8: ay bu gece en yakın yıldıza ağlıyor çünkü seni çok kıskanıyor

359 55 110
                                    


|sana aşık olmamak elde değil, tüm kalbimi verdim

(♪ : the neighbourhood - fallen star, kesinlikle şarkının sözlerine bakmanızı tavsiye ediyorum.)

"Bu çocuk harbiden geri zekalı, Jungkook orası çıkmaz sokak kör müsün?"

Birkaç saniye sonra Jungkook elektrikli scooterı ile girdiği ara sokaktan geri döndü ve diğer tarafı işaret etti.

"Çıkmaz sokakmış ya."

Taehyung sarıya çevirdiği saçlarına ellerini atıp sabırlar dileyerek onları nazikçe geri itti, sakinliğini ve sükunetini korursa belki büyüyünce Yoda olabilirdi.. Kendi scooterı üzerinde diğerinin peşinden atıldı, Tokyo sokaklarınca araba kullanmak delice olacağı için daha basit şeyleri tercih etmişlerdi ama Taehyung 'un oturulmayan bir scooter almadığına pişman olmasından üstünden oldukça geçmişti.

"Taehyung, önce Gojo ve Geto'nun shrinelerine bakalım mı? Yakınlardaydı, notlar bırakırız."

"Gojo'ya penis çizeceğine böbreklerimi koyarım."

"Beni hiç tanımıyorsun.."

Kesinlikle öyle yapacaktı.

Yakındaki alana geldiklerinde geçişte Jujutsu Kaisen çizimleri ve şekilleriyle karşılaşmışlardı. Bu kısım neredeye tamamen bu animeye ayrılmış gibiydi. Shibuya durağı animenin reklamları ve afişleriyle doluydu. Taehyung hayranlıkla gerçek boyuttaki Gojo kartonunun yanına geldi, devasa olduğu için mest olmuş görünüyordu.

"Bu anime karakterleri niye bu kadar uzun ya?"

"Bak Geto'yu da yanına koymuşlar, ayrılamıyorlar ki."

"Gerçi mesafe var."

"Aynen, gel birleştirelim."

Jungkook Geto'nun kartonunu tutup Gojo'nun yanına itti ve kartonların omuzları birbirlerine değdi.

"Ah be.. Akutami Gege ben olmalıydım." Jungkook'un cümlesini hiç sorun çıkarmadan onayladı Taehyung, bu iki kurgusal adam yan yana o kadar güzel görünüyorlardı ki aşık olmamaları haksızlık olurdu.

"Neyse, hadi beni çek onlarla."

Sarı saçlı uzun olanı itip kartonların önüne geçti, önce ayakta ve sonra çökerek sosyal medya hesaplarına atabileceği pozlar verdi. Ne kadar çekici olduğunu iyi biliyordu, verdiği pozlar çok doğal ve rahattı. Her açıda, her pozda iyi çıkacağının farkındaydı.

"Sağ profilim daha iyi, oradan al."

"Lan farkı yok ki."

"Fotoğraf makineleri konuşamaz Jeon."

Jungkook'un yirmi dakikalık fedakarlığına karşı Taehyung onun sadece tek bir fotoğrafını çekmişti, bu fotoğrafta da Jungkook'un gözlerinin kapalı çıktığını fark etseler de yeniden çekmedi, sonra da dördü birlikte kameraya neşeli bir poz daha verdiler.

"Yalnız Geto'nun yanında durunca sen bir çirkinleştin." Taehyung scooterını bağlayıp kıkırdayarak siyah saçlı adama hitap etti onunla uğraşmayı hayat amacı edinmişçesine, amacı onu sinir etmekti fakat aslında tamamen yalan da değildi. Tabii, doğru da değildi. Jeon Jungkook'un dünyasal olmayan yakışıklılığını gölgelemek Geto Suguru'nun bile yapabileceği bir şey olmasa gerekti.

"Kırıcılaştın.." Kaşlarını çattı Jungkook, suratını asarken fotoğraf makinesindeki sayısız Taehyung çekimlerine bakıyordu. Ne kadar adildi bilinmez, beş Tokyo on beş Taehyung olarak bir ayarlama yapmıştı ve eve dönünce tokyo klasörünün bayağı küçük kalacağını şimdiden söyleyebiliyordu.

vandalize 'tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin