(1) üniversite sınavı

22 8 4
                                    

☀︎Damla Hanım'dan☀︎


Bazen hayatı sorgularım durduk yere. Ben niye doğdum ki amk felan derim. Neydi benim günahım derim bazen de.

İşte yine o anlardan birindeyiz.

Üniversite sınavı.

Her soruya baktıkça hayatım kararıyor, beynim kendini kaybediyor ve ellerim sadece resim çiziyor kağıda.

Bunlar nasıl sorular be amk.

Ön sıralardan birinde Sevim ile birlikte yan yana oturuyoruz. Benim arkamda Burak, en arkada Rabia, onun önünde Yaşar ve onun çaprazında 2 dakikayla koyduğum ikizim Semih vardı. Ah, bir de en önde Ayşe ve Berkay'da yan yana oturuyordu.

Hayattaki şansımı sorgulamayın. Hiç çalışmadığım soruların önüme çıkması, çocukluk arkadaşlarımla birlikte aynı sınava aynı yerde girmemiz, yanıma silgi almamam ve az önce dünyanın en saçma işlemlerini yapmış olmam.

Neyle sileceğim şimdi amk.

Dilenci değilim ama Allah rızası için bir silgi.

.
.
.

Sınavdan 1 saat sonra.

"Hayatın da amına koyayım, sınavın da amına koyayım, okulun da amına koyayım, Semih sana zaten koymuşum ama yine de senin de amına koyayım."

Evet, sonunda sınavdan çıkmış, biraz yürümüş ve bulduğumuz ilk parka çökmüştük. Sınav eleştirisi yapıyorduk şimdi de.

"Bence ilk sorular çok kolaydı ama sonlara doğru zorlaştı, azıcık."

"Berkay ecel terleri döküyodu sınavda ne kolayı."

"Ben silgimi unutmuşum, bir soru için 6 sayfa sonraki yerde işlem yaptım."

"Cevap çıktı mı bari."

"Yoo. Salladım tutarsa artık."

Biz sohbete dalmışken, birden "Hadi bara gidelim!" diye bağıran Yaşar ile Berkay "Sarhoş olursak ve başımıza bir şey gelirse seni döverim." diye anında cevap verdi.

"Napcaz lan barda" dedim olaya karışarak.

"Seni sikicez sen alışıksın"

"Lan 2 dakikayla koyduğumun malı sus." dediğim sırada Rabia konuştu bu sefer.

"Bence evlere dağılalım dinlenelim bugün."

Anında hayıflanmaya başlayan bizimkilerle birlikte bugün için bir bar gecesi planı yapılmıştı ve bu sefer hazırlanmak için evlere dağılmayı öngörmüştük. Parkdan kalkıyorduk ki Nergis teyze aramıştı. Yaşar cevaplamıştı.

☎(+Yaşar -Nergis)

+Efendim anne

- Napıyonuz ,sizin tayfadan hiç kimse yok ya ortalıkta

+Bi parkta oturuyoduk tayfacak

- Neyse çabuk gelmeye bakın siz

+Tamamdır annecim

(Arama sonlandırıldı)

"Yağcı" demişti alaycı tavırla Rabia.

"He he he"

"Annecim" taklitte bir numara olan ikizim onu taklit etmişti.

"Hadi kalkın annem siz çabuk gelmeye bakın dedi"

"Bizi kim bıraktıysa alsın amk dımdızlak bıraktılar biz buraya lan" yakınmıştı Sevim

.
.
.

Biz bir yolunu bularak eve varmıştık. Şimdiyse bizim bahçede akşam yemeği boğazımıza dizile dizile yemek yiyoduk. Bakışlarımla Rabia ve Yaşar'ın aşırı rahat oldukların görüyordum.

Rabia, Ayşe, Sevim ve beni içeriye tatlıları almaya yollamışlardı.

"Amk siz neden bu kadar rahatsınız " isyan etmiştim Rabia'ya.

"Deneme netlerime güveniyorum amk, ha bide butter mv pazartesi çıkacakmış. Off Yoongi'mi görücem "

"Yine mi Rabia, adamlar dünyanın öbür ucunda, sen gözünün önündeki bi görsen"

"Kimi? "

"Biricik sıra arkadaşını mesela" lafa atlamıştım.

Bizim hamarat Sevim konuşulanları duymuyordu ki "Şu pastayı bölün lan " demişti. Oysaki en büyük "YaRa" destekleyicisiydi.

Rabia konunun dağılmasından faydalanarak "Açılın ben sayısalcıyım " diyerek atlamıştı.

"Biz sözelciyiz demi aq "

"Çakma sayısalcılar "

İçeriye bi kafa dalmıştı. Semih gelmişti

"Annem yeni tarif mi buluyorlar diyo hadi "

"Al o zaman çaydanlığı , Sevim sende bardakları al, Damla sende tabakları al bizde öbürlerini alalım Ayşe ile "

Akşam bitmiş. Şimdiyse evlere dağlıyorduk ve bar planımız başlayacaktı...

☀︎☀︎☀︎☀︎☀︎

Müthiş 8'liHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin