"Her zamankinden. " Rastgele bir tabureye oturduğum gibi bu cümleyi kurmuştum çünkü iflah olmaz bir alkoliktim.
"Hayırdır? Normalden daha suratsızsın sanki. "
Eski arkadaşımın uzattığı bardağı alırken kafamı salladım. "Yine sikik sikik şeyler oldu çünkü. " dedim sorusuna cevap olarak. Cidden öyleydi.
Aptal meleğin biri ne bok yediyse cehenneme düşmüştü ve zarar görmeden onu teslim etmemi istiyorlardı.
Pardon? Cehenneme düşen bir melek nasıl zarar görmeden çıkabilir burdan acaba?
Üstelik yetkimi kullanarak bulana kadar iblisleri ve ruhları uyarmamı söylemişlerdi. Melek gören olursa güvenli bir şekilde bana getirmelerini söyleyecekmişim.
Söz dinleyen tipler olsalar cehenneme düşmezlerdi heralde. Kolaysa siz uğraşın be!
Anlamadığım meleği neden yana yakıla aradıklarıydı. Bir meleğin cehenneme düşmesi demek bir günah işlemesi demekti. Cennet günah işleyenleri yanında istemezdi ki.
Şimdi neden geri istiyorlardı?
İçime dolan merak ve kanımda dolaşan kötülük meleğe herkesten önce ulaşıp ne boklar döndüğünü öğrenmem gerektiğini söylüyordu.
Cidden ne bok yiyecektim ben?
Ellerini kuruladığı havluyu öylesine omzuna koyan Kevin gözlerini kıstı ve tezgaha dayadığı elleriyle üstüme doğru eğildi. "Alış artık bunlara şekerim. Burası cehennem, iyi bir şeyler olursa tuhaf olur. "
Gözlerimi devirdim ve omuzlarından geriye doğru ittirdim. "Kevin. " Dedim anlamasını bekler gibi. "Her zamanki sikiklik değil diyorum. Aptal melekler arafa çağırdı diyorum. Bana iş kitlediler diyorum? "
"Ee? Bu sefer ne istediler? "
Önümdeki bardağı fondip yaptım ve yenilemesi için önüne sürdüm. "Cehenneme düşen meleklerden birini istiyorlar. " Huzursuzlukla küpelerimle oynarken devam ettim. "Zarar görmeden. "
Yüzüne acı veren bir ifade yerleştirdi ve irkilmiş gibi yaptı. "Buna sikik durum denir işte. "
Sonunda beni anlayan birinin olmasıyla gözlerimi açtım ve hararetle ellerimi salladım. "Teşekkür ederim! "
Kevin bana bir dakika işareti yaptı ve başka bir müşterinin içeceğini hazırlamak için yanımdan ayrıldı.
Belki de birkaç gün geçmesini bekleyip meleği ölü bulduğumu söylemeliydim. Cennetle aramız anlaşılacağı üzere zaten bozuktu.
Ama bazı kurallar vardı işte. Çiğnenmemesi gereken, aksi takdirde beni araf mahkemelerine sürükleyebilecek kurallar.
Ah, cidden...
Meleklerden nefret ediyordum.
"Soktuğumun melekleri. " Cümlemi bitirdiğim saniye yanımda oturan kişi öksürük krizine girdi ve beni de düşüncelerimden kurtarmış oldu.
Simsiyah bol kıyafetlerin içindeydi ve şapkasının üstüne kapşonunu geçirmişti. Yüzü loş ışıkta belli olmuyordu ama öksürdüğü için yüzüne götürdüğü ince ve kemikli elleri soluk beyazdı.
Hm.
Fazla mı beyazdı sanki?
Bitmeyen öksürüğü sinirlerimi daha da bozarken en sonunda sırtına sertçe vurdum ve ters ters konuştum. "Öleceksen öl artık be! "
Vurmamın da etkisiyle öksürüğü yavaşladı ve sonunda durdu. "Teşekkür ederim. " diye mırıldanmasa kız olduğunu fark etmezdim bile. Kıyafetleri fazla boldu ve bu ışıkta kıvrımlarının fark edilmesini kesinlikle önlüyordu.
Bir şeyler yanlıştı.
