Biraz oturduktan sonra ona baktım "bıraktığına eminmisin hiç bir baba kızını bırakmaz benim kızım öldü ben onu asla bırakmazdım" dedi ona döndüm "nasıl yani" dedim "öyle işte" dedi sadece tam o anda sanki hisetmiş gibi arkasına döndü onunla bende döndüm buz mavisi gözleri ile bize bakan yazgı geldi kurt başıyla selam verdi hissetmişti birşeyler "prens bey sizi buralara kim gönderdi" dedi sadece yazgı bana baktı "efendim kusurabakmayın bölgenize saygısızlık yapmış gibi oldum ama benim için önemli olan birini bulmaya geldim " dedi bana bakarak anlayış la karşıladığını belirtir gibi basını salayıp bizden uzaklaştı kurt yanıma gelip oturdu gözleri acık buz mavi rengini almıştı "neden bu kadar inatçısın be dolunayım" dedi gözlerimin içine bakarken "neden burdasın buz bakışlı adam " dedim bu dediğimle bana döndü
"Çünkü senle ben biz bir bağ ile bağlıyız hisedebiliyormusun insanların içini okumayı " dedi "bilmiyorum ben kurt değilim " dedim bana daha içten baktı "peki gidelim mi artık hava kararıcak evine bırakim seni" dedi "haklısın" dedim ayağa kalktım bir anda beni sardı " sıkı tutun " dedi "ne " dememe kalmadan gördüğüm iki kanatla dondum sim siyah kocaman iki kanadı vardı kendimi havada hisedince daha sıkı sarıldım o kadar sıkı sarıldım ki yazgı nın bana "nefes alamıyorum biraz sakin mı olsan" dedi onunla göz göze geldiğimde "senin kanatların var ve biz şuan uçuyoruz" dedim güldü çok içten gülmüştü kulaklarım gülüşüyle dolmuştu bende güldüm sebepsiz güldüm onun gülüşü güldürmüştü beni duygularım çok garip hisediyordum beni yere indirdiğinde ne ara gelmiştik merak ediyordum beni yere indirdi "teşekürederim" dedim "rica ederim ne demek" dedi güldüm eve girdim odama girdim aklıma gelen şeyle durdum yandım ben telefonum nerdeydi telefonuma baktığımda naz dan 10 cevapsız arama vardı ve bir sürü mesaj vardı mesajlara baktığımda
1 mesaj;
'dün neden gelmedin diye sana çok kızıcaktım ama öğrendiğim şeyle anladım özürdillerim'
2 mesaj;
' kardeşim kendi mutluluğum beni kör etmişti sen hep benim mutluluğumu isterdin ben sadece kendimi gördüğüm için özürdillerim '
3 mesaj;
'annen evlenmiş bugün onu öğrendim iyimisin Yazgülü'
4 mesaj;
'yaz gülü iyimisin '
Cevap
'iyiyim merak etme asıl ben özürdillerim gelemedim kusurabakma 'Yazıp gönderdim direk cevap geldi
1 mesaj;
'hayır hayır yazgülü hep ihtiyacım olduğumda sen yanımdaydın sıra bende'Yazmıştı biraz durdum
Cevap;
'Teşekkürler'
.
.
.
