3 Years | Chensung

3

Chenle İğrenerek Önündeki Bedene Baktı.

Dedikleri İnandırıcı Gelmese De Yüzündeki Kırışıklıklar Onu Sahiden De Üç Yüz Yaşı Aşmış Gösteriyordu. Yıllar Geçse De Tanıyacağı Sayılı İnsan Yalnızca Jisung Olurdu Chenle İçin, O Kısık Gözleri Unutmak İçin Hafızasını Kaybetmesi Gerekirdi.

Ve Ne Yazık Ki Chenle Hafızasını Kaybetmemiş, Aksine Uykuya Dalmadan Önceki Yaşamında Yaşadığı Her Şeyin Oldukça Net Bir Şekilde Aklından Geçip Gitmesine İzin Vermişti. Jisung'u En Son Gördüğünde Arabada Oturuyordu. Isıtıcıdan Gelen Tuhaf Renkli Gaza Kadar Her Şey Normaldi, Ya Da Chenle Öyle Sanmıştı. Gözlerini Bu Hayata Kapatırken Jisung'un Depodan Çıkıp Kendisine Son Kez Bakışı...

Chenle İçin Her Şeyin Bittiğinin İşaretiydi.

"Ne Bok Yedin Sen?"

Yataktaki Yaşlı Bedenin Yakasına Sinirle Yapışırken Gözlerinden Adeta Alevler Çıkıyordu Chenle'nun. Jisung'un Ne Yaptığına Dair En Ufak Fikri Yoktu Ve Kendisinden Habersiz İş Yapılmasını Sevmeyen Chenle'ya Sinirlenmek İçin Oldukça Haklı Bir Sebep Vermişti.

"Ö-Önce Bir Sakinleş-"

"ÜÇ YILDIR BENİ UYUTARAK NE YAPTIĞINI SANIYORSUN PARK JISUNG?!"

Sarışının Sinirli Yüzü Ve Bağırışları Gülümsetti Jisung'u. Dudaklarını Kaplayan Gülümseme Chenle'yu Afallatırken Yavaşça Geri Çekildi. "Ne Planlıyorsun Sen..?"

"Yalnızca Yeni Dünya Düzenini."

Chenle Yavaşça Jisung'tan Uzaklaşırken Odaya Kadar Eşlik Eden Eleman Girdi İçeri. Üzerindeki Beyaz Takım Ve Odayı Saran Beyaz Güller Chenle'ya Şimdiden Bu Adamın Sorunlu Olduğu Kanaatine Vardırmıştı.  

"Jaemin Hyung, Lütfen Chenle'ya Odasına Kadar Eşlik Eder Misin?"

"Elbette Ekselansları."

Jaemin Denen Genç Elini Yavaşça Sarı Saçlıya Doğru Uzatıp Beyaz Güllerle Dolu Sarmaşıkla Bedenini Kavradığı Chenle'yu Odadan Çıkarırken Yatakta Yatan Jisung'un Kustuğu Kanlar Onun Da Odadan Çıkmasına Mani Olmuş, Kapıyı Kapattığı Gibi Endişeyle Yaşlı Bedene Yaklaşmıştı.

"Gücünüzü Kullanmaya Bir Son Vermelisiniz Ekselansları, Prensiniz Sonunda Uyanmışken Kendinizi Daha Fazla Yıpratmaya Lüzum Yok."

"Ben İyiyim Hyung, Yalnızca Onu Son Kez Nefes Alırken Görmek İstedim."

Gülümseyen Jaemin Başını İki Yana Sallayıp Jisung'un Ağzının Kenarından Akan Kanları Sildi Göğsündeki Beyaz Mendili Çıkarıp. Gözlerinde Yalnızca Şefkat Vardı. "Merak Etme, Ölmeyeceksin. Tıpkı Şaman'ın Dediği Gibi Küllerinden Doğacaksın Küçüğüm."

"Jeno'ya Güven Olmaz," Diyebildi Jisung Zar Zor. Mendili Geri Çeken Jaemin İse Yaşlı Bedenin Saçlarını Okşayıp Alnından Öpmüştü.

"Anlaşmaya Sadık Kalmak Zorunda, Ona Vaat Edilen Özgürlük Sizin Yaşamınızdan Geçiyor Ekselansları."

Uykuya Dalan Bedenin Üstünü Örtüp Odadan Hışımla Çıkan Jaemin, Chenle'nun Kapıya Vurup Bağırmalarını Umursamadan Koridorda İlerlerken Aklına Gelen Gerçekle Durdu Olduğu Yerde.

Henüz Vakti Gelmemişti, Onu Görmeye Gidemezdi. 

"Anlaşmalardan Bu Yüzden Nefret Ediyorum İşte." Arkasındaki Gülleri Toplayıp Çığlık Seslerinin Olduğu Odaya Doğru Giderken Bıkkınlıkla Söylendi Jaemin. "Beklerken En Azından Şu Küçük Prens Bai Lianhua İle Uğraşayım Biraz..."