"Geri geldiiimmm! Nerde kalmıştık? Viv? Hey! Vivian! "
"Ha? Bağırma amına koyayım ne var? "
Sinirle belirginleşen dişlerinin üstünde dilini hızla gezdirdi. "Bir cevap ver o zaman! Sülaleni saydım burada tepki vermiyorsun! "
Gözlerimi devirdim. Tekrar yanıma döndüğümde az önceki kız ellerini başına koymuş öylece duruyordu. Cidden bir sorunu mu vardı yoksa bizi mi dinliyordu.
Bir dakika ya.
"Şeyi düşünüyordum ya, o yüzden cevap vermedim. " Gözlerim iyice kısılırken emin olmak için bir kere daha havayı kokladım. "Şu melek meselesini. "
Kızın omuzları anında titrerken yüzümde bir gülümseme belirdi. Cidden bir melekti lan! Ben de diyorum cehennemin pis barlarından birinde taze çiçek kokusunun ne işi var. Karı melekmiş amına koyayım!
"Kevin? "
"Hm? "
"Boş odanız var mı? Ufak bir iş çıktı. "
Ben gözlerimi melekten ayırmazken Kevin'in bıkkın sesi kulaklarıma doldu. "Ne bileyim boş oda var mı? Siktir git ara bul. "
"İki artistlik yapmama da izin yok bu soktuğum mekanında. Yarrağımı yersin, evime gidiyorum. "
Ayağa kalktım ve tek kolumu meleğe sarıp onu da peşimde sürüklerken arkamı dönmeden Kevin'e orta parmak kaldırdım.
"Bıraksana beni be! Birisi yardım etsin! Adam kaçırıyorlar burda alooo! "
Diğer kolumu da ona sararken tanıdıklarıma selam verdim ve çıkışa doğru ilerledim. "Çeneni kapalı tut çünkü kimse seni kurtarmayacak. Şuanda gırtlağını kessem şikayet edecekleri tek konu cesedinle düzüşmemem olur. "
Biraz duraksayıp korkudan titreyen bedenine ve büyümüş sarı gözlerine baktım. "Bilirsin, daha çok canlı şeylerle sevişmeyi tercih ediyorum. "
Tekrar yürümeye başlamadan ekledim. "Bir de yamyamların direkt üşüşmesi var tabi, evet. "
Korkudan bacakları titremiyormuş gibi dik dik yüzüme baktı. "Öldür o zaman ne duruyorsun! Ama önce sorguya çekmen gerekiyor değil mi! Pislik! "
Küfür edememesi komiğime gitse de işim başımdan aşkın olduğundan sadece "Kes sesini. " demekle yetindim.
Evet, şans yüzüme ilk defa gülmüştü ve ilk günden meleklerin biri ayağıma gelmişti ama bunun aradığım kişi olması o kadar düşük bir ihtimaldi ki.
Hatta nerdeyse ihtimal dahilinde değildi. Bu yüzden onu sorgulayacak ve cehenneme düşen melekleri yanıma çekmek için kullanacaktım.
Belki de bahsettiğimiz kişi çoktan ölmüştü ve boşuna çabalayacaktım. Bilmiyordum.
Tek bildiğim hiçbir bok yapmazsam ve direkt bahsi geçen meleğin öldüğü yalanını ortaya atarsam araf mahkemesinin götüme adalet mızrağını saplayacağıydı.
Kusura bakmayın ama ben üstte olmayı severim.
...........
ta daaaa ilk bolumumuuzzz
ust uste hazbin hotel ve helluva boss izledikten sonra gelen ilhamla yeni bi fic yazmasaydim aglardim heralde
ikisi de kral dizi bu arada izleyin yani
fic g!p olcak %98 ihtimalle onu da belirtelim
ayrica vivianla manita yapacagimiz kizimizin ismi ne olsa bilemiyorum yani lily koymayi dusundum ama emin de olamadim o konuda bi yardim size zahmet
neyse hadi by
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hayloft - gxg (G!P)
Fantasy"genç aşıklara ne oldu? " ............ cehennemin soylu iblislerinden biri olan vivian, kayıp bir meleği bulmak için görevlendirilir. düşmüş bir meleği. gxg!!!! ❕G!P (girl pen!s)❕ ❗ kitapta vahşet, kan, argo, küfür, cinsellik, madde kullanımı, psik...