ırz düşmanı # gxg

otuzdört

yaseniya

"o projeden sonra bir şeyler daha farkettim. aslında ben simge ile çocukluk arkadaşıymışım ama onu tanıyamadım çok değişmişti, o hala beni hala tanıyormuş."

gül'ün anlattıklarını şaşkın şaşkın dinlerken konuşmaya devam ediyordu. asla tahmin etmeyeceğim bir şeydi, simge ve gül.

"bu salağın cüzdanında bizim çocukluk fotoğrafımız vardı. umursamıyorum ayaklarına yatarken onu yakalamıştım."

"salak mı?"

simge arkadan çıkışırken merve de cevabını verdi.

"evet salaksın sus."

onları umursamadan gül'e şaşkınca bakmıştım.

"cidden mi?"

simge en başından beri gül ile ilgileniyordu, gül onun çocukluk arkadaşıydı ve ona yaklaşmayı denemiş ama denemesi fazla saldırgan olmuştu. proje ise onları fazlasıyla yakınlaştırmıştı. birkaç haftanın sonunda ise her şey ortaya çıkmıştı.

"hiç birinin gizli gizli benden hoşlanacağını düşünmemiştim. ve herkeste simgeden nefret ediyordu bu yüzden onunla konuştuğumda kimseye söyleyemedim."

"bu sorun değil. eğer onu seviyorsan sorun değil."

"ve ablanın neden onunla konuştuğunu öğrendim."

"neden konuşmuş?"

"düşündüğümüz gibi bir randevu falan değilmiş. simgenin çevresi iyi olduğu içim damlaya maskülen kız ayarlıyormuş sadece. elvin diye birini falan tanıştırmış."

bunu duymamla hafif sırıtırken bir rahatlamayla iç çekmiştim. elvin damla'nın şuanki sevgilisiydi hatta çoğu zaman onun evinde kalıyordu. üniversiteye yakın bahanesiyle annemlere yutturmuş ve oraya yerleşmişti ama bazenleri eve gelebiliyordu.

"bunu duymak rahatlattı."

gül ile konuşurken arada kafamı diğer ikisine çeviriyordum, ikisi de birbirine sinirli bakışlarla bakıyorlardı. her ne kadar yüz ifadeleri komik olsa da ciddi olmaya çalışmıştım.

"hiç zevkin yok gerçekten de."

merve tripli bir şekilde konuştuğunda gül gözlerini kısarak ona bakmıştı simge ise bu lafları umursamıyordu bile.

"sus amına koyayım."

gül merve ile vs atmaya başladığında sanırım sevgilimi korumam gerekiyordu artık.

"sevgilimi zorbalamayın."

ben sevgilim diye bahsettiğimde mervenin yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. odadan çıktığımızda simge bize son bir bakış atarken mervenin ona orta parmak çekmesiyle gülmüştüm.

o iğrenç ortama geri inerken bu sefer merve önden gidiyordu. bu benim için daha iyiydi çünkü herkes birbirine dayayacak gibi durduğu için çok midemi bulandırıyorlardı.

binadan ayrıldığımızda bir iç çekmiştim. merve bir etrafına baktıktan sonra bana yaklaştı.

"evet dışarıda üçlü bile gördüğümüze göre artık seni benim odama götürmem gerekiyor."

onun gözlerine baktığımda resmen bana yavru köpek bakışlarıyla bakıyordu

binadan ayrıldığımızda bir iç çekmiştim. merve bir etrafına baktıktan sonra bana yaklaştı.

"evet dışarıda simge ruhsuzunun gül ruhsuzu ile sevgili olduğunu ve benden bunu sakladığını görmemizden sonra üçlü bile gördüğümüze göre artık seni benim odama götürmem gerekiyor."

onun gözlerine baktığımda resmen bana yavru köpek bakışlarıyla bakıyordu. yüzümde sesli gülmemeye çalışan komik bir surat oluştuğunda pes ederek sırıttım.

"bu evet demek mi oluyor?"

"sanırım."

⎯⎯⎯⎯⎯⎯

kapının kapanmasının ardından mervenin elleri beni duvarla kendi arasında kıstırdı. üstten bana bakıp, çok sabırsız gözükürken vakit kaybetmeden ellerini belime sarıp dudaklarıma hücumlanmaya karar vermişti. beni yemekten kastını bu hızlı öpücüklerle anlamıştım. öpücüklerine karşılık vermeye çalışırken ona yetişemiyordum.

"yavaş ol.."

yavaşça mırıldandığımda elini birden tişörtümün altından yavaşça tenime değdirerek irkilmeme yol açtı. ellerim onun omzuna gittiğinde dudağı dudaklarımdan boynuma doğru hareket etmeye başlamıştı. öpücükleri çok yumuşaktı ve bu çok hoşuma gidiyordu.

"iz bırakabilir miyim?"

kulağıma fısıldayarak sorduğunda yavaşça başımı salladım. öpücüklerin verdiği his o kadar güzel gelmişti ki durup düşünemiyordum. boynumu emmeye başladığında nefesimin hızlı sesleri ve ağzımdan çıkmasını engellemeye çalıştığım inlemeler duyuluyordu.

boynumdan ayrıldığında bana üstten bakmaya devam ediyordu. yüzünde bir sırıtış oluştuğunda tenime değen eli vücudumda hafifçe hareket etmeye başladı. kafamı eğip eline bakacakken çenemden tutarak dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

"b.. bekle.."

öpücüklerin arasında onu yavaşlatmaya çalışmam pek işe yaramamıştı. düşününce annemin merve'yi öğrenmesinden dolayı görüşmemizi en güvenli ve kısıtlı hale getirmeye çalıştığı için yakınlaşamıyorduk. bu yüzden durmak istemiyordu, aslında böyle olması hoşuma gidiyordu.

ani bir hareketle bacağını bacaklarımın arasına soktuğunda sessizce inledim. öpücüklerinden nefes nefese kalmışken bacağının konumu beni tahrik etmeye başlamıştı.

eli tişörtümün içinde beni deli edecek hareketler yaparken sanki metrelerce koşmuş gibi nefes nefeseydim. nereye dokunacağını çok iyi biliyordu ve bu dokunuşları çok hoşuma gidiyordu.

elini biraz daha yukarıya çıkardığında elinin sütyenime değmesiyle gözlerim büyüdü. eli bu dokunuştan sonra aşağıya geri inerken onun eline baktım. tepkimi gördüğünde gülümseyerek kulağıma fısıldadı.

"ne oldu, devam etmemi mi istiyorsun?"

derin ve baştan çıkarıcı bir ses tonuyla fısıldadığında yüzüm yanmaya başlamıştı bile. derin bir nefes aldığımda gözlerimi yummuştum çünkü çok utanç vericiydi. dalga geçer gibi gülümsediğinde utançtan yok olmak istemiştim.

kafamı yana çevirdiğimde nefesimi kontrol etmeye çalışıyordum. eli belimi sertçe kavrarken bir anda yumuşadı ve dudakları yanağıma giderken yavaş ve tatlı bir öpücük kondurdu.

benden ayrılarak odanın diğer tarafında büyük ihtimalle benim için hazır olan atıştırmalıklara yöneldiğinde ben hala o fısıldamanın etkisinden çıkamamıştım.

⎯⎯⎯⎯⎯⎯

merhaba ben yazar en sevdiğim aktivite sevişebilecek konumda olduklarında bölümü bitirip okuyucuları smutsuz bırakmak

bana sövmeyin ama çok eğlenceli

ellibinolmuşkitapamk