Jet Black

10 ° I'm Gonna Love You

Jongin şaşkınlıktan gülmek üzereyken tuttu kendini. Yüreğinde KyungSoo diye bir çığlık yankılanıyordu.

"Parktayım. Dur sana doğru geleyim."

"Olduğun yerde kal, konum at, daha rahat bulurum seni."

"Peki" deyip kapattı ve olduğu konumu ona attı. Gelişini beklerken yine fikri karman çorman olmuştu. Etrafına bakındı. Ne taraftan geleceğini kestiremeyince salıncağa çöktü kaldı. İçi içine sığmıyordu, yüreği umut, özlem ve endişe ile taşıyordu. KyungSoo'yu görünceye değin ne yüreği ne fikri bir an duruldu.

"Jongin!"

Sol yanından koşarak nefes nefese gelen adamı karşılamak için doğruldu fakat KyungSoo kendini oyun parkının kumlarına bıraktı.

"Oralara kediler pislemiş olabilir" dedi Jongin. Kyungsoo bir şeyler söylemek istediyse de kaldı öylece. Onu kaldırmak için eğilen Jongin'in boynuna kollarını dolayıp kendine çekti.

"Çok özlemişim, öpebilir miyim?"

"Hayır" dedi Jongin. KyungSoo'nun bakışları hayretle dondu.

"Vakit geç de olsa oyun parkındayız" dedi Jongin.

KyungSoo'nun saçlarını kestirmiş olduğunu fark edince yüzü düştü. Kollarından sıyrılmaya çalıştığında KyungSoo bırakmadı.

"Seni çok özledim."

"Özleyen insan böyle mi yapar?"

"Halletmem gereken şeyler vardı. Aşamıyordum. Sen de yanımda yoktun."

"Yanında bana yer yoktu."

Kyungsoo ne kadar azarlanırsa azarlansın gözlerini kaçırmadı.

"Sana yer açtım yanımda" dedi. Jongin'i göğsüne bastırdı. Kalp atışları öyle gürdü ki yanağında hissediyordu. Ne kadar koştuysa diye geçirdi içinden..

"Beni neden öldürmüyorsun?"

Kalbi böyle gür atarken bu soru saçma duruyordu.

"Yüzünde ölümü göremiyorum" dedi Jongin.

Kyungsoo uzun bir nefes bıraktı, Jongin'in saçlarında esti.

"Kendini neden öldürdün?"

"Bu senin hikayen.. seni yazmayı ben istemedim.."

Kyungsoo, Jongin'i elinden alacaklarmış gibi göğsünde sıkıca sardı. Göğsünden hırıltılı bir hıçkırık yükselince ağlayışlarını kendi göğsünde bir yakı ile hissetti Jongin. Durulana değin kollarında bekledi, belini okşadı yatıştırmak için.

"Bana gidelim mi?" dedi KyungSoo, sesi hâlâ kırgın geliyordu.

"Şimdi mi?"

"Sana yanımda yer açtım. Görmek istersen.."

"Çok ev halindeyim, metroya bu kılıkta binemem."