Hastalıklı Ruhlar

3. Bölüm: Geçmişin İzleri

"Babanla ilk ne zaman tartıştın?" Psikolog Anya karşısındaki sandalye de bacak bacak üzerine atmış, bir yandan not alırken diğer yandan da Lily'e soru soruyordu.

"Gerçekten o piç ile ilgili bir şey anlatmak zorunda mıyım? Sorunlarımı onun olmadığı anılar ile de çözebiliriz." Psikolog bir şeyler daha karaladıktan sonra gözlüğünü çıkarttı ve gülümseyerek Lily'e baktı.

"Bastırdığın duygular, bütün bilinçaltın orada yatıyor, Lily. İki yıldır birlikteyiz, iki yıldır seninle terapi yapıyoruz... Yıkıldığın anlara da şahit oldum, bağımsız ve güçlü olduğun zamanlara da... Ama sonsuza kadar babandan kaçamazsın... Sonsuza kadar herkesten sakladığın anılarından ve kendi değimin ile herkesten sakladığın o kötü geçmişinden kaçamazsın."

"Eğer anlatırsam beni polise şikayet edecek misiniz?"

"Elbette ki hayır, sadece gerçek seni görmek için uğraşıyorum."

"Peki sigara içebilir miyim?" Psikolog Anya gülümseyerek kollarını göğsünde birleştirdi.

"Abartma, Lily." Lily kırmızı koltukta geri yaslanırken kafasını geri yatırarak bakışlarını tavana dikti.

"Beni biliyorsunuz... Tarihler ile aram hiçbir zaman iyi olmadı. On üç ya da on dört yaşlarında olmalıyım..." Lily yanan gözlerini sıkıca yumdu ve sertçe yutkundu. "Babam kazandığı paraları alkol, uyuşturucu ve eskortlara veriyordu. Eve ise nadir para verirdi. Tabii bir yandan da kumar oynuyordu."

"Bunları yapıyor ve eve az para veriyor..." diye fısıldadı Anya kağıda yazmaya devam ederken. "İşinin ne olduğunu biliyor musun?" Lily omuz silkti.

"Babam aslında bir marangoz da el yapımı birleştirilebilir oyuncaklar yapıyordu. Bilirsiniz tahtadan kenarları çıkıntılıdır. Uçak, gemi gibi..." dedi kısa süreliğine Anya'ya bakarken.

"Devam et lütfen..."

"Ben ortaokulun sonlarına kadar o işte çalıştığını biliyordum. Çünkü ne zaman yeni bir oyuncak gelse hemen eve getirirdi. Ortaokulun son yaz tatilinde babam artık evde daha çok vakit geçirmeye başladı. Annemle birlikte yatmamaya başlamışlardı. Babam bazen gece çıkıyor sabah geliyordu. Bazen iki ya da üç gün eve gelmediği de oluyordu. Annem babamın işten kovulduğunu ağzından kaçırdı. Gerçekten üzülmüştüm... Sonra babam bir hafta sonra elinde bir çanta parayla geldi. Beni gördükten sonra evden çıktı ve birkaç saat sonra tekrar geldi. Elinde çanta yoktu ve eve girdiğim gibi annemle tartışmaya başladılar. Annemi sürekli çalışması için sıkıştırmaya da başlamıştı. Annemi çok fazla dövdü ve zavallı annem... Bir süre garip davranmaya başladı, aynı deli gibi hareket ediyor ya da konuşuyordu. Neyse, anlayacağınız annem çalışacak babam yatacaktı. Annem çoğu işte çalıştı ama babama vermek için değil... Bana bakmak için... Lise başlamadan birkaç hafta önce bir kafede çalışıyordum. Tabii okulum başladığı zaman gidemeyecektim çünkü saatlerim çakışıyordu. Okul başlamadan bir gün önce kafedeki işimden ayrılıp yaşadığımız kenar mahalleye yakın bir bar da gece garson olarak çalışmak için girdim. Okulun ilk günü işten eve döndüm, döndüm ama... İşte her şey o zaman başladı..." Lily gözlerini kapatırken yanağından süzülen yaşa aldırmadan anlatmaya devam etti.

"Neredeydin?" Lily kapıyı arkasından kapatarak eve girdi. Çantasını kapının yanına bıraktı ve babasına korku dolu kaçamak bir bakış attı.

"Okuldaydım, baba." dedi fısıltı ile. Babası elinde tuttuğu şişeyi Lily'e doğru fırlattı. Kulağının yanından geçerek duvara çarptı ve cam parçaları yere serildi. Korkuyla olduğu yerde sıçrayan Lily ellerini önünde birleştirerek başını önüne eğdi.