Chenle'nun Israrla Kapıyı Açması İçin Bağırmasını Gülerek Dinleyen Jaemin Emrindeki Sarmaşıkları Kapıya Yönlendirirken Beyaz Güllerin Mest Edici Görüntüsü Ve Kokusu İle Karşılaşan Chenle Kapı Açılsa Bile Gerilemişti. Bu Güllü Herif Onda Tehlike Sinyallerini Çaldırıyordu Yalnızca.

"Beni Jisung'un Yanına Götür." Tüm Korkularını Kenara Bırakıp Öne Bir Adım Attı Ve Sinirle Jaemin'in Üstüne Yürüdü Chenle.

Chenle'nun Sinirli Tavırlarını Ve Üstüne Yürüyor Olmasını Gram Umursamayan Jaemin İse İşaret Parmağını Havaya Kaldırarak Aralarına Beyaz Güllerden Bir Duvar Örmüş, Neşeyle Ellerini Çırpmıştı. "Ekselanslarına Özel İsmi İle Hitap Edecek Statüde Olmanız Bana Emir Verebileceğiniz Anlamına Gelmiyor Küçük Prens-"

"Ben Prens Falan Değilim, Bu Yüzden Bana Öyle Hitap Etmeyi Kes."

Chenle Ukala Bir Tavırla Sözünü Kesene Kadar Gülümseyen Jaemin Duraksamış, Karşısındaki Genç İle Arasındaki Duvarı İndirip Yana Eğdiği Başı Ve Kırmızı Gözleriyle Gülümsemişti.

"Saygısız."

Etrafındaki Tüm Güller Kırmızıya Dönerken Gülümsedi Jaemin Sadist Bir Tavırla. Ağzından Ve Gözlerinden Akan Kanlar Gülleri Amansız Bir Kızıla Boyarken Chenle Tüm Vücudunun Korkudan Titrediğini Hissetse De Geri Adım Atmadı Asla. Ölmekten Korkmuyor, Yalnızca Ortasında Kaldığı Bu Saçmalık İçin Açıklamalar Bekliyordu.

"Yedi Ulusun Bilinen Üç Generalinden En Güçlüsü Olan Benimle, Bai Meigui İle, Bu Şekilde Konuşamazsın. Haddini Bil Ölümlü."

Jaemin'in Kızıl Hareleri Üzerinde Toplanırken Derin Bir Nefes Aldı Ve Yüzüne En Sinir Bozucu Gülümsemesini Takındı Chenle. Başını Yana Eğip Titrek Gözlerini Saçıyla Gizlerken Ses Tonu Yalnızca Alayla Doluydu.

"Dedikleriniz Benim İçin Bir Anlam Mı İfade Etmeli, Değerli Ve Güçlü Yüce General?"

Chenle'nun Sözleri İyiden İyiye Sinirlerini Bozsa Da Aklına Gelenlerle Durdu Ve Kanamalarını Birden Durdurup Beyazlığına Geri Döndü. Sanki Az Önce Sinirlenen Kendisi Değilmiş Gibi Gülümsemesi Genişlerken Kapının Çalmasıyla İkisinin De Odağı Açılan Kapıya Kaymıştı.

"Diriliş Vakti Geldi, Jisung Seni Bekliyor."

İçeriye Girmeden Gözlerini Jaemin'e Diken Siyahlı Bedenin Sesi Chenle'ya Birini Anımsatmıştı Lakin Çıkaramadı. Normalde Hemen Tanıması Gerekirken İçinde Yalnızca Boşluk Hissi Oluşturan Kişi Kim Olabilirdi?

"Geliyorum Jeno."

Jaemin Chenle'ya Arkasını Dönüp Odadan Çıkarken Duyduğu İsimle Tek Kaşı Kalktı Chenle'nun. Aklından Yaşanılanlar Bir Bir Geçerken İçinde Anlamsız Bir Huzursuzluk Belirdi.

Lee Jeno, Her Öldürdüğü Cesedi Temizleyen Adam Değil Miydi?

O Da Mı Bu İşin İçindeydi?

Bu 'Uykuya' Dalmadan Önceki Cinayetinde Depoda Jisung'un Konuştuğu Kişiydi Jeno, Lakin Lee Jeno Adı Onun İçin Çok Farklı Bir Mevzuydu. İkisinin Aynı Kişi Olma İhtimali Neydi Ki?

"Senin Ne İşin Var Burada Huli?"

...

Selaaaam!

Buse'm İçin Yazılmış Bir Bölüm <3

Smut Demiştim Ama Sonraya Erteledim Onu, Şu An Sırası Değilmiş Onu Fark Ettim </3

Sağlıcakla Ve Chensung İle Kalın~