37

2.2K 314 293
                                    

SelammxX

Yep yeni bir bölüme daha hoş geldiniz. Umarım bölümü seversiniz. Bu bölüm sınırımız yine aynı 275 vote 250 yorum.

Uzatmak istemiyorum hızlıca geçeceğim, zaten finale de az kaldı sizin sayenizde. Normalde elli gibi bitirecektim ama bu kırk beşe düştü, hatta kırka bile düşebilir.

Her neyse umarım bölümü seversiniz, yazım yanlışları varsa kusuruma bakmayın lütfen.

Keyifli okumalar dilerim<<333

***

"Vuruldu, ancak kurşunun zehirli olduğundan şüphe duyuyorum.".

"Çıkar o zaman! Bir şeyler yap! Tanrım...". Taehyung Jungkook'un yanaklarına vurup onu ayıltmaya çalışırken, gözlerinden düşen yaşlar da Jungkook'un alnına ve saçlarına damlıyordu. Taehyung, Jungkook'u tutup biraz yukarı çekmek istediği an elinde hissettiği yapışkan sıvıyla sessizce hıçkırmıştı. "Sırtından vurulmuş...". Soobin abisinin saçlarını okşarken korkuyla mırıldandığında, Sehun Jungkook'u usulca kaldırıp gömleğini çıkarmaya başlamıştı.

"Odaya götürelim.". Taehyung onu başıyla onayladığı an Sehun inanılmaz bir güçle Jungkook'u tutup sırtına atmış ve Soobin'in öncülüğüyle üst kattaki misafir odasına geçmişlerdi. Merdivenlerdeki sensörlü ışıklar sayesine yollarını kolayca bulabilmişlerdi. Fakat odaya gelene dek Sehun'un bir kaç kez sendelemesiyle Taehyung hemen ona yardım etmişti...

"Yavaş ol.". Sehun, Jungkook'u yatıracağı an Taehyung'un uyarısıyla onu başıyla onaylamış ve Jungkook'u dikkatlice yüz üstü yatırmıştı. "Temiz bir bez getirin. Doktor gelene kadar kanı biraz olsun durduralım.". Soobin dolaba koşup, el çabukluğuyla beyaz bir tişört alıp yanlarına gelmiş ve Sehun'a uzatmıştı.

Taehyung da kocasının baş ucuna oturmuştu. Bir yandan saçlarını okşuyor, bir yandan öpüyordu. Tabii göz yaşları da cabasıydı. "Ne zaman gelecek bu lanet doktor!? Gözlerimin önünde eriyip gidiyor resmen!". Taehyung göz yaşlarını hızlıca sildiğinde, Sehun kol saatini kontrol etmiş daha sonra ise elindeki tişörtü kanayan açık yaraya bastırmıştı.

"Soobin gel tişörtü bastır yaraya.". Sehun nefes nefese Soobin'e dönüp mırıldandığında, Soobin de yaşlı gözlerini silip, başıyla onu onaylamış ve yatağa çıkıp, tişörtü kavradıktan sonra dikkatle bastırmıştı.

"Ben gidip yarı yoldan doktoru karşılayayım. Hızlıca alıp getiririm.". Taehyung onu başıyla onayladığında Sehun koşarak çıkmıştı odadan. Taehyung ise Jungkook'la konuşmaya çalışıyordu.

"Kook...aç gözlerini.". Gözlerini usulca öpmüştü Jungkook'unun. Jungkook şu an Taehyung'unu duyabiliyordu ama karşılık veremiyordu. Gözlerini güçlükle aralamaya uğraştığında Taehyung temiz olan eliyle yanağını okşamaya başlamıştı. "Bırakma kendini. Dayan ne olur...bırakma bizi.". Dudaklarını zarifçe Jungkook'unun dudaklarına bastırdığında, Jungkook biraz olsun konuşup güzelini rahatlatmak istemişti fakat yapamıyordu. Ağzını aralayacak gücü yoktu.

Jungkook konuşmaya çabalarken, alnı boncuk boncuk terliyordu. O sıra güçlükle de olsa kuruyan genzini, yutkunarak yumuşatmıştı bir şekilde. "Taehyung...". Boğuk ve hırıltılı sesiyle fısıldadığında, Taehyung kocasının terli alnını silip, dudaklarını sıkıca oraya bastırmış, nahif parmaklarıyla Jungkook'un şakaklarını okşamaya başlamıştı.

"Konuşma, yorma kendini bebeğim...". Taehyung burnunu çekip, göz yaşlarını parmak uçlarıyla sildiği gibi mırıldanıp, dudaklarını kocasının çıplak omzuna bastırmıştı...

Mafia Husband | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin