promise٭

104 24 6
                                    

2024, şimdiki zaman.

En son ki olayın ardından bu zamana kadar sadece bir kaç gün geçmişti.
Şuan 5 Şubat gecesiydi. Saat gece üç sularıydı. Jeongin elindeki yaraya pansuman yapmıştı.

Kesik izi derin olduğundan iyileşmesi zaman alacak gibi duruyordu. Aynı zamanda elinin ağrısı devam ediyordu bu yüzden heykeline de devam edemiyordu.

Pansuman aletlerini kaldırdı. Ardından yatak odasına ilerledi. Derin bir nefes vererek yatak odası kapısını yavaşça açtı. Yılbaşı olayından sonra bu odaya ilk girişiydi.. Aynı zamanda o günden beri doğru düzgün uyumuyordu da. Çünkü onsuz uykuya dalmaya korkuyordu, her an birşey olacak korkusu yaşıyordu içinde. Alışmıştı ona hemde fazlasıyla..

Açıkçası durum Hyunjin'de de farklı değildi. O da ona fazlasıyla alışmıştı sonuçta kaç yıldır onunla bir aradaydı. Bir anda kopmak çok zordu. Aynı zamanda o da uyuyamıyordu, Jeongin gibiydi, bir farklı yoktu ondan.

Odaya girdi, kapısını kilitledi.
Bütün evin her yeri kilitliydi, dışarı da pek çıkmıyordu, kendini hâlen tehlikede hissediyordu.

Yavaşça adımlayarak yatağın karşısına ilerledi. Yatağın karşısındaki duvar tamamen camla kaplıydı, manzara ışıklarla çevrili güzel bir şekilde organizasyonu yapılmış olan büyük bahçeye bakıyordu. Jeongin yavaşça perdeyi çekti. Odada göz gezdirdi bir süre. Ardından yatağa doğru ilerledi. Aşırı uykusu vardı, gözleri yorgunluktan kapanıyordu ve bu sefer uyuma kararı vermişti. Her ne kadar kabuslarla, korkuyla uyanacağını bilse de uyuyacaktı.

Yorganı açarak yatağa yerleşti ve üzerini örttü. Kafasını yastığa koyması ile sıkıntılı bir nefes verdi.
Gözleri yanındaki boş yastığa kaydı.
Yastığa, çarşafa, yorgana sinen kokusu hâlâ üzerindeydi. Geçmemişti.

Bu durum da Jeongin'in gözlerini dolduruyor aynı zamanda aklına bir çok anıyı getiriyordu.
Bu odada geçen dakikalar aklında canlanıyordu. Verilen sözler, kurulan hayaller, yaşanılan birliktelikler, herşey aklına kazılıydı hâlâ.

Sırtüstü bir şekilde uzanmış tavanı izliyordu. Göz pınarlarından akan yaşlar yastığı ıslatıyordu.
Derin bir nefes vererek gözlerini kapatmış, kalbinde hissettiği sızıyla uykuya dalmıştı.

 

           
27 mart 2023,
sabaha karşı 05.28

jeongin ağzından;
Gün yavaş yavaş doğmaya başlamıştı ve ben her zamanki gibi onun sıcacık kolları arasındaydım.

Yaşadığımız birliktelikten sonra o yatak başlığına yaslanmış bende onun çıplak göğüse yaslanmıştım. O ellerini belimi sarmalamış, dudaklarını boynumda bıraktığı izlerin üzerinde gezdiriyordu.

Karşımızdaki camla kaplı duvara dönük şekilde dışarıyı izliyorduk. Hava kırmızıdan turuncuya dönüyordu.

"Hyun."
Diye mırıldandım.

Köprücüğüme bir buse kondurup mırıldandı.
"Efendim güzelim." Diyerek yanıtladı beni.

"Beni hiç bırakma olur mu?" Diye sorduğumda kafasını boynumdan kaldırdı.

Ardından parmakları çeneme yerleşti ve yüzümün ona dönmesini sağladı.
Yüz yüze gelmemize sebep olmuştu.

"O nerden çıktı?" Sordu.

Kafamı tekrar önüme çevirdiğimde konuştum.
"Hiç... Sadece sensiz kalmak istemiyorum. Sensiz olduğumu düşünmek bile ölüm gibi geliyor ve beni çok korkutuyor."

mahi, hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin