3-♡

247 44 4
                                    

"Jisung bir şey yap çok gerildim. Yemin ederim kalp krizi geçireceğim şimdi."

"Ben ne yapabilirim seni sakinleştirmek için Minho? Fazla abartıyorsun."

Öğle arası geldi ve Jisung ile oturmuş bizimkileri bekliyoruz. Bunun bu kadar gerici olacağını tahmin etmemiştim. Ben stresten tırnaklarıma işkence ederken Jisung'un haddinden fazla rahat olması delirtti beni. Hayır yani bir de rahatlatmaya çalışmıyor. Bu herif hiçbir halta yaramayacak mı?

"Fazla mı abartıyorum? Hyunjin beni çok korkutuyor!"

"Minho bana bak." Sanırım sabahtan beri susmayıp stresten salak saçma şeyler söyleyerek Jisung'u da delirttim. En sonunda dayanamayıp ellerini yanağıma koydu ve yüzünü yaklaştırdı. Bu çocuğun beni rahatlatması gerekiyor, öldürecekmiş gibi bakması değil!

"Onlar senin arkadaşların tamam mı? Eğer onlara neden söylemediğinle ilgili geçerli bir bahane sunarsan anlayışla karşılayacaklardır. Benim hakkımdaki düşüncelerine yön veremem evet ama benden çok hoşlanmasalar bile senin yine de yanında olurlar, çünkü bana aşıksın. Ayrıca söz veriyorum beni sevmeleri için elimden geleni yapacağım. Şimdi rahatla ve kes sesini. Beynimi becerdin kaç dakikadır."

"Bu bir rahatlatma konuşması mıydı yoksa tehdit miydi anlayamadım."

Göz devirdi. Tam ağzını açacakken sözünü kestim.

"Tamam, tamam... Sustum."

"Aferin."

Aferin? Bir şey demeyeyim diyorum ama böyle ukalaca tavırlara hiç gelemem ben.

"Aferin ne Jisung köpeğin miyim ben senin? Teşekkür edebilirdin mesela öküz seni. Ayısın Jisung yemin ederim ayısın. Bir kere ters konuşmasan bir yerlerin eksilir değil mi? Ben seni gerçekten anlamıyoru-"

"Çocuk sen beni sınıyor musun? Sadece sus artık."

Jisung biraz sesini yükselterek isyan ederken neredeyse dibimizdeki Felix'i sonradan fark etti. İkimiz de ne yapacağımızı bilemeyerek Felix'e bakarken duymamış olması için dua ediyordum.

"Bak arkadaşın da geldi, bence artık biraz daha sakin olabilirsin bebeğim." Ve yanağımı okşadı. Bir anda nazikleşen sesi ve hareketleri beni şoka uğrattı. Tamam, iyi yırttın Han Jisung. Aklıma geldi de, bu çocuk nasıl bu kadar iyi flört ediyor? Alışkındır kesin.

"Ben Jisung bu arada. Memnun oldum. Sen..."

"Felix. Ben de memnun oldum Jisung." Felix'in beklediğimin aksine neşeli olan tavrı keyfimi az da olsa yerine getirdi. Aynı performansı Seungmin ve Hyunjin'den de bekliyorum. Seungmin tamam da Hyunjin... altıma sıçacağım ya korkudan, şaka gibi.

Birkaç dakikadan sonra geri kalan herkes de geldi. Seungmin, Hyunjin, Changbin, Chan ve Jeongin. Artık sekizimiz de oturmuş birbirimizi izliyorduk. Sadece isimlerimizi söyleyip tanıştık ve sustuk. Hiçbirimizin ağzını açmaması sonucu ortamda çok gerici bir sessizlik oluşmuştu. Jisung bir eliyle elimi tutarken diğeriyle saçımla oynuyordu. Hyunjin ne düşündüğünü asla anlayamadığım gözleriyle bizi pür dikkat izlerken diğerleri de etrafa bakınıyordu. Ortam gerçekten garip bir hâl almıştı. Bunu bozmak da bana düşüyor sanırım.

"Ee nasıl gidiyor?"

"Uzatmasak mı Min? Bence olayların nasıl geliştiğini anlatın."

Hyunjin'in gerginliği herkesi gerdiğinden ne diyeceğimi bilemedim. Jisung'a baktığımda kitlenmiş bir şekilde Hyunjin'e bakıyordu. Yüzündeki ifadeden ise anladığım kadarıyla Hyunjin'in nefreti karşılıklıydı. Sahte sevgilim ve en yakın arkadaşım birbirine ölümcül bakışlar atıyor, aman ne güzel.

love for fun // minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin