde yeşil bir lotus çiçeği vardı- siyah bir kemer takıyordu ve saçı örgülüydü. Kız hemen bir sarmaşığa tutunarak başka bir ağaca atladı ve yanlarına gelmek için bir dala tırmanıp yanlarına zıpladı. "Selam!" Kız elini onlara uzattı ve bir arkadaşlık böyle başladı. Kızlar çok yakın arkadaş oldular ayrıca Dirt ve Void onların ortak evinde konaklamaya başladılar. Tek sorunları eğitim alanındaydı.
---------------------&--------------------
Devam edicek...
Çünkü yoruldum ve uyiycam
Kelime: 533