okuyup bolca yorum yapin lutfen, guzel olacagina inaniyorum
keyifli okumalarr 😽-
karina gözlerini yummuş arkadaşından gelecek olan vuruşu bekliyordu.
ningning'in sertçe başına vurmasıyla güçlüce bağırdı "aaaaaa canım acıyo canım acıyo!"
jeongin ve jisung onun bu haline kahkaha atarken yerleri süpürmeyi de unutmuyorlardı tabii. jisung gülerken jeonginin üstüne devrilmiş sonrasında ikisi de yere düşmüştü.
karina hepsine korkunç bakışlarını atıyordu şu an. "abartma ya o kadar da sert değildi" diye söylendi hyunjin.
yan taraflardan gelen bağırışla hepsi korkup kesmişti sesini "sessiz olun be!"
bağıran kişiye bakıp tepkisini ölçtüler biraz,
hoca hala gelmediği için goy goy peşindelerdi.bağıran kişi winter'dı, sınıf başkanı ve sınıfın en zeki kişisi, hatta sınıf demek yanlış olurdu, direkt okulun en iyisiydi. hocaların gözdesi ve biricik öğrencisi. arkadaşları onun kadar zeki olmasalar da onların da gideri vardı, tabii Felix hariç. Felix o grubun aptallık ihtiyacını karşılıyordu.
"Ne bağırıyorsun be!" diye çıkıştı hyunjin son derece çirkefleşerek. winter tek kaşını kaldırarak baktı hepsine, konuşmadan küfür etmişti.
hyunjin, karinaya bakarak "bir şey desene" işareti veriyordu kaşlarıyla. karina da aynı şekilde "ne diyeyim?" diye soruyordu. her hangi bir ses çıkmıyordu şu an, gözleriyle konuşuyorlardı.
jeongin gergin ortamın farkına varıp iki tarafı da susturmak adına konuştu "tamam sustuk abartma çöz testini."
tabii söylediği gibi olmadı ve aradan iki saniye bile geçmeden kıkırdamaya başlamışlardı.
10 dakika'nın sonunda hoca sınıfa elinde testlerle girdi ve kağıtları en önde oturan çocuğa uzatıp dağıtmasını söyledi. "biraz işim var bu testleri çözün ve sessizce oturun yerinizde."
herkes offlayarak söyleniyordu oturdukları yerde, bir kaçı test kağıdından uçak yapıp fırlatıyordu birbirine. jisung kağıdı buruşturarak top misali havaya atıp geri tuttu "haydin uyuyorum ben iyi geceler" diyerek kafasını sırasına koydu sonra.
jeongin, jisungun kafasına vurarak uyumasına engel oluyordu, diğerleri de ona gülüyordu. aptal gülüşmeler ve sıfır zeka belirtisiyle bir günü daha bitirmişlerdi nerdeyse. okul bitiminde hiçbiri tabiki eve gitmemiş aylak aylak sokaklarda dolaşıyorlardı.
sırt çantalarının içinde pek bir şey olmadığından taşıması da kolaydı hepsi için. saat yirmiyi on geçiyordu şimdi, ellerinde dondurmalarla parka doğru yürüyorlardı. jisung arkadan koşarak hyunjinin sırtına hoplamıştı, ningning o ikisinden görerek aynısını karinaya yaptı, tabii ikiside bunu beklemediği için dengeleri sarsıldı.
hyunjin, jisungu sırtından yere fırlatmaya çalışıyordu hatta "amına koduğum belim koptu"
parka vardıklarında basketbol sahasının içindeki tanıdık yüzleri görünce duraksadılar biraz.
winter ve arkadaşları, minho, chan, changbin, seungmin ve felix de vardı bu arkadaş grubunun içinde. winter aralarında ki tek kızdı ve tek kız olduğu fazlasıyla belli oluyordu. kızı da kendilerine benzetiyorlardı.
karina sırtından ningning'i indirip bir süre izledi onları, hepsi izliyordu aslında. winter tişörtünü biraz havaya kaldırarak alnında ki teri sildi. karina henüz yeni ağzına götürdüğü dondurmayı yemeyi unutmuş kızın karın kaslarına bakıyordu.
"lan jisung, kız senden kaslı lan" diyerek kahkaha attı aeri. jeongin ningning ve hyunjin de buna katıla katıla gülerken odağı hala kızın kaslarında olan tek bir kişi vardı.dondurma yavaştan erimeye başlıyordu, karinaysa hala gözlerini alamıyordu. bakışlarını biraz yukarı kaldırdığında ise winterla göz göze geldiler. winter ona anlamsız bakışlar atıyor ve kaşlarını çatarak niye bakıyorsun diye soruyordu.
karina'nın beyni yediği dondurma gibi donmuş henüz yeni idrak ediyordu yaptığı şeyi. hızla arkasını dönüp diğerlerini iterek yürütmeye çalıştı. "napiyosun?" diye sordu jeongin, hiçbiri anlam veremiyordu şu an ona. "üşüdüm biraz hadi eve gidelim" diyerek itmeye devam etti onları.
aeri cıklayıp olduğu yerde durdu "hiç eve gidesim yok ya"
"üşüdüm ya gidelim" diye nazlanarak söylenince hepsi offlayarak yürümeye devam etti.
eve doğru yürürken hepsi hala gülüşüp eğleniyordu, karina arada sohbete katılıp sonrasında yine uzaklara dalıyordu.
evleri birbirine yakın olduğundan aynı yolda yürüyorlardı, yol ayrımına geldiklerinde ise hyunjin ve jeongin bir yoldan ningning ve jisung bir yoldan gitti. aeri ve karina ise başka yol ayrımında ayrıldılar birbirlerinden.
bu kızımızın bugün düşünecek çok şeyi vardı, mesela winter'ın inanılmaz kasları.
üstünü hızla değiştirip yemek yedi, ardından dişlerini fırçalayıp yüzünü yıkadı. bütün işleri bitiğinde serin yorganı ve serin çarşafının üstüne attı kendini. tavanı seyrediyordu şu an, tavanda winter'ın kasları ve ona olan bakışları oynuyordu.
başını koyduğu yastığı ordan alıp yüzüne kapattı ve çığlık attı. annesi çığlık sesine hızla odasına girince yüzünden çekmişti yastığı.
telaşla ışığı açtı kadın "ne oldu kızım, senden mi geldi o ses?"
"başımı vurdum da, bir şey yok" diyerek gülümsedi annesine ve çıkmasını bekledi. kadın ışığk tekrar söndürüp odadan çıkar çıkmaz karina bu aefer yatağa yüzünü gömerek ayaklarını yatağa vurup durdu.
gay paniğini bu denli açık bir şekilde yaşaması onun için tuhaftı, bir kızdan etkilenmiş olması tuhaftı. bunu inkar edemiyor oluşu daha da sinirine dokunuyordu. kızın yalnızca karın kaslarını düşünerek deliriyordu.
tüm vücudu-
"SUUUUUUUSS"
skz ae fici olucak biraz ve yan ship tabiki de hyunin 🥹🥹hyunin yazmazsam hyunini yan ship yaparım oyle bir enayilik seviyesi bizimkisi
ve biraz yan ship gibi de değil iki ana ship gibi yapmayı düşünüyorum o yüzden lütfen okuyunuzz 😽😽😽
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abs | Winrina
Fanfictiongizli gay karina ve karın kasları olan winter hikayesi winrina / hyunin