6. BÖLÜM

60 21 51
                                    

Nasıl uyumuşum anlatamam. Deliksiz rahat bir uyku uyudum. Ve enerjim de ona göre. Rüyamda yine bu cinayet meselesini görmem çok hoş olmasa da yine de rahat bir uykuydu.

Salona geçtim ve Meryem kanepenin üzerine yığılmıştı. Sanırım dün çok yoruldu ve burada uyuya kaldı. Kıyamam ben sana ya.

Bende onu uyandırmadan mutfağa geçtim ve kahvaltı hazırlamaya başladım. Tam biraz sakarlığım yüzünden tavayı yere düşürmüş olabilirim ama Meryem o kadar yorulmuş ki bu sese bile uyanmadı.

Gerçi normal zamanda da başında davul çalsanız uyanmaz ama neyse...

Kahvaltılıkları masaya koydum ve kapı çaldı. Korkmayın korkmayın bu kapı çalış sesi Salih'e özel. Alacaklı gibi çalması.

#Salih: Selam

#Dicle: Efendim Salih.

#Salih: Şey...

#Dicle: Anladım anladım geç.

Bu bizim her sabah Salih ile yaptığımız rutin konuşmadır. Ne zaman patatesleri yada başka birşeyi yaksa bize gelir.

Sebebi ise yaktığı şey yüzünden o kahvaltıyı yapamazmış. Demiyor ki benim kahvaltılarım seninki gibi olmuyor.

Meryem ise uyanmış ve banyodaydı. Heralde Salih'in sesini duyunca yattığı yerden fırladı ve süslenmeye gitti.

#Salih: Ya eğer poğaçayı yakmasaydım gelmezdim.

#Dicle: E sen poğaçayı pastane den almadın mı?

#Salih: Evet aldım da gelene kadar soğudu. Bende ısıtmak için tost makinesine koydum.

#Dicle: Tost makinesi...?

#Salih: Evet.

Biz böyle konuşurken Meryem geldi. Sanki dün hiç uykusuz kalmamış ve göz altındaki bütün morluklar gitmişti. E insan makyajla böyle olabiliyor tabi.

#Dicle: Siz oturun ben çayı getireyim tamam mı?

#Meryem: Yok sen otur ben getireyim.

Ya bu Meryem Salih'in yanında çok hamarat bir kız oluyor gerçekten. Daha dün akşam kumandayı almak için selfie çubuğunu kullanıyordu. Ama ben bunu hesabını sorarım ona.

#Dicle: E siz böyle yorgunsunuz biriniz poğaçayı yakıyor diğeriniz kanepede uyuyor ne buldunuz bakalım.

#Salih: Kanepede mi uyudun?

#Meryem: Poğaçayı mı yaktın?

Bu soruları aynı anda nasıl sordular bilmiyorum ama ben kusucam şimdi.

#Meryem: Elini yaktın mı?

#Salih: Yok. Senin belin ağrıdı mı?

#Meryem: Belki biraz.

#Salih: Krem alıp sürelim.

Bayılacağım şimdi gerçekten. Ay Allah'ım.

#Dicle: Siz devam edin ben büroya gidiyorum. Bir bakayım ne var ne yok. Halime teyze nerede.

Hem onları üzmek istemiyorum hemde buradan derhal gitmek istiyorum diye böyle bir yalan uydurdum. Ama Halime teyzeyi ziyaret edebilirim.

Büroya geldim. Amirin arabası vardı. Demek ki gelmiş olmalı. İçeri geçtim ve Halime teyzeye küçük bir merhaba dan sonra amirin odasına çıktım.

(Tık tık tık)

#Amir: Gell.

Girdiğimde Mehmet'de içerdeydi. Sonra amir kendine bir çay almak için çıktı. Sinirli miydi bilmiyorum ama bana merhaba bile demedi.

#Mehmet: Erkencisin bugün.

#Dicle: İnan hiç erkenci olmak istemezdim. Ama iki çifte kumrunun arasın da kalmamak için geldim. Kısaca 3. kişi olmak istemedim.

Mehmet küçük bir kahkaha dan sonra yine konuşmaya devam etti.

#Mehmet: İyiki geldin. Bende burada çok sıkılıyodum. Amir öğleden sonra kızın ailesiyle konuşmamızı istedi.

#Dicle: E şimdi gidelim.

#Mehmet: Dicle saat sekiz. Belki uyanmamışlardır.

Nedense Mehmet benim ismimi söyleyince bir tuhaf oluyorum. Gerçi ismimi çok kullanmıyor belki o yüzdendir.

                {DEVAM EDECEK}

Sen katil olamazsınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin