My love mine all mine / TaeGyu

6

bu bölümü Taehyun dan yazıcam cok korkuyorum cunku ben Taehyun olamam asla ama denicez biseyler artık ne yapalım (maNga dinleyin)

********************************************
Taehyun dan

bir kaç gündür bana tanıdık gelen surata bakıyordum bu ders yine sanki bakarsam hatırlayacakmışcasına. Büyük ihtimalle ortaokuldan veya mahallemizden olabilir ama net bir şey söyleyemezdim. tenefüs zili çaldığında üst kata çıkıp Yeonjun hyungun sınıfına girdim -hyung dedigine cok bakmayın bir kaç ay varmış ve ikiside 10. sınıf- Yeonjun hyungla beraber kantinden vişneli meyve suyu aldık ve bahçede beraber içerek yürüdük.

biz sohbet ederken Yeonjun hyung bana önümüzdeki duvara yaslanan iki çocuğu gösterdi. Bir tanesini hic göremiştim ama yanındaki oreo gibi saçlara sahip olan çocuk bana tanıdık geliyordu. Yeonjun hyungla bizde o duvarın karşısında bulunan duvara yaslandık ben alttan ellerimle oynuyordum.
"neden dik dik bakıyorsun ki çocuklara rahatsız olucaklar" dedim ardından yeonjun hyung

"Mavi kafa dikkatimi çekti ama ben hiç konuşamam şimdi utanırım"

"o da sana bakıyor zaten yanına gelir heralde"
dedim bunu dememle oreo saclı cocuk, mavi saclıyı tuttu kolundan bir şeyler dedi omzuna yaparsın anlamında pat pat yaptı kendisi duvara yaslanıp izlemeye başladı.

mavi saclı cocuk yanımıza gelip hafif aşşaığya indirdi başın ardından da

"merhaba ben...tanışmak istemiştim de"

Yeonjun tamam manasında başını salladı hafif gülümserken "olur" dedi.
mavi saçlı arkasını dönüp o cocuga gel anlamında işaretler verdi.

ilk önce gelmekten çekimsede sonra yanımıza geldi 4 kişi duvara yaslandık konuşuyorken yanımdaki miniğin konuşmadığını ellerini yolarcasına kaşıdığını fark ettim.Ellerim tam onun ellerine gitcekken ne yaptığımı sorguladım ve hemen geri çektim.

ben yere bakarken bir suratın bana baktığını hissedip ona doğru döndüm uzun sacları vardı ona da baya yakışıyordu. bakışlarımı gözlerine getirdigimde
bakışlarını bir yerlere çevirdi.
"adın ne " dedim

beomgyu'dan

Bana sorduğu soruyla beraber bakışlarımı ona geri çevirdim.
"beomgyu ... choi beomgyu"
gözlerinin parlaklığıyla cevap verdi
"güzelmiş, bende Taehyun "
biliyorum ki ben diyemedim.
Uzun süredir bakıştığımızı fark ettiğimde kalbim hızlanmaya başladı kızardığımı bilerek başımı hafif aşşağıya yatırdım ellerimi ovuşturdum sakinleşmek için.

"yanakların pespembe oldu" diyip sırıttı , onunla beraber gamzeleri ortaya çıkmıştı güzel gamzelerini görmemle beraber hayran olduğumu belli eden bir bakış attım.
"mitski dinler misin?" dedi
"tabii ki dinliyorum!" diye cevap verdim yalandı, sadece varlığını biliyordum.

parmaklarını kıtlatdı heyecanlandığını anlamıştım. Anladığımı belli etmemezlikle "en sevdiğin şarkısı ne" diye sordum. "hepsini seviyorum ki... seçemem hiç " ardından "seninki ne gyu"
diye sordu gyu demişti bana yüzyıllardır ondan duymak istediğim şeyi söylemişti. Beni düşüncesi bile heycanlandıran şeyi o melek sesiyle söylemişti.
"ismini hatırlamıyorum ama bir kaç söz aklımda" dedim
"biraz söylersen anlayabilirim belki"
onun duyabilceği kısıklıkta mırıldandım
"nothing in the world belongs to me but my love mine all mine" bunu söylerken gözlerine bakıcak cesarete sahip degildim o yüzden başım aşşağıya bakarken söylemiştim aradan birkaç saniye geçti
"beomgyu... sesin çok güzelmiş"

ahh, ne düşünerek söyledi ki bunu kalbimin sesi yankılanıyordu resmen.Cok hızlı attığından dolaydı midem bulanmaya başlamıştı bi bu eksikti zaten.