Sonrasında zaten cevap gelmemişti telefonu bıraktım aşağı indiğimde karşımda yazgı yı görünce durdum "bu sefer noldu" dedim hava kararmıştı bu tepkimi bekler gibi "neden hislerini artık okuyamıyorum dolunay" dedi bir anda bu beni şaşırtmıştı 'eh be güzelim ben seni hiç yalnız bırakır mıyım' dedi içinden geçirdiği şeyle daha çok şaşırdım "ne dedin sen" dedim "ben birşey demedim" dedi hislerini kapatmış gibi yine buz bakışlarıyla bana baktı "arkadaşın seni arıyor ve sana bu gece buluşup erkek arkadaşıyla tanıştırıcak ve bı haber Vericek " dedi bı anda nerden biliyordu bunları telefonumu yukardan aldım aşağı inerken tekrar aramaya başladı naz açtığımda "buluşalım mı hem kafan dağılır hemde sana erkek arkadaşımı göstericem" dedi buz mavisi gözleri bana dönen yazgıya baktım "bı arkadaşımı da getirebilirmiyim" dedim "tabi ki hata çok iyi olur" dedi gülerek "tamam" dedim kapatım "ne bakıyorsun be Allah Allah " dedim "sence neden bakıyorum dolunayım" dedi "seni de peşime sürüklediğim için mi " dedim başını hayır anlamında saladı dudaklarını birbirine bastırarak düşünme sesleri çıkardı 'arkadaşım he' dedi içinden "evet" dedim sesli bir şekilde "öylemiyiz" dedi "degilmiyiz" dedim durdu sorusuna cevap bekliyordu "ne geliceksen gel gelmiceksen gelme " dedim odama çıkıp üzerime siyah bir omuzları açık bir kazak giydim altına siyah bı kaç yerinde yırtık detayı olan bir kot giydim kemerimi taktım montumu elime alıcaktım aynanın önüne geçip maskaramı ve dudağıma renginde bir ruj sürdüm ruh gibi duran tenime baktım saçlarımı tarayıp boş bıraktım yüzüme bı kaç birşey yaptım o ruh görünümünü kaldırmak için botlarımı giyip parfumümü sıktım aşağı indiğimde karşımda üstünü değiştirmiş siyah takım giymiş yazgıya baktım sonra kapıya doğru gidip kapıyı açtım arkamdan gelip kapıyı kapatı arabama bindim "bir tersi olmalıydı bence " dedi ona döndüm"yok böyle güzel" dedim arabayı çalıştırdım ve gideceğimiz mekana sürdüm.....
Geldiğimizde çok insan vardı baya kalabalıktı "daha sakin biryer bulamadınız mı" dedi ona döndüm "malesef" dedim arabayı park edip çıktık beraber içeri girerken elimi tutu ellerim buz gibiyken avuç içlerim bir anda sıcacık olmuştu sanki alev topu var gibiydi ona döndüğümde gözleriyle sadece 'bi iki dakika bildiğimiz var dur bi' dedi buz bakışlarıyla içimdeki ateş buz bakışlarıyla donmuştu içeri girdiğimizde gözler bizi buldu burdakilerin çoğu kurtu kokudan ve iç seslerinden beliydi hepsi yazgıya baktılar kızlar çoğunluk elini sıktım bakışları bana döndü 'seni öldürmemi istermisin' dedim 'senin elinden herşeye razıyım' dedi kaşlarım çatıldı masaya oturduğumuzda nazın sevgilisiyle göz göze geldik 'demek o sensin' içindeki soru ya garip bir şekilde baktım naz bana baktı " evet hoş geldiniz ayaz sevgilim Yazgülü arkadaşım" dedi "yazgı arkadaşım " dedim bende ayaz bana baktı "kaya amcamın evlendiği kadın demek senin annen" dedi adam "aynen demek kaya amcan ben konuşmuyorum bu konu hakkında tamamı sende konuşma mutlu olurum" dedim naz ortamı düzeltmek için " evet arkadaşlar bu hafta sonu geziye gidelim mi" dedi "gidelim sevgilim " dedi yazgı bana baktı "gidelim mi " dedi "gideriz yani kısmet" dedim sadece turuncu saçlarımı geriye atım buz mavisi gözleri en açık tonunu almış gibi oldu bu yaptığım hareketle sanki bir boşluğa düşmüş gibi baktı 'ne' dedim 'yok birşey ' dedi önüne döndü ayaz bize baktı sonra gelen yemekleri felan yedik sonra rakı içmeye devam etik naz bana baktı "senin göz rengin mı değişmiş knka" dedi buz mavisi gözleri bana dönen yazgı öksürdü "naz saçmalama hem sen kendi gözlerine bak senin gözlerin maviydi gri olmuş" dedim bana donmuş gibi baktı "nasıl bı dakika maviydi gri olmuş nasıl oldu bu yoksa sendemi" dedim ayaz ve naz bize baktı "sarhoşmusun sen " dedi yazgı "hayır ciddiyim" dedim naz "evet" dedi bir anda "herkes mı yalan söyledi bana bütün dünya " dedim 'sakin ol bak sarhoşsun ' dedi yazgı ona döndüm "sen bana yalan söyledin mi yazgı " dedim "hayır güzel gözlüm ben sana yalan söylemedim dur bı" dedi ama sesi bana boğuk geliyordu masadaki son bardağı kafama diktim......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dolun Ay
Подростковая литератураbir kız çocuğu dünya ya gelir her bebekten farklıydı bu bebek yarı insan yarı kurt babasının onları terk ettiğini düşünür ama aslında annesinin yaptığı hatalar yüzünden babasının yokluğunu öğrenir aklındaki sesler tamamen beynini karıştırır..