On sekiz

25 5 18
                                    

Neredeyse öğlen olmuştu ama yataktan kalkamadım, yemek yiyemedim midem bulanıyır arada ağlıyordum.

Sebebiyse nevraydı.

Sabah aramıştı, konuştuk falan, benden sonra ne olduğunu anlattı sustum bende sakince, gereğinden fazla konuşmuştu nujtwmelen cunku bir sure sonea cidden hıçkırıkkara boğuldum.

Kapattığında hala ağlıyordum, kafamı yastığa gömüp bir süre sessiz kaldım.

Evet ayrılmıştık, ayrılalı üç yıla yakın nir süre olmuştu ama ben ondan sonra asla kimseye karşıyeni adım atmamıştım, hep eski sayfada kalıp hatırlarla oynadım.

O ise farklıydı.. Çok farklıydı.

Her neyse biraz zaman geçtikten sonra tuana geldi "ane hadi kalk bir şeyler ye, sabahtan beri yatıyorsun"

"kuzum iyi değilim biraz" "ya yine noldu"

Gözlerimi kapadım, anlatırsam yine ağlardım "zümra" tuanaya baktım "noldu, soylemem kimseye" "nevra aradı sabah, konuştuk." "neden açıyorsun telefonunu" "ya bilmiyorum"

"ee?" "ne bileyim, konuştuk öyle normal ikiarkadaş gibi." tuana bir şeydemedi, bir şey demesini beklemşyordum zaten 🥲

Sonra omzumu sıvazladı "olsun be anem, geçer bunlarda" gözlerim tekrar dolmaya başladıpında yine kırpıştırdım "kalk bir şeyler ye gezelim bugün"

"olur" yatağa oturduğumda gözlerimi doğry düzgün açamıyordum, şişmişti muhtemelen.

Elimi yüzümü yıkadım, mutfağa gittim elvan abla tuananın kucuklugunu anlatırken bir şeyler yedim.

Bahar hiç sesini çıkarmadı, gözlerime bile bir şey demedi hatta.

Sofrayı kaldırırken kerem aradı, arabayı onlar almıştı ne zaman çıkarsınız falan dedi bende dedim siz gelin buraya birlikte cıkarız

O da tamam dedi

Neyse bulaşıklar falan derken yarım saat sonra enesler geldi, hep birlikte cıktık. Tuana da gerekli olan birkaç eşyasını daha aldı.

"la senin gözlere nolmuş balık gibi olmuşsun" derin bi nefes alıp kereme baktım "bi kes sesini"

Gözlerim aşırı acıyordu ama kimseye arabamı güvenemezdim

Ve yine bahar arkada tuananın yanında oturuyordu

"ya biz bu köpeği almak zorunda mıtız" tuana ters ters kereme baktı, birazcık sinirlenmiş olacak ki gofret birkaç kez havladı

"tamam be bir şey demedik"

BBandırmaya geldiğimizde ilk önce kahve aldık, sonra alışveriş merkezine gittik kitaplara baktık.

Bahar o kadar tripliydi ki bana karşı, herhsngi bir absürtlük çıkarmadı.

Gelip ne olduğunu bile sormamıştı orası ayrı muamma tabii.

Her neyse ben bikaç kitap aldım donra pet shopa gittik gofret için

VE MINNACIK BİR KEDİ GÖRDÜM

"Oha coktatlı" yanına gidip biraz sevdim, alabilirdin hani şüphesiz alırdım muhtemelen

Eski kedimden kalma her şey vardı çünkü, kum, kum kabı, mama kabı, mama.

Öleli sadece bir ay olmuştu.

Sonra bahar geldi yanıma o da sevdi baya "alıcan kediyi heralde" "evett, çok tatlı baksana" "aynı sana benziyor" hsfif gülümseyip tekrar kediye döndüm

"lan ben affedildim mi" "ben sana küstüm mü, aa" bacağına vurup küfür ettim "amcık vurmasana" o da kafama vurmuştu, ödeştik.

Sonra konuştuk satıcı ablayla. Ben satmıyorum kuzum alabilirsiniz dedi 💓💓

Bizfe aldık tabii ki.

Gofretle nasıl anlasırlar orası muamma tabii ama benle gayet iyi anlaşacağı kesindi.

Dönüşte bahar öne oturdu, kerem baya sızlandı falan ama tuana kızdı bu sefer sussun diye.

"ya o tüy yumağını niye aldınız ki" "aekadaşlar kerem bir daha hiçbir konuda fikrini belirtmesin diyen var mı" arabadaki herkese ithafen söylemiştim

"BEN" bahar bağırdıgında kerem arkadan kafama vurdu, piç.

"bekle sen inelim gösteririm ben sana, simdi aeaba kullanıyorhm şükür et" "hıı hıı aynen" bahar göz devirip yola baktı.

"bahar o gğn niye yola cıkmayalım diye ısrar ettin" "ya rüyamda çok kötü kaza yapıyorduk, sen ölüyordun sadece. Hiçbirimiz toparlanamıyorduk sonra ben intihar ediyordum"

"lan" "o yüzden korktum baya" "e o gğn niye anlatmadın" "ya ne bileyim ben, çok sinirliydin" "gergindim çünkü. Kf neyse askim bosver"

eve vardığımızda enes ve tuana bi süre ayrılamadılar "gelin bugunluk bizde kalın, çok yorulduk, yemek falan yeriz oda da var"

Enesle kerem bakıştı bi süre "olur"

"AYY ASKİM YA" tuana enese sarıldıgında eneste kaesılık vermişti.

~~

"ya hayır mısır dediğin az tuzlu patlatılır" "az tuzlu mu, az tuzlu mısır mısır değildir salak"

Bahar ve tuana mısır patlatmaya calısırken bende tavuklu makarna yapıyordum

"NANAI SIKİYİM PATLIYOE BU" tuana bağırdığında onlarabaktım "NORMAL GERİ ZEKALI PATLAYAN MISIR YA HANİ" "LAN KAPAĞI YOK"

Mısırlar kazanın içinden firar ederken bahar da kapak aramaya çalışıyordu "ANANI SİKİYİM GÖZÜME GELDİ"

Bahar en sonunda bir kapak bulup tencereyi kapadı "KÖR OLDUM" Tuana bağırırken bahar gülmekten yere yatacaktı

"GERİ ZEKALI KÖR OLDUM DİYORUM" "LAN OLMAZSIN ÇEK ELİNİ BAKAYIM" enes koşa koşa içeri geldi

"naptınız lan sevgilime" "ananın amını yaptık enes, gözğne mısır patlamış"

Biraz sonra etraf durulduğunda bi yanık kokusu almaya başladım, ama yoğun bir yanık kokusu.

"bahar mısırın altını kapattın mı" "yo- LAN" hhemen ocağa koşup altını kapadı, allahım sen sabır ver.

Tencereyi suyhn altına koyduk mısıra dair hiçbir şey kalmamış içindeama olsun.

Tekrar mısır patlattıM sonra kurduk sofrayı ve bir daha kızları mutfağa girdirmeme kararı aldım 🥰

Bir yandan yemek yiyio bir yandan film izliyor bir yandan da eskileri konuşuyorduk.

Harika ortamdı şakasız

★★★

Bugun de sagoluyoz 🐺Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin