Protect - Jikook

2. Bölüm "Canını yakarım."

Yorum sınırı:100 (Sınır geçilmeden yeni bölüm gelmeyecektir.)

"Taehyung'u daha önce hiç böyle görmemiştim." Yoongi mırıldandı. Jungkook ile birlikte kantinde oturmuş üç-dört masa ilerideki çifte bakıyorlardı. Taehyung'un keyfi oldukça yerindeydi. Öyle ki yüzünden gülümseme bir an olsun yok olmuyordu.

"Buradan onun da duyguları olduğu sonucuna varabiliriz sanırım Yoongi." Jungkook alayla konuştu ama onun da çok garibine gidiyordu bu durum. Jungkook her zaman birileriyle olup ayrılan biriydi ama onun aksine Taehyung pek öyle biri değildi. Biriyle çıktığı anlar sayılırdı. Çok sevgilisi olmazdı.

"Acaba ne zamandır birlikteler?" Jungkook arkasına yaslandı ve elindeki bardağı masaya bıraktı. "Bilmem ama görünüşe bakılırsa uzunca bir süredir." Yoongi saçlarını eliyle düzeltirken "Planın ne?" Diye sordu. Jungkook ise bir süre düşündü. "Sarıyla iletişim kurmaya çalışacağım. Böyle göründüğüne bakma çok dişli biri." Yoongi onun omzuna vurdu. "O zaman kolay gelsin bro. Bir şeye ihtiyacın olursa bir aloya yanındayım." Yoongi kendisine göz kırptığında güldü.

.

"Ne zaman peşimi bırakacaksın merak ediyorum doğrusu." Jimin kendisini yaklaşık altı dakikadır takip eden bedene bir anda döndü. Jungkook ise onun kendisini takip ettiğini anlamasıyla şaşırdı. Oysaki hiç takip edildiğini anladığına dair bir işaret vermemişti.

"Sana da merhaba sarı!" Jimin göz devirdi ve ona bir adım daha atıp aralarındaki mesafeyi azalttı. Yüzünü iyice yüzüne yaklaştırdı ve dişlerinin arasından "Siktir git." Dedi. Jungkook'un ise bu tepkiyi beklemediği aşikardı.

"Sadece adını öğrenmek istiyorum. Sonra gideceğim zaten." Jimin ondan uzaklaştı. Gözlerini hafifçe kısarak ona baktı. "Bana adımı bilmediğini söylüyorsun öyle mi?" Jungkook başını aşağı yukarı salladığında güldü. "Sen büyük yalancısın bu arada. Bu numaralarını senin etrafındaki beynini kullanmayan aptal insanlar yer sadece Jeon. Bana bu numaralarla gelme." Jungkook artık gerildiğini hissediyordu.

Bu sarışın çocuk gerçekten de zekasıyla onu her seferinde ezmeyi başarıyordu ve bu başta çekici gelse de şimdi daha çok sinirlerini bozuyordu. "Daha önce çok sinir bozucu bir insan olduğunu söyleyen oldu mu?" Jimin kaşlarını yukarı kaldırdı. "Yok. Ben çevremde böyle insanları bulundurmadığım için-" Jungkook onun lafını kesti.

"Nasıl insan?" Jimin kollarını göğsünde bağladı. "Yalan söylemeyen insanlar. Senden epeyce uzak bir kavram yani." Jungkook duvara yaslandı. "Tek sorun bu mu yani?" Jimin düşünürmüş bir tutum sergiledi. "Immm birkaç sorun daha var ama baş sorun bu diyebiliriz." Jungkook yaslandığı yerde cebinden bir sigara çıkarıp yaktı.

"O halde adını biliyorum." Jimin gülümsedi. "Bildiğini bende biliyorum." Jungkook anlık samimiyetsizce  gülümsedi. "Gerçekten çok sinir bozucusun sarı." Jimin onu düzeltti. "Adımı bildiğine göre adımla hitap et." Jungkook yüzünü buruşturdu ve sigaranın dumanını üfledikten sonra "Ben sarı demeyi tercih ediyorum." Dedi.

Jimin yüzüne doğru üflenen havayla yüzünü buruşturdu. Birkaç kez öksürdüğünde Jungkook onun öksürüğünün bitmesini beklerken bir kere daha içti ama Jimin öksürmeyi bırakmıyor aksine git gide artıyordu. Jungkook endişeyle sigarayı söndürdü.

"Hassiktir lan noluyor?" Jimin'i hızlıca tutarken Jimin ciğerlerine nefes çekmeye çalışıyordu. Jungkook onun yüzüne bakmaya çalışırken "İyi misin? Değilsin tabi amına koyayım." Jimin yere bıraktığı çantasını gösterdi. "İlaç." Zorlukla mırıldandı. Jungkook hemen onu bırakıp çantaya uzandığında Jimin ani bir şekilde yere düşmüştü. Jungkook iyice korkarken hemen çantasını kurcalamaya başladı.