22

106 8 19
                                    

*Nazi'nin gözünden*

Sabah erkenden kalkıp üstümü giyindim. Polonya'nın koğuşuna geldim tabağından bir lokma almamış. Koğuşun içine girip yerde yatan Polonya'ya baktım ardından eğilip yanağından akmış ama daha kurumamış göz yaşını sildim. Tek kalınca duygusallaşıyorum :']. Ardından Polonya'nın kolunu dürttüm

Nazi : Polish uyan hadi

Polonya uyanmadı içimden 'Neyse uyanınca yaparım' deyip koğuştan ayrıldım. Polonya'nın eskiden kaldığı koğuşa geldim çizimler kurumuştu. Duvarlar yıkıktı Polonya gittikten sonra hizmetçilere Polonya'nın yatağına bile  dokunmayın diye emir vermiştim zaten genelde yerde uyuya kalırdı. Yatağı hâlâ dağınıktı. Mutfağa gittim Japonya İmp. ve İtalya imp. mutfakta flörtleşiyorlardı onlara bi' bombastic side eye bakışı atıp masaya oturdum ardından Sovyet geldi onlarda masaya oturdu

Nazi : Hizmetçi

"Buyrun efendim"

Nazi : Polonya'ya bak eğer yemeğini yemediyse yanımıza getir

"Tama efendim, hemen"

Japonya İmp. : Bu aralar malikhane çok sessiz

İtalya imp. : Ben İtalya'yı özledim

Dedi ve İtalya imp.'nun gözünden yaş aktı

Sovyet : Yapın bir tane :D

İtalya imp. : Ne dersin Japon?

Japonya İmp. : Yaw siktir git masa başında böyle şeyler konuşma birde soruyorsun

İtalya imp. : Timam ya T-T

Koridordan Polonya'nın sesleri geliyordu belli ki hizmetçi Polonya'yı getirmekte zorlanıyor en son iki kişi Polonya'nın kolundan sürükleyerek mutfağa getirdi Polonya hâlâ direniyor çakcam bir tane yüzünün ortasına görcek direnmeyi de çırpınmayı da. Polonya masaya oturdu ikimizde birbirimize dik dik bakıyoruz sonra Alman imp. ve Rus imp. geldi ve yemeğe başladık Polonya hiçbir şey yemiyordu

Nazi : Yesene ne bekliyorsun?

Polonya : Aç değilim ki

Nazi : Ye yoksa zorla başka bir şey yediririm

Polonya : Aç De-ği-lim

Sovyet : Sana yedireceğimiz şeyi yemen için aç olman gerekmiyor :)

Rus imp. : Uğraşmayın çocukla

Sovyet ile ikimizde birbirimize bakıp gülümsedik. Sovyet ile ikimiz yemeklerimizi yiyip kalktık

Sovyet : Size afiyet olsun biz kalkıyoruz

Masadan kalkıp Polonya'nın boynundaki zincirini çektim

Polonya : Ahh!

Sovyet : Kalk hadi kız gibi inleme

Polonya ile beraber arka bahçeye çıktık Polonya'nın kanadı dışında olan zincirleri çözdüm

Nazi : sana kaçmanda yardım eden kahpe kim?

Polonya : K-kimse 

Nazi : Polonya sana kim yardım etti

Polonya : Nazi yemin ederim kendim kaçtım o-ormanda biriyle tanıştım

Nazi : KİM?!

*Polonya'nın gözünden*

Polonya : BASKI YAPMAZSAN SÖYLİCEM

Nazi : Buyur

İlk yutkunup boğazımı temizledim ve devam ettim

Polonya : Ormanda bir gece geçirdim sabah başımda Belçika duruyordu o bana yardım etti ama Na-

Nazi : Sağol sadece bana yalan söylemekte ne kadar başarılısın bunu ölçtüm. Belçika'nın sana yardım ettiğini biliyorum seni yakalamadan önce onu da yakaladım zaten

Ağzım açık kaldı umarım Belçika'ya bir şey yapmaz o benim hayatımı kurtardı

Polonya : B-belçika'ya bir şey y-yapmicaksın değil mi?

Nazi : Sen yapıcaksın

Belçika iki kişinin kolundan bahçeye geldi tam karşımıza dizlerinin üzerine çöktü

Nazi : MPT-55'mi istersin MPT-76'mı?

Sovyet : Bana MPT-76'Yı ver

Nazi : Sen ne istersin polish

"HİÇ BİRŞEY" Deyip koşmaya başladım Nazi ve Sovyet kımıldamadı ama Belçika'yı getiren kişiler arkamdan koşuyordu. Ön bahçeye doğru koştum ayağım takıldı yere düştüm. Yanıma gelen Nazi kölesi şerefsiz köpeğin karnına tekme attım ve ayağı kalkıp yeniden koşmaya başladım diğer kişi gelmek yerine arka bahçeye doğru gitti hasss Nazi ve Sovyet'i çağırıcak hızlı düşünüp doğru karar vermem lazım kanadımdaki zincirleri çıkarmaya çalışırken Nazi ve Sovyet ön bahçeye geldi bile, onlardan kaçmaya çalışırken biri kanadımdan çok sıkı tuttu

Polonya : AHHH!

Kanadımı, tutan kişiden kurtardığımda arkama baktım ve kanadımı sıkan kişinin Alman imp. olduğunu anladım elimi kanadımın tüylerinin arasında gezdirirken geri geri gidiyordum ama bacaklarım titriyordu Nazi ve Sovyet de yanımıza geldi Alman imp. kolumu tutarak "Kaçmaya nasıl cürret edersin?" dedi cevap veremedim ağzımı açtım ama ses çıkmadı ben şimdi kelimenin tam anlamıyla 'SIÇTIM'

Polonya ( countryhumans)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin