2.Bölüm

250 6 1
                                    

Sonunda sabah oldu. Hekes mutfakta kahvaltı yapıyordu. Herkese dün rip bir ses duydunuz mu diye sordum. Herkes duymadığını söyledi. Ben de nasıl olur da duymazsınız dedim. Bodrumdan garip sesler geliyordu. Bunu duymanız lazım. Sonra ormanda dolaşmaya başladık. Göl kıyısına gittik. Göl kıyısına dalagalar bir ceset getirmişti. Bu ceseti gören arkadaşlarım kusmaya başladı. Ben ise korkmama rağmen ceseti incelemeye başladım uzaktan. Jenny bu cesetin biri tarafınan öldürüğünü söyledi. Bizde hemen koşup orman güvenliğine haber verdik.

Geldiğimizde ceset ortalıkta yoktu. Onlarla dalga geçtiğimizi sandılar. Ben yalan söylemiyoruz diye bağırdım. Ama bundan daha önemli olan tek şey var o da cesete ne olduğuydu. Bunu düşünürken korkuyordum. Bu korku sağlıklı düşünmemi engeliyordu. Bunun dışında o garip ses vardı. Eve dönmek istiyordum ama araba hala bozuk durumdaydı. Amaa sonunda cesaretimi topladım ve aşağı yani bodruma indim.

Boddrum toz pis içindeydi. Bendeki bu cesaret akıllara zarar. Her yerde örümcek ve örümcek ağları vardı. En korkuncu ise dolabın yanında duran baltaydı. Duvara ise kanla buradan kaçış yok yazıyordu. O korkuyla hemen bodrumdan çıkıp odama girdim. Ardından ise hemen kulübeden çıktım.

Hemen arkadaşlarımın yanına koştum. Onlar kulübeye dönüyordu. Ben onlara oraya gitmeyin dedim. O kulübede çok garip şeyler var dedim. Bodrum katı özellikle dedim. Kulübeye girdiğimizde bodum katının kapısı yoktu. Hepsi onları kandırdığımı sandılar. Ama ben yinede yalan söylemediğimi söyledi ama yine de inanmadılar.

Ben akşam yatmaya korkmuştum. Bu gariplikleri atlatırsam uyuyabilirim ancak. O yazı ve o kanlı balta hala aklımdan çıkmıyordu. Burada gitmek istiyordum. Bu kadar korku bile bana fazla. Burası nasıl lanetli bir yer. Sanki korku filminin içindeyim. Burada hemen gitmek istiyorum.

Korku KapanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin