Benden mutlu olanları gördüğümde sinirlerim bozulurdu ah işte tam bir şerefsizim.
"Şey sohbetimizi beğenmedin heralde?"
"Hayır hayır devam et seni dinliyorum"
Bana bakıp gülümsediğinde kalbim erimiş gibi hissettim ilk defa böyle hisler besliyordum çok garipti.
2 saat boyunca sohbetimiz ardından yavaşca kalktık ikimizde biraz yolda yürümeye karar verdik.
Karşıda duran suganın arabasına bakıp tek kaşımı kaldırsrak işaret verdim.
Geri kafamı çevirerek Jeona baktığımda onun bana baktığını fark ettim, gine göz göze gelmiştik ah kaçıncı kez diyorum bilmem ama gözleri çok güzel çekik gözleri, koyu kahve rengi gözü, siyah kısa saçları, adeta resim kadar güzel kaşları, dudağında mükemmel duran piercingi, kiraz rengi dudağı..
Sanat eserinden alınmış bir parça gibiydi mükemmeldi.
Gözlerimizi anlık hamleyle ayırıp kafamı salladım kendime gelmek için.
"Nereye gidiyoruz şimdi?"
"Bilmem sen nereyi istersin?"
"Benim evime gidelim en azından konsol falan oynarız senin için uygunmu."
"Hm evet uygun, olur gidelim"
Benim biraz uzaktaki arabama doğru yürümeye başladık geldiğimizde arabanın ön tarafının kapısını açıp binmesi için yol verdim.
Bana bakı samimi şekilde gülümsedi ve yavaşca arabaya bindi kalbim hayvan gibi atıyordu kapısını yavaşca kapatıp derin nefes aldım.
"Siktir bu nasıl bi his"
Düşünceleri bırakıp arabanın diğer tarafıja geçip kapıyı açtım sürücü koltuğuna oturup kapımı kapattım ikiz aynasından arkada duran suganın siyah arabasına baktım.
"Hey bi sorunmu var?"
Jeonun sözüyle kafamı ona doğru çevirip gülümsedim.
"Ah hayır araba varmı diye baktım pardon"
"Hm tamam"
Bana samimi şekilde gülümseyip yola baktı ve kafasını cama yasladı.
Bende kafamı yola çevirip arabayı çalıştırdım.
30 dk sonra
Evime varmıştık ikimizde arabadan inip evin kapısına doğru yürüdük.
"Vay evin büyükmüş"
"Hm evet ama yakında seninde evin olacak"
"N-ne, n-neyse hadi.."
Utandığı çok belliydi yanakları kırmızı kesilmişti.
Siktir öpme isteği çoğaldı napacağım..
BÖLÜM SONUUU
BYEEE